Ekonomi Bakanlığı'nda gerçekleştirilen 2. Ticaret Müşavirleri Konferansı'nın ardından Marriott Otel'de akşam yemeği verildi. Yemeğe, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, TOBB/DEİK Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, DEİK iş konseyleri başkanları, ticaret müşavirleri ve işadamları katıldı. Ekonomi Bakanı Çağlayan burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, memur maaşlarını ödeyebilmek için IMF'nin kapısında nöbet tuttuğu günleri çok iyi hatırladığını ancak bu koşturma sayesinde artık bunlara ihtiyaç kalmadığını söyledi. Çağlayan, ticaret müşavirlerinin de anlayışlarında önemli değişiklik yaptıklarını belirterek, "Ticaret müşavirleri artık Türk işadamlarının yurt dışındaki yatırımlarında adeta onların bir yardımcısı olarak çalışıyor. Başarıların elde edilmesinde bu anlayışın önemli katkısı var" dedi.

"YENİ TEŞVİK SİSTEMİNİ HIZLI BİR ŞEKİLDE UYGULAMAYA KOYACAĞIZ"

Yeni Teşvik Sistemi'ni hazırlarken Türk özel sektörünün görüşlerini aldıklarını kaydeden Çağlayan, bu kapsamda kendilerine 800 görüş geldiğini söyledi. Bakan Çağlayan, önümüzdeki günlerde hazırladıkları kararname ve tebliğlerle Yeni Teşvik Sistemi'ni hızlı bir şekilde uygulamaya koyacaklarını bildirdi.

Türkiye'ye gelen yabancı sermayeye de değinen Çağlayan, "Bundan kısa bir süre önce Türkiye'ye gelen doğrudan sermayeyle ilgili bir açıklama yapmıştım. Bu açıklamaya karşı ana muhalefet partisinin sayın genel başkanının çok garip bir ifadesiyle karşı karşıya kaldım. Diyordu ki kendisi, 'Sayın bakan, Türkiye'ye gelen doğrudan sermayeyi söylüyor, hadi dışarı gideni de söylesene.' Şimdi bunu 10 sene evvel biri söyleseydi cevap vermekte zorlanırdık ama ben Türk özel sektörünün yurt dışında yapmış olduğu yatırımlardan onur duyuyorum, iftihar duyuyorum. Uzayan kol bizden olsun, ben bundan şeref duyarım" ifadelerini kullandı.

Bakan Çağlayan Türkiye'nin çok büyük bir güce sahip olduğunu ancak bunun kontrol edilmesi gerektiğini ifade etti. Bu kontrolün Dünya Türk İşadamları Konseyi vasıtasıyla yapılabileceğini belirten Çağlayan, "Fransa'da Türk ve Ermeni vatandaşların sayısının birbirine yakın... 500 bine yakın Ermeni, 500 bine yakın da Türk var. Neden Ermenilerin borazanı daha fazla öter? Çünkü onların yaklaşık 450 bine yakını vatandaş olmuştur ve aralarında örgütlü çalışmaktadır. Bizim şükürler olsun yurt dışındaki diasporamız, tüm dünyada bulunan 6 milyon vatandaşımız, bizim en büyük gücümüz ama eğer kontrol edebilirsek. Nasıl edeceğiz? İşte Dünya Türk İşadamları Konseyi ile" şeklinde konuştu.

Bakan Çağlayan, ticaret müşavirlerinin sayısını artıracaklarını ve bir aya kadar 105 ülkede, 158 merkezde 250 ticaret müşaviriyle hizmetlerine devam edeceklerini kaydetti. Yeni Teşvik Sistemi'nde Türkiye'yi 6 bölgeye ayırdıklarını hatırlatan Çağlayan, işadamlarını söz konusu bölgelerde yatırım yapmaya davet etti.


"DEMİRYOLU TAŞIMACILIĞINI ÖZEL SEKTÖRE AÇIYORUZ"
Lojistikle ilgili de çok önemli çalışmalar yaptıklarına belirten Çağlayan, "2023'e kadar 10 bin kilometre yeni demiryolunun inşasını yapacağız, mevcut demiryollarını elden geçireceğiz ve sadece bunun için 110 milyar dolar para harcanacak. Enerji için 130 milyar dolar yatırım yapacak Türkiye. Bunları yaparken Türkiye, dünyanın en büyük 10 limanından ikisini yapacak ve buraları bir aktarma merkezi haline getireceğiz" diye konuştu. "Sizlerin yapacağı ticaretteki lojistik maliyetlerini azaltacağız. Sayın Ulaştırma Bakanımızla mutabakat sağladık. Kendisiyle el sıkıştık, anlaştık" diyen Bakan Çağlayan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Kendisinden ricada bulundum. 'Firmalarımız, navlun ücretlerinden haklı olarak fazlasıyla şikayetçi. Gelin bu noktada yurt içinde taşımacılığa TCDD olarak özel bir fiyat yapın ve bu fiyatla biz, demiryolu taşımacılığını hiç olmazsa firmalarımızın rekabet gücünü yükseltecek bir sitem içine getirelim. Sayın bakanımızla sözlü mutabakat sağladık. Şimdi müsteşarlarımız bir iki gün içinde bir araya gelecekler ve TCDD, sayın bakanın talimatıyla böyle bir kolaylığı sizlere getirecek. Önemli bir çalışmayı daha gerçekleştiriyoruz. Demiryolları devletin kendi malı olmak üzere, demiryolu taşımacılığını özel sektöre açıyoruz, hayırlı uğurlu olsun. Gelin kendi firmanızı kurun, daha ucuza taşıyın. Alın size imkan. Teşvik Sistemi'ne de bununla ilgili önemli bir ayrıntı daha koyduk. Demiryolu ve denizyolu yük ve yolcu taşımacılığı yapan yatırımlara da 5. bölge desteği veriyoruz."

Hisarcıklıoğlu, yaptığı konuşmada ticaret müşavirlerinin Bakan Çağlayan'ın katkılarıyla zihniyet değişikliğine gittiğini belirterek, bu zihniyet değişikliğinden işadamlarının memnun olduğunu söyledi. DEİK'in görev alanının sadece ihracat olmadığını, dış yatırımlar, yatırım çekmek, bankacılık ve hizmet ihracatının da DEİK'in görev alanına girdiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, yapılanan Ekonomi Bakanlığı'nın görev alanının aynı zamanda DEİK'in de ilgi alanına girdiğini kaydetti.

Kurucu 38 kuruluşuyla DEİK'in Türkiye demek olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "DEİK bir taraftan büyükleri kapsarken diğer taraftan Anadolu'daki küçük kuruluşları da bünyesine katıyor. 2023 hedefine ulaşmak için DEİK olarak üzerimize düşeni yapmaya devam ediyoruz. Bu konuda ticaret müşavirleriyle birlikte hareket ediyoruz. Bu işbirliğini daha da artırabilirsek 2023'ten önce hedeflerimize ulaşabiliriz" şeklinde konuştu.

Türk diasporasının kurulmasının Türkiye'nin yurt dışındaki etkinliği açısından son derece önemli olduğuna ve sözde soykırım tasarısı döneminde Fransa'da oluşturulan diasporanın faydasının çok net görüldüğünü vurgulayan Hisarcıklıoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bakanımızdan ziyaret ettiği ülkelerdeki, ticaret müşavirlerimizden de görev yaptıkları ülkelerdeki Türk işadamlarını Türk diasporasına üye olmaya davet etmelerini rica ediyorum. Sayımızı artırmamız lazım. Bakanlık sahip çıkıyor ama bunu kurumsal bir çatı altında yapmalıyız. DEİK olarak bu çatı olmaya hazırız. Bu konuda biz başarılı olursak Türkiye başarılı olur."

Dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri olmak isteyen Türkiye için ABD ile ticaretin olmazsa olmaz olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, yöresel ürünlerin markalaşması konusuna önem verilmesi gerektiğini, Denizlili Hacı Şerif Şekerlemecisi'nin küçük bir dükkandan markalaşarak 11 ülkeye ürün satmasının bunun en güzel örnek olduğunu söyledi.

TOBB olarak gümrük kapılarının modernizasyonunu yaparak ekonomiye katkı sağladıklarını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, ''Dış ticaretimizin yüzde 40'tan fazlasını kara gümrük kapılarıyla yapıyoruz. Bekleme süresi yarı yarıya indi. Bekleme süresinin yarı yarıya inmesinin bir yılda Türk özel sektörüne faydası 410 milyon dolar. TOBB işte bunu yapar. Bu kapılara yapmış olduğumuz yatırım 286 milyon lira, özel sektörün karı 410 milyon dolar, devletin karı da bu işten 150 milyon lira. Bu ülkeye yapılan önemli bir hizmet'' diye konuştu.