Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, "Suriye'deki durumun her geçen gün daha vahim bir boyut kazandığı bir dönemde,
ülkemizin de aralarında bulunduğu 60'dan fazla ülkenin ortak sunuculuğunda BM Genel Kurulu'na sunulan karar 3 Ağustos 2012 tarihinde 133 lehte oyla kabul edilmesini memnuniyetle karşılıyoruz. Kararın ezici bir çoğunluk tarafından desteklenmesi, uluslararası toplumun vicdanının Suriye'de akan kan ve gözyaşına seyirci kalmayacağının ve Suriye'de halka yönelik şiddet ve zulüm devam ettiği sürece uluslararası toplumun, dayanışma içinde, bunların sorumlusu rejimin karşısında kararlılıkla durmayı sürdüreceğinin en açık göstergesidir" ifadeleri kullanıldı.
Uluslararası toplumun bu kararla, Suriye'de düzenli bir siyasi geçiş sürecinin başlatılması gerektiğini vurguladığına dikkat çekilen açıklamada şunlar kaydedildi:
"Suriye halkının haklı ve meşru taleplerini şiddet kullanarak bastırmaya çalışan Rejim'in ağır ve sistematik insan hakları ihlallerini kınamış, sorumluların hesap verme yükümlülüğünden kaçamayacağının altını çizmiş ve meşru taleplerini gerçekleştirinceye kadar Suriye halkının arkasında durmaya devam edeceğini ortaya koymuştur. Suriye Yönetimi, uluslararası toplumun söz konusu kararla vermiş olduğu kuvvetli mesajı daha fazla gecikmeden idrak ederek, ilave tedbirlere gerek bırakmadan kararın gereklerini süratle yerine getirmelidir. Halkın iradesi önünde durmak mümkün değildir. Halka karşı verilen nafile savaşın daha fazla sivil ölüm dışında bir sonuç vermesi söz konusu olamaz. Suriye halkı meşru taleplerine ne kadar erken ulaşabilirse, Suriye o kadar çabuk istikrara kavuşabilecek ve müreffeh, aydınlık bir geleceğe doğru emin adımlarla yürüyebilecektir. Türkiye, bu doğrultuda Suriye halkının demokrasi, insan hakları ve özgürlük özlemlerine verdiği desteği sürdürecektir." 
