Boyası eskimiş ve solmaya yüz tutan minarelerin boyama işi, minare alemleri ve paratoner değişimi ile birlikte minarelerin elektrik ve aydınlatma sistemleri,  iki arkadaşın belli başlı yaptıkları işler arasında yer alıyor. Portatif merdivenler ve uzunca ipler işlerini yaparken, kullandıkları en önemli alet edavatlar arasında yer alıyor. Güngör ve Orhan ustalar, minare üzerinde çalışma yaparken, güvenlik tedbirlerine son derece riayet ediyorlar. Gökyüzünde bir astronot gibi çalışabilmeleri için kendilerini paraşüt kemer ve maymuncuk halatlarla çakma ve Bağlama yöntemleri ile can güvenliklerini sağlayabiliyorlar. Gerekli tedbirleri aldıktan sonra yüksekliğe çıkarak çalışmalarını sürdürebiliyorlar.
Onlar yükseklikte sınır tanımadıkları gibi ülkeler arası sınırlar da bir engel teşkil etmiyor. Çünkü, çalışmaları sadece Türkiye ile sınırlı kalmıyor. Dünya üzerinde cami kültürünün yaşandığı her toprak parçası onların çalışma alanlarını oluşturuyor. Kosova, Bosna-Hersek ve Makedonya sıkça gidip iş yaptıkları ülkeler arasında yer alıyor.Geçtiğimiz günlerde Ardeşen Merkez Camii minaresi üzerine düşen yıldırım, minarenin boyasını bozarak, alemini de parçalamıştı. 55 metrelik minare üzerine çıkan ustalar, kısa sürede minareyi ve zirvedeki alemini eski görkemli görünümüne kavuşturdular. Güngör ve Orhan, babadan kalma mesleklerini icra ederken, 8 yıl önce tanışarak birlikte çalışmaya karar vermişler.
Akrobat ustalar, kaybolmaya yüz tutmuş bir mesleği sürdürmenin mutluluğunu yaşarken, aynı işi yapan meslektaşlarının parmakla gösterilecek kadar az olduğunu ifade ediyorlar. Akçaabatlı Güngör Usta, yükseklerde çalışma yaparken kendilerini daha özgür hissettiklerini ve işlerine böylece daha kolay motive olduklarını söyledi. Güngör Usta, şunları söyledi:
"Bir çok insan birkaç katlı binadan aşağıya doğru bakamazken, bizler zirvelerde iş yaparak ekmek parası kazanmaya çalışıyoruz. Minarenin zirvesinde çalışırken düşerim korkusunu kesinlikle taşımıyoruz. Aşağıdaki insanların seyri ve işleyişleri de iş esnasında bizim için çok önemli değil. Bunları düşünürsek zaten yukarılarda durarak çalışamayız. Halk arasında dolaşan bir cümle vardır, 'Ekmek arslanın ağzındaydı, şimdi midesinde', bizim için de ekmek minarelerin tepesindedir. Evimize ekmek götürebilmek için zirvelere çıkmak zorundayız."