Trabzonspor – Kayserispor karşılaşmasının ardından statta ortaya çıkan manzara, basın alanlarının ne için ayrıldığını yeniden sorgulattı. Normal şartlarda bu bölümler, gazetecilerin kameralarını kurup rahatça yayın yapabilecekleri, mikrofon uzatabilecekleri, güvenli ve düzenli bir şekilde çalışabilecekleri yerler olarak biliniyor.
Ancak dün yaşanan tablo, bu teoriyi adeta boşa çıkardı. Basın için ayrılan bölüm, bir anda makam araçlarının otoparkına dönüşmüş haldeydi. Canlı yayın sırasında muhabir mi var, röportaj mı yapılıyor, hiç fark etmedi. Bir makam aracı sürücüsü, direksiyonuna hâkim bir özgüvenle bu alana geri geri girdi.
En dikkat çekici an ise muhabir Melisa Şener’in başına geldi. Yayına odaklanan Şener’in önüne 61 SH… plakalı bir makam aracı yaklaştı. Aracın burnu neredeyse mikrofonun ucuna değdi, hatta muhabire çarptı. Çevredekiler panikledi, sürücü ise kayıtsız bir tavırla direksiyon başında kaldı. Muhabir ise yayını kesmeden profesyonelliğini sürdürdü.
Bu olay, aslında basından çok şehirdeki “makam kültürü” üzerine düşündürdü. Makam aracı, özel plaka ya da siren bir ayrıcalık gibi görülüyor; kural, düzen ya da ayrılan alanın ne olduğu kimsenin umurunda olmuyor. “Benim işim var, girerim” anlayışı gazetecinin emeğini de güvenliğini de hiçe sayıyor.
Yaşananların ardından basın mensupları ortak bir ses yükseltti: “Basın alanına dokunmayın, işimizi yaparken önümüzü açın.” Buna rağmen her maç aynı sorun tekrar ediyor. Trabzonspor personellerinin ve güvenliklerin neden bu alandaki bariyerleri kaldırdığı ise yanıt bekleyen sorular arasında.
Aslında istenen özel bir ayrıcalık değil, basın mensuplarının hakkı. Çünkü canlı yayında muhabirin arkasından bir aracın çarpıp çarpmayacağını düşünmesi, işin doğasına aykırı bir durum.
Sonuçta statta yaşanan bu olay küçük bir detay olarak görülmemeli. Çünkü basın için ayrılan alanın makam aracına açılması, şehirde “önceliklerin” kimler için belirlendiğini açıkça ortaya koyuyor.
Sahi, orası basın alanı mıydı, makam otoparkı mı? Dün yaşanan görüntüler, bu sorunun yanıtını çoktan verdi.





