TBMM Başkan Vekili Ahmet Aydın, Gazeteci-Yazar Emin Çölaşan’ın Sultan 2. Abdülhamid ile ilgili yayınlanan yazısıyla ilgili, “Bu sözde aydınlar kimin hesabına kalem tutuyorlar. Emin Çölaşan ve diğerleri gelsin burada otursun, önce Abdülhamid’in ne ve kim olduğunu öğrensin, o kalemi öyle eline alsın” dedi.
Yıldız Sarayı Vakfı tarafından “Sultan 2. Abdülhamid Han’dan Günümüze Armağan; Siyaset ve Dış Politika” konulu panel düzenlendi. Yıldız Şale Köşk’ü konferans salonunda düzenlenen panele, TBMM Başkan Vekili Ahmet Aydın, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, AK Parti Milletvekili Nurettin Nebati, Araştırmacı-Yazar Mustafa Armağan, tarihçiler ve davetliler katıldı.
Panel öncesi bir konuşma yapan TBMM Başkan Vekili Ahmet Aydın, Gazeteci-Yazar Emin Çölaşan’ın yazdığı Sultan 2. Abdülhamid hakkındaki köşe yazısına tepki gösterdi. Aydın, “Aslında üstat Necip Fazıl’ın en güzel şekilde ifade ettiği üzere 2. Abdülhamid ile alakalı Tanzimat sonrasında batıya kontrolsüz ve körü körüne yönelişin karşısında inatla duran, kök ve cevherin karşısında müdafaasına yapan muazzam bir şahsiyettir. Abdülhamid’i anlamak sayesinde yüzlerdeki maskeler düşecek ve onu bir anahtar gibi kullanarak bizi bu karanlık ve şahsiyetsiz ortama getiren iç yüzleri ortaya dökülecektir. Üstat, Abdülhamid hakkında söyleyen her olumsuz iddiayı tersine çevirince doğruyu bulacağımızı söylüyor. Abdülhamid’i anlamak her şeyi anlamak olacaktır” dedi.

“Sözde aydınlar önce gelsin Abdülhamid’in kim olduğu öğrenip, o kalemi öyle eline alsınlar”
TBMM Başkanı Ahmet Aydın, “Bugün Abdülhamid’i anlamak için burada toplantı yapıyoruz. Ama emin olun kendi değerlerine yabancılaşmış, kendi tarihini reddeden bir anlayışla bugün gazetelere baktığım da maalesef sözde aydınlar Abdülhamid’i batının gözüyle o kadar hak etmediği, pervasız bir dille eleştirinin ötesinde hakarete varan bir üslup kullanıyor. Böyle bir yazar-çizer ne kadar milli, yerli olabilir. Birtakım gazetelere baktığım da farklı farklı anlayışlara sahip gazetelerde biz daha yeni yeni kendi değerlerimize sahip çıkarken, onu tanımak üzere bu toplantıyı yaparken tanıyalım. Gelsin o Emin Çölaşan ve diğerleri anmak durumundayım, gelsin burada otursun. Önce Abdülhamid’in ne ve kim olduğunu öğrensin, o kalemi öyle eline alsın. Burada böyle toplantıların yapılmasına dahi tahammülü olmayan bir şahsiyet ve diğerleri ve bu bizi çok yaralıyor. Hangi ülkede yaşıyoruz? Bu sözde aydınlar hangi milletin ve ülkenin aydınlarıdır ki, kimin hesabına acaba kalem tutuyorlar. Bunu da burada özellikle söylemek istiyorum. Yine üstat bunlara güzel cevap veriyor. Diyor ki, Abdülhamid’i anlamak her şeyi anlamak olacaktır. Bugün tarihimize baktığımız da ve yine tekerrür eden hadiseleri kaydettiğimiz de bir kez daha görüyoruz ki bugünü anlamak ecdadı çok iyi kavramakla olacaktır. Kimilerinin işine gelmeyen ve oyunları bozmakta en mahir, vatanperver siyaseti izleyen Abdülhamid Han duruşu, devlet adamlığı ve liderliğiyle halen ufkumuzu açmaktadır ve bize miras bıraktıklarıyla bu millete ve ümmete yol göstermektedir” diye konuştu.
(İHA)