Trabzonspor’da kötü gidişle ilgili yazarlar cephesinden de ilginç tespitler geldi. Hemen hemen bütün yazarlar Trabzonspor’a büyük umutlarla transfer edilen Brezilyalı Henrique’nin sakatlandıktan sonraki form grafiğinden memnun kalmazken bu oyuncuya ise en ağır eleştiri Necmi Perekli’den geldi: Perekli, Henrique ile ilgili olarak, “Darılmayın ama ben siz böyle oyuncu Trabzon amatör kümeden en az 5 tane bulurum” diye yazarken, Cemal Ersen ise Başkan Sadri Şener’i eleştirdi. Ersen, “Artık gelecek sezonun hesaplarını yapacağız" diye konuşan Şener çok erken bir vakitte Trabzonspor'un yaşadığı travmayı ilan etti. Eee imam böyle buyurursa, cemaat ne yapsın ki?.
YARDIMCI
OLMALIYDILAR
Sabah Gazetesinden İskender Gönen; “Trabzonspor'da sorumluluk alan tek oyuncu
Alanzinho'ydu. Ama ona; geldiği günden bu güne kadar oynadığı maçlarda
vasatı bile bulamayan Volkan Şen, ne yaptığı belli olmayan Henrique, ne de
Halil yardımcı olamadılar”
AMATÖR’DEN
5 TANE HENRİQUE BULURUM
Fotomaç Gazetesinden Necmi Perekli ise, “Cezalı, sakatlık veya formsuzluk
durumunda Trabzon'un gol yapması imkansız dedik.
Oldu mu olmadı mı?
Pawel Brozek Polonya Milli Takımı'nda direkt oynuyor.
Dünkü Trabzonspor'da oynatılmaması tam bir teknik zaaf.
Yedeklerde de üstelik son sırada.
Ayağı biraz daha kaysa vızzzt… Orada da yok.
AMATÖRDE BULURUM
Henrique'ye gelince… Darılmayın ama ben siz böyle oyuncu Trabzon amatör kümeden
en az 5 tane bulurum”
HENRİQUE
KENDİNE OYNUYOR
Hürriyet Gazetesinden Bayram Aydın, “Bordo mavili takımda tuhaf işler
yapılıyor. Volkan, pas vermek yerine anlamsız bir yerden gol atma sevdasıyla
topları kaybediyor, Henrique kendine oynuyor. Tek derdi gol atmak ama takımı
için bir şey yapmıyor. Sezon başından beri Trabzonspor’u sırtlayan Burak da
olmayınca, Gençlerbirliği savunması çok rahat bir maç çıkardı. Onları zorlayan
olmadı”
BAŞKAN TRAVMAYI İLAN ETTİ
Milliyet Gazetesinden Cemal Ersen ise, “Ruhu kaybeden takım” başlıklı
yazısında Trabzonspor’u ve Başkan Sadri Şener’i eleştirdi.
İşte Cemal Ersen’in yazısının bir bölümü: “ Trabzonspor'un sorunu belli. Öncelikle yoğun ve
ağır maç trafiğini kaldıracak bir kadro genişliğine sahip değil. Sezon başı
transfer masallarının ne kadar gerçeği yansıttığı, kadroya katılan yeni
oyuncuların nasıl bir katkı sağladığı ortada. Bu tabloya bir de mental
yorgunluğu ekleyin, buyrun size sıradan bir süper lig ekibi!
Üç günde bir maç oynamanın yol açtığı en büyük sıkıntı, kafa ile ayaklar
arasındaki koordinasyon bozukluğu. Birinin emrettiğini diğeri algılayamıyor,
ötekinin yapmak istediğine diğeri karşılık veremiyor. Özellikle son vuruşlara
yansıyan bu olumsuzluk, iki farklı geriye düşmesine rağmen sahadan puanla
ayrılmasına engel olan en önemli faktördü Trabzonspor adına.
Şanssızlık mı? O tali bahane! Hadi Adrian'ın volesinde direk çıktı karşısına.
Ya Halil'in vuruşu? Sahanın en çalışkan, en üretken adamı Alanzinho'nun kaleci ile karşı karşıya kaldığı
andaki hamlesi? Bu kadar pozisyona girip tek golü penaltıdan kaydetmek
şansızlık ile açıklanabilir mi?
Son sözümüz Başkan Sadri Şener'e. Şike
soruşturmasını kılıf yapıp "Artık gelecek sezonun hesaplarını
yapacağız" diye konuşan Şener çok erken bir vakitte Trabzonspor'un
yaşadığı travmayı ilan etti. Eee imam böyle buyurursa, cemaat ne yapsın ki?.