Hükümet ve Yargı arasında yaşanan MİT krizi dış basında farklı analizlerle yer alıyor.

Fransız Le Figaro gazetesinde ise çok konuşulacak iddialar var. Ankara mahreçli ve Adem Altan imzalı analizde Davutoğlu'nun Erdoğan'a karşı çıktığını ve Erdoğan'ın artık Davutoğlu'na güvenmediği iddia edildi.

Abdullah Gül'ün de Köşk'ten ayrılmak istemediğinin iddia edilen analizde Gülen Cemaati'nin Erdoğan'ı mı Gül'ü mü destekleyeceğinin ise henüz belli olmadığı öne sürüldü..

İşte o analizler..

Fransız Le Figaro gazetesi, içerde ve uluslar arası sahnede giderek daha az yer alan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sağlığı konusundaki belirsizliğin, hırsları uyandırdığı ve AKP'de çökme korkusu yarattığını yazdı.

PARTİDE ÇÖKME TEHLİKESİ

Erdoğan'ın söylentiler nedeniyle zayıfladığına dikkat çeken Le Figaro, yaşanan iktidar çatışmasını ele aldı. "Çok daha az iç ve uluslararası sahnede yer aldan Türk Başbakanı'nın sağlık durumunun belirsizliği, farklı emelleri uyandırıyor ve AKP'de çökme korkusu yaratıyor" dedi.

Erdoğan'ın Kasım dayındaki ameliyatı, Wikileaks tarafından yayınlanan Amerikan istihbarat ajansı Strafort yazışmalarında Erdoğan'a 2 yıl ömür biçilmesini hatırlatan gazete, Başbakanlık servileri Erdoğan'ın sağlık durumunun çok iyi olduğunu söylese de, "Siyasi sahnedeki uzun süreli yokluğu otoriter iktidarından kaynaklı sorunları ortaya çıkardı ve AKP'de liderlik için iç mücadeleyi ateşledi" dedi.

BREJNEV SENDROMU

10 Şubat'taki ikinci bir ameliyattan sonra geçen hafta yeniden işine döndüğünü belirten gazete, medyatik alanı tekeline alan Erdoğan'ın artık "aşırı tutumlu" şekilde kendisini ifade ettiğini ve Ankara'daki hareketliliğini sınırladığını yazdı.

"İstanbul'daki villasının hastaneye dönüştürüldüğü mırıldanılıyor" diyen gazete, Aralık ayında ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'in Erdoğan'ı evinde ziyaret etmek zorunda kaldığını hatırlattı. Davetlisi ile çekilen fotoğrafta Erdoğan'ın yorgun göründüğüne dikkat çeken Le Figaro, "Sadece nadir gazeteciler sessizlik yasasını kırmaya cesaret ederek, Sovyet yöneticisinin gizli hastalığı imasıyla 'Brejnev sendromu' tepkisinde bulunuyor" ifadelerini kullandı.

Adı belirtilmeyen bir Avrupalı diplomat, "Sağlık durumunun belirsizliği atmosferi değiştiriyor. Seçimlerdeki üçüncü keskin zaferi ardından, herkes bir iktidar 'putinleşmesi' dönemine girildiğine inanıyordu. Bundan böyle, onda gelmekte olan bir diktatör görenler bile 'yeter ki çok erken gitmesin' diyor" şeklinde konuştu.

AK PARTİ BİR KOALİSYON HÜKÜMETİ

Gazete, "Siyasi boşluk korkutuyor" diyerek bu sözleri yorumluyor. AKP'nin milliyetçiler, İslamcılar ve liberallerden oluşan bir koalisyon olduğunu kaydeden Le Figaro, şu değerlendirmede bulundu: "AKP, liderinin otoritesi olmazsa çökmekten kaçınabilir mi? Her halükarda, üç aydan beridir hükümet ve devlet bünyesinde çekişme hüküm sürüyor."

ERDOĞAN'IN DAVUTOĞLU'NA GÜVENİ KAYBOLDU

AK Parti'yi iyi tanıyan biri yakın çevrede "rekabetin inanılmaz" olduğunu söylerken, "Ahmet Davutoğlu bile Erdoğan'ın yerine göz dikti ve güvenirliğini kaybetti. Parti içerisinde, Amerikalıların yanında kendisine yer aradığı söyleniyor" diye belirtiyor.

En ciddi yarışın Abdullah Gül'ü isteyenler ile Erdoğan arasında yaşandığına işaret eden Le Figaro'ya konuşan gazeteci Mehmet Altan, "Her ikisi arasında artık rekabetten bile değil, nefretten bahsediliyor" diyor.

GÜL KOLTUĞUNU VERMEK İSTEMİYOR

Le Figaro, Gül'ün koltuğunu Erdoğan'a vermek istemediğini belirtirken, cephe vekillerle bir parti kurma teşebbüsünde bile bulunduğu iddiasına yer veriyor.

Gazete gölge bir aktör olarak tanıttığı "ABD'de sürgün imam Fethullah Gülen tarikatının" gücünün gerçek boyutlarının bu savaşı deşifre etmeyi zorlaştırdığını kaydediyor. Gülen tarikatının özellikle polis ve yargıda kökleştiği şüphesine yer veren gazete, MİT krizini hatırlatıyor.

HÜKÜMET KURUMLARI TAM KONTROL EDEMİYOR

"Türkleri düşkün olduğu bir komplo sözkonusu olabilir mi?" diye soran gazete diplomatın şu yorumunu aktarıyor: "Bu olay, her halükarda hükümetin içerde düşmanlarının olduğunu ve kurumları tamamen kontrol edemediğini gösteriyor."

Gazete, Gülen Tarikatı'nın Erdoğan'ı "aşırı bağnaz" bulduğunu herkesin bildiğini ve tarikatın Abdullah Gül'ü tercih ettiğini belirtiyor. Adı belirtilmeyen etkili bir cemaatçi "Kimi destekleyeceğimizi söylemek için henüz çok erken" diyor.