Dünyanın en saygın okulları arasında yer alan Boğaziçi Üniversitesi'nde "seri caninin" dolaştığı ortaya çıktı. Skandalın geçmişi ise 2008 yılına dayandı. 4 yıl önce Güney Kampüs'te yakılarak öldürülmüş 4 kedi yavrusu bulundu. Yine aynı yıl, 3 kedinin üzerine tuğla atılarak öldürüldüğü tespit edildi.

KAYIPLAR ARTTI

2010 yılında ise bir öğrenci, Güney Kampüs'teki bir bankanın ATM'sinin içinde derisi yüzülmüş bir kedi ölüsü buldu. Şoka giren üniversiteli, durumu rektörlüğe ve eski genel sekreter Yasemin Kahya'ya haber verdi. Bankadan görüntü talep edilmesine rağmen, konuyla ilgili takipsizlik kararı verildi.

Olayın ardından 3 öğrenci rektörlüge giderek, ölü buldukları kediyi ATM'ye attıklarını itiraf etti. Ancak kimseye ceza verilmedi. Kedi ve köpek kayıplarının ise ardı arkası kesilmedi. Birkaç hafta önce, Hisar Kampüs'te "Okulda cani var" tezini destekleyen bir vahşet daha meydana geldi.

CANİ ALARMI...

Öğrencilerin beslediği "Bezgin" adlı kedi, kesilip iç organları çıkartılmış halde bulundu. Öğrenciler, ölü kediyi veterinere götürdü. Talebeler, kediyle ilgili otopsi istedi. Rapor sonucunda, kedinin insan eliyle kesici bir aletle kesildiği belirtildi. Öğrenciler daha sonra konuyu rektörlüğe bildirdi. Öğrenciler, kameraların incelenip, cani ya da canilerin bulunmasını talep etti.

'BEZGİN' KAZA GEÇİRMİŞ

Boğaziçi Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Bürosu, "okulda kedi katliamının" yaşanmadığını açıkladı. Bezgin'in üniversite dışında bir aracın altında kaldığı, yaralı olarak getirildiği okulda da öldüğü belirtildi.

İŞKENCENİN NEDENİ ZEVKMİŞ

Boğaziçili öğrenciler hayvan katliamlarıyla ilgili konuştu: "Daha önce okulda çok sayıda ölü kedi ve köpek bulundu. Yemeklerine zehir katılarak öldürüldüğü söylentileri yayıldı. Açılan soruşturmalar ise gizli tutuldu. Koruluk kısmında, defalarca ölü hayvanlara rastladık. Bunu da öğrenci ve görevlilerin zevk için yaptıkları iddia edildi."