Ordu Arıcılık Araştırma İstasyonu Müdürlüğü'nce hazırlanan Klimalı Arı Kovanı projesiyle, arıların kuluçka faaliyetlerinin başladığı dönemde iklimsel değişikliklerden kaynaklanan olumsuzluklar bertaraf edilerek, arıların biyolojik sürekliliklerinin sağlanması amaçlanıyor.
Ordu Arıcılık Araştırma İstasyonu Müdürü Feyzullah Konak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, arıların kendi vücut ısılarını sağlayacak bir mekanizmalarının olmadığını söyledi.
Bal arılarının, bulundukları yöredeki hava sıcaklıklarına göre kendi biyolojik aktivitelerini düzenlediklerini ifade eden Konak, ''Örneğin kovanın içinde sıcaklık 14 derecenin üzerinde olduğunda arılar uçmaya başlarlar, 10 derecenin altına düştüğünde ise üşümeyi engellemek amacıyla salkım oluştururlar'' dedi.
Kovanın içinde sıcaklık 7 derecenin altına düştüğünde arıların kış salkımı oluşturarak kendilerini korumaya çalıştıklarını anlatan Konak, şöyle konuştu:
''Arılar kış salkımı yapsalar dahi sabit bir şekilde durmuyorlar, devamlı hareket halinde oluyorlar. Bunun da sebebi ana arının yaşamını sürdürebilmesi için kuluçka oluşturulması gerekmesi. Kuluçka içindeki sıcaklığı da mutlaka 30 santigrat derece seviyesinde oluştururlar. Bizim klimalı arı kovanı sisteminin temeli de buna dayanmakta. Projeyle mevsim şartlarını da göz önüne alarak, arıların gereksiz uçmalarını önlemek ve yine arıların kuluçka faaliyetlerine başladıkları dönemde iklimsel değişikliklerden kaynaklanan olumsuzlukları bertaraf ederek, onların biyolojik sürekliliklerini sağlamayı amaçlıyoruz.''
"Üç Kat Daha Fazla Gelişiyorlar"
Konak, daha önce yaptıkları çalışmalarda arı kovanı sıcaklığı belirli bir dereceye çıkarıldığında o kovanda bulunan arıların normal kovanda bulunan arılara göre 3 kat daha fazla gelişme sağladıklarını gördüklerini dile getirerek, şöyle devam etti:
''Proje sayesinde arıların kış mevsimine girerken sönmelerine de engel olunacak. Bu nasıl olacak? Mesela arıcılarımız sonbahar döneminde arılarını özellikle soğuk bölgelerde tutmaya çalışırlar. Kışın ise dere yataklarında tutmaya özen gösterirler. Bunu ilkbaharda arılarının daha iyi gelişeceğine inandıkları için yaparlar. Neden, çünkü arılar salkım yaptıklarında dışarı çıkmadıkları için biyolojik ömürlerini yitirmezler. Ancak arılar kış salkımından çıktıkları zaman mutlaka kovan içi sıcaklığının sabitlenmesi gerekiyor. İşte projeyle iklim değişikleri yaşansa dahi arı kovanları içindeki sıcaklığın belirli bir seviyede oluşması sağlanmış olacak. Böylelikle arıların daha sağlıklı olmaları ve bazı kronolojik hastalıklardan korunmaları sağlanacak.''
Sistem Nasıl İşleyecek
Klimaların arı kovanlarında nasıl çalışacağına ilişkin bilgi veren Konak, ''Biz öncelikle ısıtmayı ve soğutmayı belirli bir alanda yaparak sonuçları görmek istiyoruz. Bunun devamında sistemi arı kovanlarının içinde uygulamayı düşünüyoruz. Çünkü havayı borular sayesinde arı kovanlarının içine götürebiliyoruz. Çalışmalarımız farklı seçenekler üzerinde devam ediyor. İnşallah gelecek yıl uygulamaya başlayacağız'' diye konuştu.
Ordu Arıcılık Araştırma İstasyonu Müdürü Feyzullah Konak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, arıların kendi vücut ısılarını sağlayacak bir mekanizmalarının olmadığını söyledi.
Bal arılarının, bulundukları yöredeki hava sıcaklıklarına göre kendi biyolojik aktivitelerini düzenlediklerini ifade eden Konak, ''Örneğin kovanın içinde sıcaklık 14 derecenin üzerinde olduğunda arılar uçmaya başlarlar, 10 derecenin altına düştüğünde ise üşümeyi engellemek amacıyla salkım oluştururlar'' dedi.
Kovanın içinde sıcaklık 7 derecenin altına düştüğünde arıların kış salkımı oluşturarak kendilerini korumaya çalıştıklarını anlatan Konak, şöyle konuştu:
''Arılar kış salkımı yapsalar dahi sabit bir şekilde durmuyorlar, devamlı hareket halinde oluyorlar. Bunun da sebebi ana arının yaşamını sürdürebilmesi için kuluçka oluşturulması gerekmesi. Kuluçka içindeki sıcaklığı da mutlaka 30 santigrat derece seviyesinde oluştururlar. Bizim klimalı arı kovanı sisteminin temeli de buna dayanmakta. Projeyle mevsim şartlarını da göz önüne alarak, arıların gereksiz uçmalarını önlemek ve yine arıların kuluçka faaliyetlerine başladıkları dönemde iklimsel değişikliklerden kaynaklanan olumsuzlukları bertaraf ederek, onların biyolojik sürekliliklerini sağlamayı amaçlıyoruz.''
"Üç Kat Daha Fazla Gelişiyorlar"
Konak, daha önce yaptıkları çalışmalarda arı kovanı sıcaklığı belirli bir dereceye çıkarıldığında o kovanda bulunan arıların normal kovanda bulunan arılara göre 3 kat daha fazla gelişme sağladıklarını gördüklerini dile getirerek, şöyle devam etti:
''Proje sayesinde arıların kış mevsimine girerken sönmelerine de engel olunacak. Bu nasıl olacak? Mesela arıcılarımız sonbahar döneminde arılarını özellikle soğuk bölgelerde tutmaya çalışırlar. Kışın ise dere yataklarında tutmaya özen gösterirler. Bunu ilkbaharda arılarının daha iyi gelişeceğine inandıkları için yaparlar. Neden, çünkü arılar salkım yaptıklarında dışarı çıkmadıkları için biyolojik ömürlerini yitirmezler. Ancak arılar kış salkımından çıktıkları zaman mutlaka kovan içi sıcaklığının sabitlenmesi gerekiyor. İşte projeyle iklim değişikleri yaşansa dahi arı kovanları içindeki sıcaklığın belirli bir seviyede oluşması sağlanmış olacak. Böylelikle arıların daha sağlıklı olmaları ve bazı kronolojik hastalıklardan korunmaları sağlanacak.''
Sistem Nasıl İşleyecek
Klimaların arı kovanlarında nasıl çalışacağına ilişkin bilgi veren Konak, ''Biz öncelikle ısıtmayı ve soğutmayı belirli bir alanda yaparak sonuçları görmek istiyoruz. Bunun devamında sistemi arı kovanlarının içinde uygulamayı düşünüyoruz. Çünkü havayı borular sayesinde arı kovanlarının içine götürebiliyoruz. Çalışmalarımız farklı seçenekler üzerinde devam ediyor. İnşallah gelecek yıl uygulamaya başlayacağız'' diye konuştu.
