Ankara Kumrular Caddesi'nde, 20 Eylül 2011'de bomba yüklü otomobille gerçekleştirilen terör eylemi ve Güney Ekspresi'nde bulunan patlayıcıya ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında 19 kişi hakkında hazırlanan iddianame, Ankara 13. Bölge Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.
İddianamede, sanık Ümit Akgümüş'ün 5 kişinin hayatını kaybettiği Kumrular saldırısı nedeniyle 5 kez, ''Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak'' suçundan da 1 kez olmak üzere toplam 6 kez ağırlaştırılmış müebbet, diğer suçlamalardan ise bin 237 yıl 6 aya kadar hapsi istendi.
TMK 10. maddeyle görevli Cumhuriyet Savcısı Yıldırım Bayyurt'un hazırladığı iddianamede, Ümit Akgümüş, Necla Acet, Mazlum Duran, Mesut Polat, Ali Cengiz, Hüseyin Güner, Murat Akgümüş, Hanım Sezgin, Sema Akgümüş Kumrular'daki terör eyleminden; Halil Bayık, Ramazan Pamukçi, Fethullah Yiğit, İhsan Akgül, Ertan Yürek, Hayrettin Sincan, Yakup Pamukçi, Ersin Batbay, Ahmet Korban ve Mürsel Pamukçi ise Siirt'ten İstanbul'a giden Güney Ekspresi'nde patlamaya hazır patlayıcının bulunmasından sorumlu tutuldu.
İddianamede, 20 Eylül 2011 saat 11.10 sularında Kızılay Kumrular Caddesi'nde kaldırım kenarına park edilen otomobilde meydana gelen patlama sonucunda 5 kişinin hayatını kaybettiği, 40 kişinin yaralandığı, çevredeki birçok bina ve araçta da ağır hasar oluştuğu anımsatıldı. Araştırmalar sonucunda, eylemi KCK terör örgütü adına sanıklardan Ümit Akgümüş'ün gerçekleştirdiğinin anlaşıldığı bildirilen iddianamede, Akgümüş'ün patlamada kullanılan aracı sahte kimlikle Ankara'daki bir galeriden aldığı anlatıldı.
Patlayıcının tesirinin artırılması amacıyla çivi, cıvata ve somun kullanıldığına yer verilen iddianamede, Kumrular patlamasıyla ilgili araştırma sürerken, Gaziantep Başsavcılığı'nın, PKK/KCK terör örgütünün gençlik yapılanması ''Demokratik Yurtsever Gençlik Meclisi'' hakkında soruşturma başlattığı, bu kapsamda takibe alınan Ümit Akgümüş'ün, kız kardeşi Sema Akgümüş ile ''Kumrular Caddesi'nde meydana gelen olayla ilgili olabileceği değerlendirilen'' görüşme yaptığı kaydedildi.
İddianamede, olayın meydana geldiği bölgedeki güvenlik kayıtlarından, fotoğraflardan, Emniyet incelemesinden ve tanık ifadelerinden, patlamayı gerçekleştirenin Ümit Akgümüş olduğunun tespit edildiği belirtildi.
''Saldırıyla ilgim yok''
Şüpheli Ümit Akgümüş'ün ifadelerine yer verilen iddianamede, Akgümüş'ün terör örgütünün gençlik yapılanması ''Demokratik Yurtsever Gençlik Meclisi''nde aktif faaliyetlerde bulunduğunu kabul ettiği ifade edildi.
Akgümüş, ifadesinde, Kumrular'da meydana gelen bombalı saldırı eylemiyle ilgisinin bulunmadığını, saldırıda kullanan aracı bilmediğini savunarak, gençlik yapılanması kapsamında faaliyetlerde bulunduğunu, terör örgütünün dağ kadrosuna hiç katılmadığını, patlayıcı madde eğitimi almadığını kaydetti.
Kardeşinin ve akrabalarının, kamera kayıtlarında benzettiği kişinin kendisi olmadığını ileri süren Akgümüş, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlamalarına katılmak için gittiği Adana'da yakalandığını ifade etti.
Ümit Akgümüş'ün evinde yapılan aramada, ''KCK yürütme konsey başkanlığı'' yazılı doküman ile tabanca ve bilgisayar belleği ele geçirildiği belirtilen iddianamede, dokümanda, Murat Karayılan'ın bir internet sitesindeki açıklamalarının yer aldığı, bellekte ise PKK/KCK terör örgütünü, elebaşı Abdullah Öcalan'ı ve silahlı faaliyet yürüten örgüt mensuplarını övücü içerikte marş, türkü ve videoların bulunduğu kaydedildi.
Deliller değerlendirildiğinde, Ümit Akgümüş'ün, aracı örgütün finanse ettiği parayla alarak, Kumrular Caddesi'ne geldiği daha sonra da uzaktan kumanda ile infilak ettirdiğinin anlaşıldığı ifade edilen iddianamede, Pınarbaşı ve Gaziantep'teki saldırıların da KCK'nın gerçekleştirdiği benzer tarzda eylemler olduğu kaydedildi.
6 müebbet, bin 237 yıl 6 aya kadar ayrıca hapis
İddianamede, Akgümüş'ün olayda 5 kişinin hayatını kaybetmesi nedeniyle ''kasten öldürme'' suçundan 5 kez, ''Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak'' suçundan da 1 kez olmak üzere toplam 6 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istendi.
Akgümüş hakkında, Kumrular'daki saldırıda yaralanan 40 kişiyle ilgili terör örgütü faaliyeti çerçevesinde ''nitelikli insan öldürmeye teşebbüs'' suçundan bin 200 yıl, terör örgütü üyeliğinden 15 yıl, ''patlayıcı madde bulundurmaktan'' 18 yıl, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile diğer Aletler Hakkında Kanun'na muhalefet suçundan ise 4 yıl 6 ay olmak üzere toplam bin 237 yıl 6 aya kadar ayrıca hapsi talep edildi.
Akgümüş'ün irtibatlı olduğu belirtilen Necla Acet, Hanım Sezgin, Sema Akgümüş, Murat Akgümüş, Mazlum Duran, Hüseyin Güner, Ali Cengiz ve Mesut Polat'ın ''silahlı terör örgütü üyeliği'' suçundan 15'er yıla kadar hapis cezası istendi.
Güney Ekspresi'nde bulunan bomba
İddianamede, Kumrular'da patlamanın meydana geldiği sırada, Siirt'in Kurtalan ilçesinden hareket eden ve İstanbul'a giden Güney Ekspresi'nde şüpheli Halil Bayık'ın bombayla yakalandığı hatırlatıldı.
Soruşturma sonucunda, Halil Bayık ile Ramazan Pamukçi, İhsan Akgül, Ertan Yürek ve Fethullah Yiğit'in eyleme katıldıklarının belirlendiği ifade edilen iddianamede, patlayıcı madde konusunda kırsalda eğitim alan şüphelilerin, Kumrular'daki saldırıya eş zamanlı olarak Ankara-Konya Hızlı Tren hattına bombalı saldırı yapılması konusunda talimat aldıkları öne sürüldü.
Eylemin yapılması için Ramazan Pamukçi ve Halil Bayık'ın görevlendirildiği belirtilen iddianamede, Ramazan Pamukçi'nin bir gün önceden Ankara'ya gelerek eylem için hazırlık yaptığı, araç temin etmeye çalıştığı savunuldu.
Halil Bayık'ın ise yanında patlayıcıyla trenle Ankara'ya hareket ettiği anlatılan iddianamede, Kırıkkale polisinin yaptığı çalışmayla Bayık'ın yakalandığı ve eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı kaydedildi.
Bayık'ın yakalanmasından sonra Ramazan Pamukçi'nin hava yoluyla Diyarbakır'a döndüğü ve buradan Kuzey Irak'a geçtiği ifade edilen iddianamede, Pamukçi ile şüpheli Ertan Yürek'in de Kuzey Irak'a geçtiği, İhsan Akgül'ün ise şüphelilerin saklanması ve delillerin yok edilmesi konusunda çalışma yaptığı kaydedildi.
Şüpheliler hakkında istenen cezalar
İddianamede Halil Bayık, Ramazan Pamukçi, Fethullah Yiğit, İhsan Akgül ve Ertan Yürek'in ''Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ''silahlı terör örgütü üyeliğinden'' ise 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.
Sanıkların ''Patlayıcı madde bulundurmak'' suçundan 18'er, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile diğer Aletler Hakkında Kanun'na muhalefet suçundan ise 4 yıl 6'şar aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi.
İddianamede, Ankara-Konya Hızlı Tren hattına bombalı saldırı teşebbüsünde bu kişilere yardım ettiği savunulan Yakup Pamukçi, Mürsel Pamukçi, Hayrettin Sincan, Ersin Batbay, Ahmet Korban'ın da ''silahlı terör örgütü üyeliğinden'' ayrı ayrı 15'er yıla kadar cezalandırılmaları istendi.
Mürsel Pamukçi'nin ''patlayıcı madde bulundurmak'' suçundan 18, Hayrettin Sincan'ın da Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile diğer Aletler Hakkında Kanun'na muhalefet suçundan 4 yıl 6 aya kadar hapisi talep edildi.
İddianamede, sanık Ümit Akgümüş'ün 5 kişinin hayatını kaybettiği Kumrular saldırısı nedeniyle 5 kez, ''Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak'' suçundan da 1 kez olmak üzere toplam 6 kez ağırlaştırılmış müebbet, diğer suçlamalardan ise bin 237 yıl 6 aya kadar hapsi istendi.
TMK 10. maddeyle görevli Cumhuriyet Savcısı Yıldırım Bayyurt'un hazırladığı iddianamede, Ümit Akgümüş, Necla Acet, Mazlum Duran, Mesut Polat, Ali Cengiz, Hüseyin Güner, Murat Akgümüş, Hanım Sezgin, Sema Akgümüş Kumrular'daki terör eyleminden; Halil Bayık, Ramazan Pamukçi, Fethullah Yiğit, İhsan Akgül, Ertan Yürek, Hayrettin Sincan, Yakup Pamukçi, Ersin Batbay, Ahmet Korban ve Mürsel Pamukçi ise Siirt'ten İstanbul'a giden Güney Ekspresi'nde patlamaya hazır patlayıcının bulunmasından sorumlu tutuldu.
İddianamede, 20 Eylül 2011 saat 11.10 sularında Kızılay Kumrular Caddesi'nde kaldırım kenarına park edilen otomobilde meydana gelen patlama sonucunda 5 kişinin hayatını kaybettiği, 40 kişinin yaralandığı, çevredeki birçok bina ve araçta da ağır hasar oluştuğu anımsatıldı. Araştırmalar sonucunda, eylemi KCK terör örgütü adına sanıklardan Ümit Akgümüş'ün gerçekleştirdiğinin anlaşıldığı bildirilen iddianamede, Akgümüş'ün patlamada kullanılan aracı sahte kimlikle Ankara'daki bir galeriden aldığı anlatıldı.
Patlayıcının tesirinin artırılması amacıyla çivi, cıvata ve somun kullanıldığına yer verilen iddianamede, Kumrular patlamasıyla ilgili araştırma sürerken, Gaziantep Başsavcılığı'nın, PKK/KCK terör örgütünün gençlik yapılanması ''Demokratik Yurtsever Gençlik Meclisi'' hakkında soruşturma başlattığı, bu kapsamda takibe alınan Ümit Akgümüş'ün, kız kardeşi Sema Akgümüş ile ''Kumrular Caddesi'nde meydana gelen olayla ilgili olabileceği değerlendirilen'' görüşme yaptığı kaydedildi.
İddianamede, olayın meydana geldiği bölgedeki güvenlik kayıtlarından, fotoğraflardan, Emniyet incelemesinden ve tanık ifadelerinden, patlamayı gerçekleştirenin Ümit Akgümüş olduğunun tespit edildiği belirtildi.
''Saldırıyla ilgim yok''
Şüpheli Ümit Akgümüş'ün ifadelerine yer verilen iddianamede, Akgümüş'ün terör örgütünün gençlik yapılanması ''Demokratik Yurtsever Gençlik Meclisi''nde aktif faaliyetlerde bulunduğunu kabul ettiği ifade edildi.
Akgümüş, ifadesinde, Kumrular'da meydana gelen bombalı saldırı eylemiyle ilgisinin bulunmadığını, saldırıda kullanan aracı bilmediğini savunarak, gençlik yapılanması kapsamında faaliyetlerde bulunduğunu, terör örgütünün dağ kadrosuna hiç katılmadığını, patlayıcı madde eğitimi almadığını kaydetti.
Kardeşinin ve akrabalarının, kamera kayıtlarında benzettiği kişinin kendisi olmadığını ileri süren Akgümüş, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlamalarına katılmak için gittiği Adana'da yakalandığını ifade etti.
Ümit Akgümüş'ün evinde yapılan aramada, ''KCK yürütme konsey başkanlığı'' yazılı doküman ile tabanca ve bilgisayar belleği ele geçirildiği belirtilen iddianamede, dokümanda, Murat Karayılan'ın bir internet sitesindeki açıklamalarının yer aldığı, bellekte ise PKK/KCK terör örgütünü, elebaşı Abdullah Öcalan'ı ve silahlı faaliyet yürüten örgüt mensuplarını övücü içerikte marş, türkü ve videoların bulunduğu kaydedildi.
Deliller değerlendirildiğinde, Ümit Akgümüş'ün, aracı örgütün finanse ettiği parayla alarak, Kumrular Caddesi'ne geldiği daha sonra da uzaktan kumanda ile infilak ettirdiğinin anlaşıldığı ifade edilen iddianamede, Pınarbaşı ve Gaziantep'teki saldırıların da KCK'nın gerçekleştirdiği benzer tarzda eylemler olduğu kaydedildi.
6 müebbet, bin 237 yıl 6 aya kadar ayrıca hapis
İddianamede, Akgümüş'ün olayda 5 kişinin hayatını kaybetmesi nedeniyle ''kasten öldürme'' suçundan 5 kez, ''Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak'' suçundan da 1 kez olmak üzere toplam 6 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istendi.
Akgümüş hakkında, Kumrular'daki saldırıda yaralanan 40 kişiyle ilgili terör örgütü faaliyeti çerçevesinde ''nitelikli insan öldürmeye teşebbüs'' suçundan bin 200 yıl, terör örgütü üyeliğinden 15 yıl, ''patlayıcı madde bulundurmaktan'' 18 yıl, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile diğer Aletler Hakkında Kanun'na muhalefet suçundan ise 4 yıl 6 ay olmak üzere toplam bin 237 yıl 6 aya kadar ayrıca hapsi talep edildi.
Akgümüş'ün irtibatlı olduğu belirtilen Necla Acet, Hanım Sezgin, Sema Akgümüş, Murat Akgümüş, Mazlum Duran, Hüseyin Güner, Ali Cengiz ve Mesut Polat'ın ''silahlı terör örgütü üyeliği'' suçundan 15'er yıla kadar hapis cezası istendi.
Güney Ekspresi'nde bulunan bomba
İddianamede, Kumrular'da patlamanın meydana geldiği sırada, Siirt'in Kurtalan ilçesinden hareket eden ve İstanbul'a giden Güney Ekspresi'nde şüpheli Halil Bayık'ın bombayla yakalandığı hatırlatıldı.
Soruşturma sonucunda, Halil Bayık ile Ramazan Pamukçi, İhsan Akgül, Ertan Yürek ve Fethullah Yiğit'in eyleme katıldıklarının belirlendiği ifade edilen iddianamede, patlayıcı madde konusunda kırsalda eğitim alan şüphelilerin, Kumrular'daki saldırıya eş zamanlı olarak Ankara-Konya Hızlı Tren hattına bombalı saldırı yapılması konusunda talimat aldıkları öne sürüldü.
Eylemin yapılması için Ramazan Pamukçi ve Halil Bayık'ın görevlendirildiği belirtilen iddianamede, Ramazan Pamukçi'nin bir gün önceden Ankara'ya gelerek eylem için hazırlık yaptığı, araç temin etmeye çalıştığı savunuldu.
Halil Bayık'ın ise yanında patlayıcıyla trenle Ankara'ya hareket ettiği anlatılan iddianamede, Kırıkkale polisinin yaptığı çalışmayla Bayık'ın yakalandığı ve eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı kaydedildi.
Bayık'ın yakalanmasından sonra Ramazan Pamukçi'nin hava yoluyla Diyarbakır'a döndüğü ve buradan Kuzey Irak'a geçtiği ifade edilen iddianamede, Pamukçi ile şüpheli Ertan Yürek'in de Kuzey Irak'a geçtiği, İhsan Akgül'ün ise şüphelilerin saklanması ve delillerin yok edilmesi konusunda çalışma yaptığı kaydedildi.
Şüpheliler hakkında istenen cezalar
İddianamede Halil Bayık, Ramazan Pamukçi, Fethullah Yiğit, İhsan Akgül ve Ertan Yürek'in ''Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ''silahlı terör örgütü üyeliğinden'' ise 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.
Sanıkların ''Patlayıcı madde bulundurmak'' suçundan 18'er, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile diğer Aletler Hakkında Kanun'na muhalefet suçundan ise 4 yıl 6'şar aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi.
İddianamede, Ankara-Konya Hızlı Tren hattına bombalı saldırı teşebbüsünde bu kişilere yardım ettiği savunulan Yakup Pamukçi, Mürsel Pamukçi, Hayrettin Sincan, Ersin Batbay, Ahmet Korban'ın da ''silahlı terör örgütü üyeliğinden'' ayrı ayrı 15'er yıla kadar cezalandırılmaları istendi.
Mürsel Pamukçi'nin ''patlayıcı madde bulundurmak'' suçundan 18, Hayrettin Sincan'ın da Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile diğer Aletler Hakkında Kanun'na muhalefet suçundan 4 yıl 6 aya kadar hapisi talep edildi.
