İki ilçe hariç diğer ilçeler PM’si için il yönetiminden Haluk Pekşen’i aday göstermesi istendi.

Haluk Pekşen 61 saat. Com’a yaptığı açıklamasında da şunları söyledi..

TRABZON TÜRKİYE’NİN KAYBEDENİ

Son 20 yıldır Türkiye’nin kaybedeni, Trabzon başta olmak üzere Karadeniz’dir. Fındık ve Çay üreticisinin hali ortada, yaylalar terk edilmiş birer harabe gibi hayvancılık tümüyle amatör bir hale inmiş, balıkçılık ise anılarda anlatılan tam bir nostalji.

Hangi araştırmayı yaparsanız yapın Karadeniz ve Trabzon da ortaya çıkan veriler son derece moral bozucu. İnanılmaz bir göç Karadeniz’i yıllardır el kapılarına savurup duruyor. Bir dilim ekmek uğruna el kapılarına göç etmek zorunda kalan insanlarımızın çoğunlukla geriye yalnızca cenazeleri dönebiliyor. Aileler parçalanıyor sonu gelmez dramlar Karadeniz üzerinde adeta bir kabus gibi.

Karadeniz insanının elinde son kalan ise yeşil sahalarda top koşturmaktı. Karadenizli adeta ekmeğini taştan çıkarırcasına futbola da büyük emek verip yağmur çamur demeden o şehir senin bu şehir benim takımlarının peşinde bazen canları pahasına mücadele ettiler ancak orada da uğranılan haksızlık kabul edilebilir gibi değil. Şampiyonluk bir takımın elinden nasıl alınırmış hep birlikte izledik.

İŞVERENLERİMİZ REKABET EDEMİYOR

Sokakları en kalabalık kentler Karadeniz’de nedeni çok açık gençlerimiz ya el kapılarına göçecek yada işsizlik yoksulluk içerisinde giderek kaybedeceği umutlarıyla kendisine dayatılan umut vaatleriyle günlerini geçirecek. Bırakınız yeni istihdam olanaklarını her geçen gün mevcut işyerleri rekabet edemez hale gelip kapanmakta. Küreselleşme adında acımasız bir sömürü dalgası silindir gibi gençliklerini de ezip geçecek.

Siyaset iddiasını ortaya koyabilen insanların yapmaları gereken en önemli şey toplumun aydınlardan beklediğini önceden görebilmektir. Son 20 yıldır ülkem ve bölgem için öngörülerim oldu. Ne mutlu ki bugüne değin hiç yanılmadım. HES lerin ve su kaynaklarının Karadeniz bölgesinde nasıl yağmalanacağını ve Karadenizlinin hakkının gözleri önünde nasıl gasp edileceğini anlattığımda; Karadenizli pek inanamamıştı, ancak şimdi çok fazla keşke zamanında sizi dinleseydik sözünü çok sık duyuyorum.

AK PARTİ TRABZON’U FAKİRLEŞTİRDİ

Karadeniz bölgesi ve özellikle Trabzon’un Türkiye’nin ekonomik olarak en güçlü bölgesi olması gerekir. Bunun sorumlusu Trabzon adına vekalet verilen siyasilerdir. Bünyesinde böylesine büyük ve güçlü fırsatlar taşıyan başka bir kent düşünemiyorum. Trabzon adeta Kuveyt’in petrol yatakları kadar zenginlik sağlayacak coğrafi ve jeo-politik bir konuma sahip. Tek sorun uyuyan devi dürtmek bunu yapacak siyasal ve bürokratik kadroların iş başına gelmesiyle ortaya çıkacak sonuçlar şaşırtıcı olacaktır. Karadeniz yada tek başına Trabzon iyi planlanırsa 10 yıl içerisinde Hollanda ile rahatlıkla yarışabilecek ekonomik bir potansiyele ulaşabilir. Böylesi ekonomik olarak atıl yatan bir coğrafyaya dünyanın başka bir bölgesinde rastlamak mümkün değildir.

TRABZON ÖRGÜTÜNE SELAM OLSUN

Trabzon örgütünün verdiği desteğe gönülden teşekkür ediyorum. Parti Meclisine seçilebilirsem hiç kuşkunuz olmasın bambaşka bir Karadeniz rüzgarı Ankara’da esecektir. Ancak iktidar partisi için zor günlerin başlayacağını söyleyebilirim. Meydanın o kadar boş olmadığını kısa sürede anlayacaklar. Yalnızca bir üye olarak Ülkem, Bölgem ve Trabzon’umuz neler yapabildiğimi herkes az çok görebildi. Bu pozisyonuma birde CHP yönetim kadrolarında bir pozisyonun eklenmesi halinde Karadeniz tarihi işlevine uygun olarak yeniden sosyal demokrasi bayrağını dalgalandıracaktır. Türkiye’nin her tarafını bildiğim gibi Karadeniz’in sorunlarını çok çok iyi biliyorum. Muhalefette olmamız elbette koşulları zorlaştıracak ancak iktidarın özellikle Karadeniz bölgesinde uykularını kaçıracağıma emin olabilirsiniz.

“İşi ehline verin”. Hadis böyle işimi iyi yaptığım mazeret üretmek yerine iddialı bilgili ve tutuğunu koparak bir yapım olduğunu herkes bilir. Sanırım siyaseten aranan kriterleri taşıyorum. Kıvırıp çevirmem, boyun eğmem ve asla korkak değilim. Doğrudan yana asla ödün vermediğimi herkes bilir.

PM’SİNDE NİYE OLMAK İSTİYORUM

Trabzon’da halk tarafından çok sevildiğimi biliyorum. Bu kente çok emek verdim. Hiç kimseyi geri çevirmedim. Yanılmıyorsam bu kentte 120 ye yakın dernek yada sivil toplum örgütünün ya kurucusu yada üyesi oldum. Elimin açık olduğunu yardımsever olduğumu herkes bilir. Ancak bunun istismar edilmesini de hoş görmem. Mesleki olarak bugünkü bulunduğum yerden ötesi yok. Bunu ekonomik olarak söylemiyorum. Adalet adamı kimliğimle söylüyorum. Elde ettiğim başarıların kolay kolay tekrar edilebileceğini sanmıyorum. Keşke olabilse. Çok kelimesi az kalır. Günde 18 saat çalışırım PM ye girersem bunu çok net bir şekilde görebileceksiniz.