Twitter ve Muharrem Usta!

Trabzonspor Başkanı Muharrem Usta’nın twitter’i sık kullanması, bazı gazeteci dostlar tarafından eleştiriliyor.

Niye? Anlamış değilim.

Eleştiren arkadaşları kendileri twitter’i kulanıyor. Trabzonspor sayesinde de binlerce takipçileri var. İlk haberi, atlatma bilgileri de gazetesinde değil twitter’den veriyor.

 Başkan kullanınca, eleştiriyor.

Artık bu alan dünyanın en önemli siyasi liderleri tarafından da kullanılıyor.

Trabzonspor başkanının twitter’i sık kullanması; bence doğru güzel ve yerinde bir karar. Usta, twitter’i kullanırken; taraftarla da inter aktif bir iletim içerisinde oluyor. Taraftarın nabzını alıyor. Bildiğim kadarı ile Usta’ya gelen twitter mesajlarını özel bir ekip tarafından da değerlendiriyor.

Şunu artık bileceğiz.

Muharrem Usta, bildiğimiz klasik bir başkan profili çizmiyor.

Gülmeyen, toplumdan kopuk, polit büro üyesiymiş izlenimi vermiyor. Dünyanın kullandığı sosyal medyayı o da kullanıyor. Görün bakın bu özelliği ile diğer başkanlara da örnek olacak.

Trabzon bir şeye karar versin. Millete, taraftara açık bir başkan mı istiyorsun? Kendi içinde kapanık, gizemli ne yaptığı belli olmayan mı?

Muharrem Usta’nın twitter kullanımını destekliyor, doğru ve güzel bir uygulama olduğuna inanıyorum.

Devam et Usta. Geri adam atma.

+++

Arap turizmi içinde; İran turizmi!..

İran’a ambargo kalktıktan sonra, ticari yönde Trabzon ciddi şekilde umutlanmış durumda. Ambargonun kalkması ile aynı zamanda, İran’dan gelecek turistlerin de ilgi odağı Trabzon olacağa benziyor.

Önceki gün, Türkiye’ye İran’dan turist getiren bir şirketin çalışanı ile sohbet ettik. Ambargo sonrası Trabzon’a da turist getirebilir miyim diye ön incelemeye gelmiş. Araştırma yapıyor. İlginç bir tespit yaptı. Dedi ki, İranlı turistler, Ortadoğu ve Arabistan’dan gelenler gibi değil. Onlar daha sosyal ve İran’da sosyalite anlamda yaşayamadıklarını Trabzon’da yaşamak isterler.

Trabzon’un İran turizminden pay kapacaksa böyle alanların oluşturması gerekiyor.

Trabzon’a benzer il’ler arasında Giresun ve Ordu var. Her iki belediyede İranlı turistlerin ihtiyacına seslenecek sosyal alanların oluşması ile ilgili talebe sıcak yaklaşmışlar.

Trabzon’da ise hala ketum duruş devam ediyormuş.

Arap turiste evet ama yanında İranlı turistleri de kaçırmamak gerek.

Bana göre İranlı turistlerin cazibesi haline gelebilecek yer Liman çıkışındaki caddedir. Ancak son derece ciddi bir ticari mantık dönüşümüne gerek vardır. Şimdiki hali ve mantığı ile değil tabi.

İranlı turist Trabzon’a gelsin, kalsın, para harcasın diyeceksek bu dönüşüm yapmalıyız.

Tabi bu tercih meselesidir.

+++

Hülya Abla, şikayetler var..

Eğer, karayolu ile seyahat edeceksem, benim ve ailemin tercini hep Ulusoy olmuştur. Ali Osman Ulusoy’un vefatından sonra, otobüs işletmeleri ile ilgili olarak aile bir ayrışıma gitti. Yeni bir logo anlayış ve hizmet mantığı ile Ulusoy markası devam ettiriliyor. Şirketin başında da Ulusoy’un kızı Hülya Ulusoy var.

Bir kadın girişimci olarak kendisini yürekten destekliyoruz. Ve hoş desteklenecek adımlar da atıyor. Kadın girişimcilerin başında. İnatçı, kararlı.

Fakat Hülya Abla size bir uyarıda bulunmak istiyorum.

Önceki gün eşim ve oğlum, Ankara’dan Trabzon’a Ulusoy’la seyahat etti. Yolun daha ilk km’lerinde küçük oğlum aradı ve “Baba eski Ulusoy konforu ne yazık ki yok” dedi. Ankara’dan sabah 9’da kalkan serviste;  müşteri memnuniyeti, seyahat boyunca ikramlar, otobüs içi konfor, TV’ler ve diğer Ali Osman Ulusoy’un dönemini aratacak nitelikte “ dedi.

Benzer serzenişleri, başka yolculardan da alıyoruz.

Hülya Abla, şöyle evde tek başınayken, Ulusoy’un müşteri memnuniyetleri ile ilgili sanal ortamdaki forum sayfalarını bir girsin, kendi de bazı eksiklikleri görecektir.

+++

ŞUTLAMA…

Mbia’yı yüksek bedelli bonservis ile satmak büyük başarı ise, böyle yüksek bedelli bonservise sattığın futbolcuyu Trabzonspor’a da zamanında transfer etmek başarı değil mi..?

+++

KUTLAMA

Dün geceki Akhisar maçında, tribün sorumluluğunu yerine getirerek, A.Aker’i dolduran takımına destek olan ve taraftar işte budur dedirten bütün Trabzonsporluları tebrik ediyoruz.

+++

HAŞLAMA

TÜİK verilerine göre Trabzon’u yaşanabilir 20’inci sıraya yükselten(!) herkese sonsuz teşekkürler.

+++

 

MUSTAFA KOÇ, TRABZON’A NİYE GELEMEDİ?

Yıllar önceydi, içinde Rahmi Koç’un da bulunduğu bir gemi, Trabzon limanına yanaşacaktı. Geminin yolcuları ağırlıklı rahipti. Yıl 1997’ydı ve geminin adı Venizolos’tu.

O yıllarda, Trabzon’da müthiş bir muhafazakar ve milliyetçi bir ruh hakimdi. Geminin limana yanaşmasına güçlü, kuvvetli ve etkili gösteriler ile izin verilmedi. Gemi demir atamadı, döndü. O gün gemiye tepki koyanlar bugün çok hata yapmışız diyorlar

Rahmi Koç’tan önce Vehbi Koç Trabzon’a geldi mi?

Gazetecilikte çok ama çok çömezken, Vehbi Koç’un Trabzon’a geldiğini bir  tütün diyarı Akçaabat’ta sigara fabrikası kuracağını söylemiş, zamanın tipo gazetelerine manşet olduğunu görmüştüm.

 Son yıllarda Koç ailesinin Trabzon’da en etkili temsilcisi Erol Tuna oldu. Tuna’nın İstanbul’da ve Trabzon’daki bütün dev yatırımlarının açılışına, Koç ailesi en üst düzeyde katıldı. Ya Mustafa ya Ali Koç. Halaları da, Tuna’yı onurlandırmışlardı.

 Sonra, futbolun kardeşlik duygusu bir emek gaspçısı Aziz Yıldırım yüzünden yerle bir oldu. Ali Koç, Yıldırım’a inanılmaz destek verdi. Ve Trabzon halkı, şehir Koç’lara küstü. Koç’lar, son derece modern bir kız yurdunu Trabzon’a yapmalarına rağmen küskünlük devam ediyor.

 Mustafa Koç’un en yakın dostlarından biri Ahmet Ağaoğlu’dur. Glof oynarlar. Ağaoğlu ile bakan Süleyman Soylu’nun makamında 2o gün önce beraberdik. Allah konuşturacak ya, Mustafa Koç’u alıp gelsene Trabzon’a dedik. Ali Koç’tan kaynaklanan olumsuz havayı dağıtır. Dedi ki, çok istiyor.

 Erol Tuna, birkaç kez Mustafa Koç’u Trabzon’a davet etti biliyorum. Hilton Oteli’nin açılışına gelmek istedi ama bazı tepkilerden korkmuştu belli ki.

 Mustafa Koç, Fenerliydi ama Ali Koç gibi fanatik değildi.

 Benim Koç ailesi ile  teşviki mesaim, yüz yüze hatta biraz da sert atışmalar biçiminde Çağlayan adliyesinde şike mahkemesinde oldu.

Ali Koç korumaları ile üzerime yürüdü. Salonda bir kargaşa oldu. Korumaları ile Ali Koç deyim yerindeyse Horozluk etti.

Orada Mustafa Koç olsaydı, böyle yapar mıydı? Yapmazdı.

 Sonuçta insan fani.

Mustafa Koç, çok gelmek istiyorum dediği, Trabzon’a gelemedi ama,  önceki gece mevlidi Trabzon’da okundu.

Hatırı sayılır kişi de Çarşı Camii’ndeydi.

Hayat ve Trabzon bu işte.

Baban gemi ile geldiği Trabzon’a inemez.

Kardeşin, Trabzonspor’un çalınan kupasını içine sindirir.

 Ağabeyin mevlidi de Trabzon’da da okunur.

 +++

BİRER BİRER YOK ETTİK..

Önce Çınar Altı vardı; Dedelerimizin mekanı.

Halim Ağa’nın yeri de hanı, Çınar Altı ile iyi rekabetteydi.

Sonra, babalarımızın mekanı çıktı ortaya; TRAPEZUS..

Kavaklı ise hiç unutulur mu?

Ne mekandı.

Ya Boztepe Gazinosu, az mı orada Trabzonspor’un şampiyonlukları kutlandı.

Peki ya Emperyal Gazinaso desem.

Yaşı 50’nin üzerindekiler bir “aaahhh çekerler” değil mi?

Peki Otel Özgür’ün restorandı. Ne klas ve ne renkliydi.

Bir Süleyman Restoranımız vardı son efsane.

O da kapandı.