Siyasette zordur çizgiyi bozmadan yıllanmak.
Hatta,  görevi bu şekilde sonlandırıp halkın arasına karışabilmek, çok daha zordur. 
Şöyle bakıyorum sağa-sola.
Sayları bir elin beş parmağını geçmez.
Geçmişten  günümüze yansıyan birkaç kişi.
Onların da çoğu toprak olmuş.

***

Neyse…
Biz hali hazırda bulunanlara bakalım.
Mesela, Taner Yıldız…
Ak Parti iktidarı süresince olumlu bir profil çizmiş.
Nitekim kendisi 2009 Yılından beri Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı.
Ve hala büyük bir şevkle  görevi devam ettiriyor.
Bana göre de, bu güne kadar vazifesini layığıyla yerine getirenlerden.
Öyle ki; kendisi 301 madencimizin can verdiği Soma faciasında bölgede yaptığı özverili çalışma, sergilediği medeni tavırlarla hem muhalefetin, hem de diğer vatandaşların takdirini kazanmış bir isim.
Velhasıl, az bulunan devlet adamlarından.

***

Lakin!
Yazımın ilk cümlelerinde belirttiğim gibi, zordur bu çizgiyi bozmamak.
Sonunda O’da bozdu rotayı.
Hem de nasıl bozdu.
Dillere destan.
Günlerdir en çok konuşulanlardan…
Muhalefet bir yana, sosyal medya bir yana.
Şehit cenazelerinde bile O konuşuluyor.
ENERJİ BAKANI ŞEHİT OLMAK İSTİYOR
Öyle dedi.
Niye dedi?
Çünkü, bunun için en uygun zaman.
Zira, vatan toprağına her gün bir şehit düşüyor.
Analar ağlıyor, çocuklar yetim kalıyor.

***

İyi de Sayın Bakanım!
Nasıl olacak bu iş?
Yani, askerlerimiz Doğu’da savaşırken, siz durduk yere şehit olamazsınız ki!
Gideceksiniz cepheye savaşacaksınız.
O da olmadı, sorumlu olduğunuz maden ocaklarının birinde ter dökeceksiniz.
Ancak bu şekilde can verirseniz şehit olma olasılığınız yükselir.
Öyle zırhlı aracın içerisinde, onlarca korumayla dolaşıp şehit olamazsınız.
Yani, ben  olanı hiç duymadım.
Saygılarından söylemiyor yanınızdakiler.
Ama vatandaş olarak ben söylüyorum.
Gelin vazgeçin siz bu sevdadan.