Kentin en büyük su rezervuarları olan Nilüfer ve Doğancı barajlarında su seviyesi tamamen tükendi. Bursa Su ve Kanalizasyon İdaresi (BUSKİ) tarafından yayımlanan son verilere göre her iki barajın doluluk oranı yüzde 0 olarak kaydedildi.
Yaklaşık 60 milyon metreküp kapasiteye sahip Nilüfer Barajı ile 125 milyon metreküp kapasiteli Doğancı Barajı’nın kuruması, Bursa’nın merkez ilçeleri Osmangazi, Yıldırım, Nilüfer, Gürsu, Kestel ve Mudanya’nın bir bölümünde yaşayan yüz binlerce kişiyi doğrudan etkiliyor.
SU KESİNTİLERİ BAŞLADI
Kentte günlük 400-500 bin metreküp aralığında olan su ihtiyacının bir bölümü Çınarcık Barajı’ndan getirilen 100 bin metreküp suyla karşılanırken, geri kalan kısım kuyular ve doğal kaynaklardan sağlanıyor. Kritik seviyedeki düşüş nedeniyle BUSKİ, 1 Ekim itibarıyla 12 saatlik planlı su kesintilerine gitmek zorunda kaldı.
KURAKLIK TARIMI DA VURUYOR
Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği (DOĞADER) Başkanı Murat Demir, yalnızca içme suyunun değil tarımsal üretimin de tehdit altında olduğuna dikkat çekti. Demir, “Bursa, Türkiye’nin sebze ve meyve üretiminde önemli bir merkez. Barajların ve göllerin kuruması, önümüzdeki dönemde sofralarımızda domates, patlıcan, şeftali gibi ürünlerin azalmasına neden olabilir” dedi.
VAHŞİ SULAMADAN VAZGEÇİLMELİ
Demir ayrıca, tarımda kullanılan yöntemlerin kuraklığı artırdığına işaret ederek şu çağrıyı yaptı:
“Bursa’da hâlâ salma sulama gibi verimsiz yöntemler uygulanıyor. Bu durum su kaybını hızlandırıyor. Damla ve yağmurlama sistemlerine geçişin teşvik edilmesi gerekiyor. Devletin ve yerel yönetimlerin çiftçiye bu konuda destek sağlaması şart.”