"Fetih, Türk’ün Kararlılığının ve İmanının Zaferidir"
"29 Mayıs 1453, sadece bir şehrin değil bir çağın değiştiği gündür" diyen İl Başkanı Köse, “Aradan yaklaşık 600 yıl geçmiş olmasına rağmen İstanbul’un fethiyle gururlanıyoruz. Bu fetih; Türk milletinin kararlılığının, stratejik aklının ve iman gücünün açık bir göstergesidir. Aynı zamanda 1000 yıllık Roma İmparatorluğu’nun İslam karşısında diz çöküşünün sembolüdür” ifadelerini kullandı.
"Fethin İtibarı Sözle Değil, Uygulamayla Korunur"
Günümüz gelişmelerine de dikkat çeken Köse, “Bugün Patriğin bazı ülkeleri yeniden İstanbul’u fethe davet ettiği bir ortamdayız. Bu nedenle, fethin itibarını yalnızca sözle değil, uygulamalarla korumalıyız. O fetih ruhunu yaşatmak; değerlerimize, inancımıza ve bağımsızlığımıza sahip çıkmakla mümkündür” dedi.
"Ayasofya, Fethin Kalbidir"
Ayasofya'nın cami statüsünün korunması gerektiğini vurgulayan Köse, “Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nin yeniden ibadete açılması milletimiz için büyük bir manevî kazanımdır. Ancak ibadet alanlarının sergiye dönüştürülmesi ve bu bölgelere girişin ücretli hale getirilmesi kabul edilemez. Ayasofya, İstanbul’un fethinin atan kalbidir; bu kutsal mekâna erişimin sınırlanması, fethin ruhuna gölge düşürür” şeklinde konuştu.
"Geleceğe Fetih Ruhuyla Yürüyeceğiz"
Açıklamasını güçlü bir mesajla tamamlayan İl Başkanı Köse, “İstanbul, bir milletin idealinin ete kemiğe bürünmüş halidir. Biz bu ideali geçmişin hatıralarında değil, geleceğin adaletli, güçlü ve özgür Türkiye’sinde yaşatmak zorundayız. İstanbul’un fethi kutlu olsun” dedi.