Süleyman Soylu, "Demirtaş, toplumumuzu bölmeye çalışan, milletimizin huzurunu, Türk'ün ve Kürt'ün kardeşliğini, hukukunu ortadan kaldırmaya çalışan, maalesef üzülerek söylemeye çalışıyorum ki bir barış yok edicisidir, bir birlik ve huzur yok edicisidir. Türk siyaseti yakın tarihimizde böyle bir manipülatör görmemiştir" dediSuruç, Adıyaman ve Ceylanpınar başta olmak üzere son günlerde yaşanan olaylarla ilgili değerlendirmede bulunan Soylu, Türkiye'nin bir terör ve şiddet sarmalına çekilmeye çalışıldığını söyledi.

Soylu, Türkiye'nin bir istikrar ve barış adası olarak nitelendirildiğini belirterek, "Özellikle istikrar adası ve barış adası olarak nitelendirilen ve bütün dünyanın da bunda hemfikir olduğu bir tablo içerisindeki Türkiye'yi bu yaşadıklarından uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Bunun için birçok faktörü devreye sokup Türkiye'yi en önem verdiği huzuru ve istikrarından ayırmaya çalışıyorlar" diye konuştu.

Suruç, Adıyaman ve Ceylanpınar'da üzücü olayların canlarını acıttığını vurgulayan Soylu, "Bu çok açık, bizim evlatlarımız bunlar ve bu ülkede bu evlatlara, her annenin, her babanın, her ülkenin ve bu toprakların emeği var. Bunun karşılığı yoktur. Ölen her canın, her insanın, burada bizi büyük bir acıya sevk ettiğini, toplumumuzun huzuruna, birliğine ve beraberliğine kastedilmiş bir cani anlayışla karşı karşıya kaldığımızın bilinmesini istiyoruz" ifadesini kullandı.

Soylu, bu durumu, siyasi olarak istismar etmek isteyenler olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

"Bunun üzerinden rant devşirmek isteyenler var. Siyaset primi yapmak isteyenler var. Toplumuzun ve milletimizin en çok sağduyuya, beraberliğe, bütünleşmeye ihtiyacı olduğu bir süreç içerisinde hala seçim dönemlerindeki yalanlarını, tahrikkar tutumunu maalesef Selahattin Demirtaş, HDP yetkilileri ortaya koymaktadır. Burada bir planı adım adım uygulamaya çalışıyorlar ve bu planı uygularken de gerek AK Parti'yi gerek hükümetimizi ahlaksız bir şekilde hedef alıyorlar. Bunu bizim kabul etmemiz ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni dünyaya yalanlarla ve hiç dayanağı olmayan suçlarla şikayet etmek bu ülkeye ihanettir. Bizim bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Kimse bu konuda geri adım atacağımızı ümit etmesin."

"TÜRKİYE'NİN HANGİ NOKTAYA TAŞINMAK İSTENDİĞİNİ BİLİYORUZ"

Türkiye'nin iki gündür yaşadığı acıların üzerinden siyaset yapmaya çalışanlara cevaplarının yumuşak olmayacağını bildiren Soylu, şöyle dedi:

"Biz meseleleri ayırt etmekte sorumluyuz. Elbette ki şu ifade önemlidir; çıkıp bu olayların birinci gününde 'biz kendi güvenlik güçlerimiz oluşturacağız, kendi güvenliğimizi sağlayacağız' dedikten sonra gelen tepkiler üzerine bundan özür dilemeyip, sanki bunu kendisi söylememiş, bizler bunu kendimiz uydurmuşuz gibi bizi suçlamak, Selahattin Demirtaş'ın aymazlığıdır. Demirtaş, toplumumuzu bölmeye çalışan, milletimizin huzurunu, Türk'ün ve Kürt'ün kardeşliğini, hukukunu ortadan kaldırmaya çalışan, maalesef üzülerek söylemeye çalışıyorum ki barış yok edicisidir, bir birlik ve huzur yok edicisidir. Türk siyaseti bugüne kadar böyle bir manipülatör görmemiştir."

Soylu, yaşanan olaylar karşısında Türkiye'nin hangi noktaya taşınmak istendiğini bildiklerini söyledi. 

Soylu, "Kimlerin Türkiye'deki bu istikrarsızlıktan kendilerine medet ummaya çalıştıklarını da biliyoruz. Türkiye'de, Türkiye Büyük Millet Meclisine kadar gelmiş bir siyasi partinin her bir sözcüsünün açıklamasının bu kadar olumsuzluk ifade etmesi elbette ki bizi endişeye sevk etmektedir. Bunu açık yüreklilikle ifade etmek istiyorum ki Türkiye'nin uzun zamandan beri sürdürdüğü ve büyük dikkatle devam ettirdiği milli birlik ve kardeşlik sürecini ortadan kaldırabilmek için Selahattin Demirtaş elinden gelen her şeyi yapmaktadır. Selahattin Demirtaş'ı cilalayanlar, parlatanlar onun bugünkü yüzünü göstermek istemeyenler, sus pus içerisindedir" diye konuştu.

"MİLLET SON GÜNLERDE YAŞANAN OLAYLARDAN ETKİLENDİ"

Sorumluluk içerisinde hareket edilmesi gerektiğine işaret eden Soylu, ''Elbette ki sorumluluk içerisinde hareket etmek, bizim en temel görevlerimizden birisidir. Millet bizi Türkiye'nin huzuru, sukünu, Türkiye'nin ekonomisinin ilerlemesi, Türkiye'nin birlik, beraberlik ve kardeşlik içerisinde yaşamasına memur etmiştir. Millet bizi çatışmalarımız içerisinden kendine huzursuzluk sirayet edecek memur yapmamıştır'' ifadesini kullandı.

Soylu, Selahattin Demirtaş'ı eleştirerek, şöyle konuştu:

"Selahattin Demirtaş; aynı 6-7 Ekim olayları gibi yani insan canını hiçe sayan, sadece eline verilen projeyi uygulamaya çalışan bir barış terminatörü, kardeşlik terminatörü ile karşı karşıyayız. Her açıklamasında tahrikkar, her açıklamasında toplumu ayrıştırıcı ve her açıklamasında toplumun bütünlüğünü bozan bir anlayış söz konusudur. Yani Apocu partinin temsilcileri olarak maalesef bugüne kadar toplumda herkesin kabul ettiği birliği ve beraberliği engellemeye çalışmaktadırlar. Millet bezmiştir Kandil'den, PKK'dan ya da KCK'dan. Yani bu sabrı zorlamanın bir anlamı falan yoktur."

Milletin son günlerde yaşanan olaylardan etkilendiğini vurgulayan Soylu, şunları kaydetti:

"Bizim için terörün dini, rengi, kimliği yoktur. Bize akıl vermeye çalışan Selahattin Demirtaş, eğer biraz insanlığın varsa PKK'ya, bir terör örgütüne silah bıraktırırsın. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ve bu büyük millet, Çözüm Süreci'nin başarıya ulaşabilmesi için hem sabrı hem metaneti hem de bir medeniyetin büyük bir anlayışını, bir çerçeve içerisinde tutma metanetini göstermiştir. Şimdi elinde silahla beraber bize demokrasi ayarı vermeye çalışanlara elbette ki bizim itimat etmemiz son derece zordur. Süslü cümleler, kelimeler, samimiyetsiz duruşlara itimat edilemez. Silah silahı getirir ama bilinmesini isterim, Türkiye Cumhuriyeti milletinin ve devletinin gücünden daha büyük bir gücü olduğunu düşünenler yanılırlar ve aldanırlar."