Ülkenin sorunlarını dile getirecek bir partidir. Ülkenin sorunların çözüm üretecek bir partidir. Eski alışkanlarımızı çöp sepetine atacağız. Kin tutanları, kin besleyenleri, toplumu ayıranlarını mutlaka ama mutlaka siyasetin sahnesinden silmek bu ülkenin yurtseverlerinin görevidir” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Kırşehir İl Kongresi’ne katıldı. Aşıkpaşa Spor Salonu'nda gerçekleştirilen kongrede, Divan Başkanlığı’na CHP MYK’daki görevinden istifa eden CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin seçildi. Tekin’in istifasının ardından, Kılıçdaroğlu ve Tekin Kırşehir İl Kongresinde bir araya gelmiş oldu. Kılıçdaroğlu’nun salondaki yerini almasının ardından, Tekin de Kılıçdaroğlu’nun yanına gelerek “Hoşgeldiniz” diyerek, tokalaştılar. Tekin, Kılıçdaroğlu’nu konuşmasını yapmak üzere kürsüye “Sütü bozuk iktidarların korkulu rüyası Sayın Kılıçdaroğlu’nu davet ediyorum. Buyurun Sayın Genel Başkanım” diyerek çağırdı.

Kürsüye gelen Kılıçdaroğlu konuşmasında, AKP iktidarını eleştirdiklerini, AKP’nin koskoca Türkiye Cumhuriyeti’ni, yarı açık bir cezaevine çevirdiğini ifade ederek, “Ancak ortada önemli bir soru var, Biz ne yapacağız?” dedi. Kılıçdaroğlu konuşmasının büyük bölümünde CHP’nin iktidar olduğunda neler yapacağını anlatırken, CHP’nin Türkiye’ye demokrasi ve özgürlüğü getireceğini belirtti. Kılıçdaroğlu, demokrasi ve özgürlüğü de yargı bağımsızlığını sağlayarak getireceklerini belirterek, “Siyasi otoritenin yargı üzerindeki gölgesine son vereceğiz. Yargıç vicdanıyla karar verecek, yargıcın verdiği karar halkın vicdanında kabul görecek. Eğer poşu taktı diye, bir gence, bir üniversite öğrencisine 11 yıl hapis cezası verirseniz orada demokrasi yoktur ” dedi.

Demokrasi ve özgürlüğü medya için de getireceklerini belirten Kılıçdaroğlu, “Herkesin özgürce yazdığı, özgürce eleştirdiği, belli bir düzeyi koruduğu tam bağımsız ve özgür Türkiye’yi kuracağız” ifadelerini kullandı.

-“DARBE HUKUKUNA SON VERMEK ALLAH NASİP EDERSE BİZİM İKTİDARIMIZDA OLACAK”

CHP Lideri, üçüncü olarak ise, Türkiye’yi darbe yasalarından arındıracaklarını söyledi. 12 Eylül’de darbe yapıldığını ve yüzlerce yasa çıktığını, bu yasaların çoğunun da antidemokratik olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Eğer biz darbe yasalarının arkasına saklanırsak, bilin ki biz darbecilerin ortağı olmuş oluruz. O halde CHP olarak yapacağımız ilk işlerden birisi, darbe yasalarına son vermektir. Özgür ve bağımsızı Türkiye’nin yolu darbe hukukundan geçmez. Darbe hukukuna son vermek Allah nasip ederse bizim iktidarımızda olacaktır” dedi.

Darbe hukukun getirdiği Siyasi Partiler Yasası’nı da değiştireceklerini, “Bu yasaya saydamlık söz konusu değil, kimin ne kadar harcama yaptığı, nerelere harcandığı, siyaseti nasıl finanse ettiği saydam bir şeklide ortada yok, bunu da sağlayacağız. Türkiye’yi demokrasi ayıbından kurtaracağız” diye konuştu.

-“HİÇBİR ZAMAN HİÇBİR YOKSULUN KİMLİĞİNİ AFİŞE ETMEYECEĞİZ”

Türkiye’de yoksulluğu da bitireceklerini vaad eden Kılıçdaroğlu, “Yoksulluğu bitirtmenin yolu yiyecek dağıtmak, kömür, makarna dağıtmak değildir, yoksulluğu bitirmenin yolu sosyal devleti yeniden inşa etmektir. Hiçbir zaman hiçbir yoksulun kimliğini afişe etmeyeceğiz, bunun yolu Aile Sigortasıdır, bu sorunun temel çözümü Aile Sigortasıdır” dedi. Yarının Anneler Günü olduğunu anımsatan CHP Lideri, yoksul annelerin de onurlu bir birey olarak bu ülkede yaşamasını sağlayacaklarını belirtti.

-“BİR MİLLETVEKİLİ YÜREKLİ OLMALI”

CHP iktidarında bütün okullarda süt dağıtılacağını CHP olarak, önce kendilerinin söylediğini ancak o zaman AKP’lilerin kendilerine ‘Vay efendim, ne demek süt dağıtmak, bu eski çağ, eski kafanın işi, süt dağıtılır mı şimdi?’ dediklerini belirten Kılıçdaroğlu, “Şimdi dediğimiz yere geldiler, süt dağıttılar ama beceremediler. Niye beceremediler, beceriksiz bir iktidar bunlar. Bunlar sadece beceriksiz değil, aynı zamanda bereketsiz bir iktidar bunlar, bunlar nereye el attılar da bereket oldu?” dedi.

“Kırşehir’e bakalım” diyen Kılıçdaroğlu Kırşehir’in nüfusunun azaldığını, milletvekili sayısının da artmadığını belirtti. Kılıçdaroğlu, “Siz hiç iki dönemdir meclis kürsüsüne çıkıp da ‘Kırşehir’in şu sorunu var diyen, sorunu dile getiren bir milletvekili dudunuz mu? Niye söylemiyor, çünkü Recep Abisi kendisine kızar diye söyleyemiyor. Bir milletvekili yürekli olmalı. Bir ilin sorunu varsa, o ili temsil ettiği için sorununu kürsüye çıkar, adam gibi der” diye konuştu.

-“İNÖNÜ ZAMANINA TAKMIŞ”

Kırşehir’de işsizlik sorunu olduğunu ancak Erdoğan’ın bunu duymadığını belirten Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

“Duyamaz, çünkü onun işi 50-60 yıl öncesinde kafayı oraya takmış, ‘İnönü zamanında bu oldu, şu oldu’ diye. İnönü’nün zamanında değil Irak’ta Türk askerlerinin başına çuval geçirilmesi Recep Bey. Senin askerlerinin başına Irak’ta çuval geçirilir, gazeteciler soru sorarlar, ‘Bizim askerlerimizin başına çuval geçirildi, siz Amerika’ya nota verecek misiniz?’ diye, verdiği cevap, ‘Efendim siz müzik notasından mı söz ediyorsunuz?’ Çünkü yürek lazım Amerika’ya karşı durmak için. Adam gibi adam olacaksın, senin askerinin başına çuval geçirilince çıkacaksın hesabını soracaksın. O hesabı ancak, Mersin’deki köylüye sorar, ‘Sen niye beni eleştiriyorsun’ diye. Çünkü gücü ona yeter. Gücün karşısında diz çöken ülkeye yarar getiremez, İşin özü budur."

-“CHP’Lİ OLMAK KOLAY DEĞİLDİR”

"O halde CHP iktidarında dış politika nasıl olacak" diyen Kılıçdaroğlu, “CHP bütün ülkelerde ortak çıkarlar bağlamında sağlıklı bir politika güdecektir. CHP’nin dış politikası kin ve nefret üzerine kurulu olmayacaktır. Barışın dilini kullanacağız, kendi ülkemizde de bütün dünyada da, ‘savaşa hayır’ diyen tek Parti CHP’dir dedi. CHP iktidarında dış politikasında, CHP Hiçbir egemen gücün bu politikada taşeronu olmayacaktır” dedi.

CHP’nin onurlu bir parti olduğunu, CHP’yi kuranların yiğit insanlar olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “CHP’li olmak kolay değildir. CHP’li olmak için önce ruhunda Kuvayı Milliye dokuları olacak senin, yüreğinden insan sevgisi olacak. CHP’li olmak, bir çocuk yatağa aç giriyorsa o gece rahat uyumamak demektir. CHP’li olmak demek, onurlu bir dış politikaya ‘Evet’ demektir. CHP’li olmak hiçbir egemen gücün önünde diz çökmemek demektir. Kolay değildir CHP’li olmak” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, sadece kendisinin çalışmasının yetmeyeceğini ifade ederken, “Sizden bir isteğim var, bu ülkeyi sevene, çıkarları için mücadele eden, çocuklarının geleceğini düşünen herkesin ortak çaba harcaması lazım. Baskıya karşı direneceğiz. Sadece CHP üzerine baskı yok, sanatçı, medya, ünversiteler üzerinde baskı var. Baskılara kaldırmak, gerçek anlamda özgürlükleri getirmek CHP’nin namus borcudur ve bunu yapacağız” dedi.

CHP’li olmanın yolsuzluklara karşı da mücadele demek olduğunu da söyleyen Kılıçdaroğlu, Deniz Feneri Davasını değinerek, “Hırsızlığı meşrulaştıran bir siyasi iktidar bu ülkeye yarar sağlamaz” dedi.

-“RECEP TAYYİP ERDOĞAN GELEMEZ”

CHP Lideri, eskiden ‘Siz Sivas’ın ötesine geçemezsin’ dediklerini ifade ederken, dün Bitlis İl Kongresine gittiğini anımsattı. 81 ile de gittiğini, öyle Başbakan'ın yaptığı gibi, binlerce korumayla da gitmediklerini belirten Kılıçdaroğlu, vatandaşın içinde, çayını kahvesini içtiğini, Başbakan’ın bunu yapamayacağını savundu. Kılıçdaroğlu, Bitlis’te bir vatandaşın “Recep Tayyip Erdoğan da böyle gelebilir mi?” diye sorduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, “Gelemez, dedim. Gelmesi için bir adamda yürek lazım, vatandaş sevgisi lazım. Vatandaşın terini koklayacaksın, elini sıkacaksın. Derdi var mı, diye soracaksın. Onun için söylüyorum, ben çalışacağım, hepimiz çalışacağız” diye konuştu.

-“KAVGANIN BU PARTİDE YERİ YOK”

Kılıçdaroğlu, kongredeki konuşmalara da değinirken, “Parti içinde çekişme, parti içinde tartışma kesinlikle buna izin vermeyeceğim. Ülkenin bu kadar derdi var, birileri kavga ediyor, ben buna izin vermeyeceğim. Kavganın bu partide yeri yok. Bu parti barışın dilini kullanacak bir partidir. Ülkenin sorunlarını dile getirecek bir partidir. Ülkenin sorunların çözüm üretecek bir partidir. Eski alışkanlarımızı çöp sepetine atacağız. Eski alışkanlıklar çöp sepetine. Partinin her yerde her zaman, ülkenin sorunlarına sahip çıkması ve sorunlara ilişkin çözümleri her yerde anlatması lazım. Kahvede, tarlada, lokantada, fabrikada anlatacağız. Çünkü bu ülke bizim ülkemiz, bizim sorunlarımızı başkalarını çözemez. Kendi göbeğimiz kendimiz keseceğiz. Biz kavgasız bir Türkiye istiyoruz, huzur içinde yaşayan bit Türkiye istiyoruz. Nefretin olmadığı, huzurun ve barışın olduğu bir Türkiye istiyoruz. Biz hiç kimsenin ötekileştirilmediği, herkesin iş, aş sahibi olduğu, evine huzur içinde ekmek götürdüğü bir Türkiye istiyoruz. Çok şey mi istiyoruz? Onlar kavga ediyorlar, biz kavga etmeyeceğiz. Onlar kin duyorlar biz kin duymayacağız. Kin tutanları, kin besleyenleri, toplumu ayıranlarını mutlaka ama mutlaka siyasetin sahnesinden silmek bu ülkenin yurtseverlerinin görevidir, bu görev benim olduğu kadar sizin de görevinizdir” dedi.

-“ANNEM İÇİN ÇOK ŞEY SÖYLEDİLER”

Yarının Anneler Günü olduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, “Benim annem için de çok şey söylediler. Neler söylemediler ki. Zavallı annem. Okuması yazması yoktu, en büyük ideali. Babam gazete okurken,’Ne yazıyor burada’ diye sorardı” dedi. Kılıçdaroğlu annenlerin kıymetine vurgu yaparken, siyasetçi olarak kendilerinin görevinin annelerin huzur içinde yaşadığı bir Türkiye yaratmak olduğunu söyledi. Annelerin çocuklarının büyük adam olsun, ülkeninsorunlarına sahip çıksın dediklerini ifade ederken, “Biz annelere şiddeti uyguladık, bazısını sokakta dövdük, bazısı evde, doğru değil bu. Kadın bir toplumun aynasıdır, toplumu yüceltecek olan kadındır. O nedenle anneleri bu toplumda olması gereken yere getirmek hepimizin boynunun borcudur” dedi.

-“SURİYE’DE HİÇ DEĞİLSE TOPLAMA KAMPI YOK”

Hükümetin Suriye politikasını da eleştiren CHP lideri, “Kırşehirli kardeşlerime sormak istiyorum, bizim Suriye’de ne işimiz var? Niye Suriye ile savaşıyoruz? Müslüman Müslümana ne zamandan beri kurşunsıkmaya başladı? Niye, demokrasi yokmuş, senin ülkende var mı? Suriye’de hiç değilse toplama kampı yok. Senin ülkende bir de toplama kampı var” dedi. Suriye’ye demokrasinin gelmesini kendilerinin de isteyeceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Burada bir sorun yok. Bizim görevimiz demokrasinin olmadığı yerde demokrasiye sahip çıkmaktır. Ama bu savaşla, savaş kışkırtıcılığı ile olmaz. Efendim neymiş, Amerika talimat vermiş, ne zamandan beri Türkiye Cumhuriyeti batının egemen güçlerinin Ortadoğu’daki taşeronu oluyor? Taşeronluğu, bağımsız Türkiye adına reddediyoruz” dedi.

Irak’taki senaryonun Suriye’de uygulanmak istendiğini ileri süren Kılıçdaroğlu, “CHP savaşa karşıdır, savaşa izin vermeyiz. Mücadelemizi yapacağız, kanla sorunlar çözülme, barışla çözülür” diye konuştu.