SAMSUN (AA) - Medicana International Samsun Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümünde Uzman Doktor Erdal Kan, hareketsizliğin birçok hastalığa davetiye çıkardığını belirtti.

Edal Kan, metabolik sendrom hastalığı ile ilgili yaptığı yazılı açıklamada, teknolojinin gelişmesinin hareketsiz yaşamı da beraberinde getirdiğini, özelikle masa başında uzun çalışma saatleri ile birlikte, kalorili beslenme ve obezitenin görülme sıklığının arttığına dikkati çekti.

Açıklamasında "Obezite ile birlikte meydana gelen metabolik sendromun bir çok hastalığa davetiye çıkarıyor" diyen Kan, ''Metabolik sendrom, kalp damar hastalıkları ve diyabet oluşumuna yol açmaktadır. Elma tipi şişmanlığın (abdominal obezite), kandaki yağ oranının yüksekliğinin, yüksek tansiyon ve gizli şeker problemleri ya da insülin direnci gibi şeker metabolizması bozukluklarının bir arada bulunmasıdır. Altta yatan nedenin ise bu sendromun en önemli kriteri olan ve çağın hastalığı olarak nitelendirilen obezitenin görülme oranının giderek artmasıdır.'' ifadelerini kulandı.

Metabolik sendromun 60-70 yaş arasındaki erkeklerde yüzde 60, kadınlarda ise yüzde 75 oranında görüldüğüne işaret eden Kan, ileri yaş ile birlikte hastalığın ortaya çıkış oranının da yükseldiğini belirtti.

Metabolik sendrom tanısı konulmuş olan hastalarda normal sağlıklı bireylere oranla kalp damar hastalıklarının 4 kat, diyabetin ise 6 kat daha fazla görüldüğüne vurgu yapan Erdal Kan açıklamasının devamında şunlara yer verdi:

''Hastalığın önlenmesi ve erken dönemde tedavi edilmesi hayati önem taşımaktadır. Metabolik sendrom tedavisinde temel yaklaşım hastalığın bünyede mevcut olan farklı riskleri ayrı ayrı tedavi etmek olsa da, hepsinde ortak neden olan obezite ve buna bağlı insülin direnci ile mücadele esastır. Diğer riskler gelişmeden obezite tedavi edilir veya engellenirse hastalık önlenebilir.

İnsülin direncine neden olan faktörlerin kontrol altına alınması, sağlıklı yaşam tarzının benimsenmesi, sağlıklı beslenilmesi, düzenli egzersiz ve hekimin tavsiyelerine uyulması ile tedavide başarılı sonuçlar alınabilmektedir. Düzenli fiziksel aktivite, insülin direncini düzelterek şeker, yağ ve kan basıncı kontrolünü sağlar ve kardiyovasküler fonksiyonları düzeltir.''