CHP’li Pekşen, AKP iktidarının FETÖ soruşturmasını sulandırdığını ve AKP içinde bağlantıları olan ya da AKP ile bağlantısı olan FETÖ sanıklarının çeşitli bahanelerle tahliye edildiğini söyledi.
CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen yazılı bir basın açıklaması yaparak, FETÖ sanıklarının çeşitli bahanelerle tahliye edildiğini, ancak tahliye edilenlerin garibanlar değil AKP ile bağlantısı olan ya da zengin olanlar olduğunu ileri sürdü. 
Pekşen, “Bu nasıl bir FETÖ ile mücadeledir ki bu örgütle bağı olan kişiler, damatlar serbest bırakılıyor, ama yıllardır bu örgüte karşı mücadele etmiş, bedel ödemiş namuslu gazeteciler hapiste yatıyor. Bu asla kabul edilemeyecek bir durumdur.” dedi.
Pekşen, “Arkası olan, zengin olan FETÖ sanıkları bir yolunu bulup tahliye oluyor. Bakıyorsunuz kimin AKP ile bir bağı varsa tahliye ediliyor. Bunun son örneği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı. Bu şahıs daha önce Silivri Cezaevi’nden Silivri Devlet hastanesine sevk ediliyor. 17.10.2016 tarihinde Silivri Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen ve ilgili kişinin şikayetinin basit tedavi yöntemi ile giderilebileceği, halen tutuklu olan çok sayıda tutukluda yaygın olarak görülen sıradan bir şikayet olduğu yönünde rapor verilmiş olmasına rağmen daha sonra ikinci bir rapor düzenlenerek bu kişi tahliye edilmiştir” ifadelerini kullandı.
Bu şahsı kim tahliye ettirmiştir, bu şahıs neden tahliye edilmiştir? diye soran Pekşen, “İkinci bir rapor düzenleniyor ancak bu aslında ikinci bir rapor değil. Bu kişinin tahliye olmasına neden olan rapor esasen yeni olmadığı geçmişte düzenlenen raporun yenilenmesi şeklinde düzenlenmiştir. Bu rapor dikkate alınarak Ömer Faruk Kavurmacı hastalık gerekçe gösterilerek tahliye edilmiştir.” diye devam etti.
Bu konuyla ilgili Adalet Bakanı’nın cevaplaması için TBMM’ne Soru Önergesi verdiğini açıklayan Pekşen, “Adalet Bakanı kamuoyunda aydınlatmak için ivedi olarak şu soruları cevaplamalıdır.” dedi.

1)    Ömer Faruk Kavurmacı Silivri Cezaevi’nden Silivri Devlet Hastanesi’ne sevk edildi mi?
2)    İlgili şahıs, sağlık sorunları nedeniyle Silivri Devlet Hastanesi’ne sevk edilerek bu hastane tarafından heyet raporu düzenlenmiş midir?
3)    17.10.2016 tarihinde Silivri Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen ve ilgili kişinin şikayetinin basit tedavi yöntemi ile giderilebileceği, halen tutuklu olan çok sayıda tutukluda yaygın olarak görülen sıradan bir şikayet olduğu rapora bağlanmış mıdır?
4)    Bahse konu olan şahıs hakkında Silivri Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen heyet raporu şahsın yargılama dosyasında mevcut mudur?
5)    Silivri Devlet Hastanesi tarafından 17.10.2016 tarihinde verdiği rapora rağmen tahliye kararına yol açan ikinci bir rapor neden düzenlenmiştir?
6)    İlgili kişinin tahliyesine neden olan raporun esasen yeni olmadığı geçmişte düzenlenen raporun yenilenmesi şeklinde düzenlendiği şeklinde bir sahtecilik içermekte midir?
7)    Halen ilgili kişi ile ilgili iddianame içinde Silivri Devlet Hastanesi tarafından 17.10.2016 tarihinde düzenlenen rapor bulunmakta mıdır? Eğer bulunuyorsa bu rapora rağmen tahliye kararı gözden geçirilmiş midir?