CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Samsun’daki sel afetine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın istifa etmesini isteyerek, “Sorumluluk sendeyse adam ol, o koltuktan ayrıl. TOKİ dere yatağına konut yapacağına üniversite kampüslerine yurt yapsın” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Niğde’nin Ulukışla ilçesinde bir hayırsever tarafından yaptırılan kız öğrenci yurdunun açılışını yaptı. Bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu, “Bizim ortak paydamız, bizim geleceğe güvenle bakmamızın mihenk taşı, Mustafa Kemal Atatürk’tür; herkesin böyle bilmesi gerekir. Aydınların bir sorumluluğu vardır ama aydınların sorumluğu daha farklıdır. Çünkü aydın eğitilmiş, konuyu bilen, geleceği gören, yürekli bir insan olmak zorundadır. Aydın toplumun önderi olmak zorundadır. Aydın, elinde bir meşale toplumu çağdaş uygarlığa taşıyan kişidir. Aydının bir özelliği daha vardır, aydın korkak değildir. Korkaktan aydın olmaz; eğer aydın olunsaydı Türkiye Cumhuriyeti Ulusal Kurtuluş Savaşını veremezdi. Halide Edip Adıvar’ı biliyoruz. Sultanahmet Meydanı’nda işgalin en yoğun olduğu dönemlerde bir aydın bilinci içerisinde çıkmış kürsüye, kadınları örgütlemiştir. Bugün kendisine aydın diyen pek çok kişinin, pek çok yazarın gıkı ve sesi çıkmıyor, baskından korkuyor, ‘beni hapse atarlar’ diyor. Hapse girmekten korkmayacak aydın, bedel ödemekten korkmayacak” diye konuştu. “Sadece Türkiye’de değil, dünyanın neresinde bir aydınlanma hareketi olursa ona her zaman destek olacağız” diye devam eden Kılıçdaroğlu, “Eğer Mustafa Kemal ve arkadaşlarının verdikleri Ulusal Kurtuluş Savaşı tüm mazlum ülkelere örnek olmuşsa, nedeni budur; aydın sorumluluğudur, aydın yürekliliğidir. Onun için yola çıkıp, onun için mücadele ettiler. O da biliyordu bir imparatorluktan devraldığını Türkiye Cumhuriyeti’ni, o da biliyordu kulun ne olduğunu, bireyin ne olduğunu. Adım adım kararlılıkla yüreklilikle yoluna devam etti, ödün vermedi ilkelerinden” ifadelerini kullandı. Eğitimin önemine değinen Kemal Kılıçdaroğlu, “Eğitim, özgürce soru sorma, hayatı ve dünyayı sorgulama hakkını kazandırmak demektir; eğitim budur. Eğitim köle düzenini yaratmak için verilmez, eğitim dünyayı sorgulamak için verilir. İnsanın yaratılışında zaten vardır, bu çoluk çocuk sahibi olan anneler babalar bilir, çocuk dillendiğinde en çok soru sorar, çevresini tanımak ister, insanları tanımak ister. Allah vergisidir bu. Mademki bu yetisi var, çocuğun eğitimiyle bu pekiştirilir. Eğitimle daha güzel bir noktaya getirilir. Eğitimle geleceği görürken çevresini görür, dünyayı sorgular, insan haklarını, insanı siyasette temel merkez yapar. Eğitim bunu verir insana, eğer siz eğitimle çocuğun dünyayı sorgulamasını elinden alırsanız, ‘sen konuşma ben konuşacağım, sen düşünme ben düşüneceğim’ derseniz o eğitim eğitim değildir. Bunun için öğretmenlere her zaman her yerde saygı duyacağız. Çocuklarımızı okutacağız. Ama Türkiye Cumhuriyetinin çok basit bir sorunu 80 küsür yıllık bir dönemde çözülemedi. Çocuğumuz üniversiteyi kazanıyor, bir süre sonra anne babası düşünüyor, ‘çocuk Ankara’ya, İstanbul’a, Diyarbakır’a, Mersin’e gidecek, nerde kalacak benim çocuğum’. Niçin öğrenci yurdu sorunu çözülmez. Düşünün bir felaket yaşadık. Samsun’da dere yatağı giden yere TOKİ konut yapar, insanlar ölür, ‘vatandaş sorumluluk bende’ der ama koltuğuna yapışmış oradan kalkmaz. Bu kadar yüzsüzlük olur mu arkadaşlar, sorumluluk sendeyse adam ol, o koltuktan ayrıl. TOKİ dere yatağına konut yapacağına üniversite kampüslerine yurt yapsın. Elini tutan mı var? TOKİ’nin böyle bir görevi var diyorlar. Görevi varsa neden görevini yerine getirmiyor. Neden çağdaş yurtlar yapmıyor, içinde soğuk suyu, sıcak suyu olan 1-2 kişilik odalar, internet erişimi olan, bunları yapmak çok mu zor. Son derece kolay. Eğer 6 ay içerisinde hükümet söz versin bu ülkede yurt sorunu çözülür. Çözmüyorlar, kim çözmeye kalkıyor, bu ülkenin namuslu insanları. Onlardan birisi de burada. Kendisini yürekten kutluyorum” diye konuştu. Kadınların okumasının önemine vurgu yapan Kılıçdaroğlu, “İlk dersi annelerimizden alırız konuşmayı da annelerimizden öğreniriz o nedenle deriz ki ana dili. Anadan öğrendiğimiz dildir bu. Eğer bir toplumun kadınları okur ise, kadınları kültür sahibi olursa, yüksek düzeyde kültüre sahip olursa siz o toplumu eğitmiş olursunuz. O nedenle kadının okuması çok önemlidir. Kadınları okumayan bir toplum gelişemez, yüksek kültür düzeyini yakalayamaz. O nedenle kız öğrenci yurdu çok çok önemli, tekrar sizi kutluyorum. Eğitim yaşam boyu sürer. ‘İlköğretimi, liseyi, üniversiteyi bitirdim’ yok, hayatın her alanında eğitim var. Doğup ölünceye kadar her insan eğitimden payını nasibini alır. Eğitim bu kadar önemlidir” dedi.