Mahkeme, sanığın duruşmadaki tutum ve kişilik özelliklerini göz önünde bulundurarak takdiri indirim uyguladı ve hükmün açıklanmasını geri bıraktı. Aile ve kamuoyu karara tepki gösterdi.
Olay nasıl ortaya çıktı?
Kahramankazan’daki Özel Eğitim Uygulama Okulu'nda öğrenim gören Berat Ü.’nün annesi Seray Cengiz, geçen yıl 24 Mayıs’ta oğlunun vücudunda morluklar fark etti. Durumu okul yönetimine sorduğunda, müdür yardımcısı morlukların sınıf arkadaşıyla yaşanan bir sürtüşmeden kaynaklandığını iddia etti. Ancak durumdan şüphelenen anne, Kahramankazan Devlet Hastanesi’nden darp raporu alarak savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Savcılık tarafından başlatılan soruşturma kapsamında okulun güvenlik kamerası görüntüleri incelendi. Görüntülerde, öğretmen Mücahit Mert H.’nin Berat Ü.’ye şiddet uyguladığı net bir şekilde görüldü. Bunun üzerine öğretmen tutuklandı ve hakkında "beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı basit yaralama" suçundan dava açıldı.
Ceza tepki çekti
Kahramankazan 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında, sanık Mücahit Mert H. suçlamaları reddetti. Mahkeme, öğretmeni önce 360 gün hapis cezasına çarptırdı ancak sanığın duruşmadaki tutum ve davranışları, kişilik özellikleri ve yeniden suç işlemeyeceğine dair olumlu kanaat gerekçesiyle cezayı 12 bin TL adli para cezasına çevirdi. Ayrıca hükmün açıklanması geri bırakıldı.
“Vicdanım rahatsız"
Kararın ardından adliye önünde açıklama yapan anne Seray Cengiz, “Bir anne olarak hiç tatmin olmadım. Vicdanım çok rahatsız. Berat’ın sesi, eli, ayağı, gözü olarak bu davanın peşini bırakmayacağım. Bir üst mahkemeye taşıyacağız. Oğlumun yaşadığı acının karşılığı bu olamaz. Bir annenin, hakimin, savcının kendi çocuğuna yapılsa ne hissederdi? Ben de aynı duyarlılığı beklerdim. Acı içindeyim,” dedi.
“Bir üst mahkemeye güveniyoruz"
Aile avukatı Çiğdem Tan ise, “Vicdanları sızlatan bir karar. Sanık, bu canavarca davranışın ardından sadece 12 bin lira para cezası aldı. Adalete güvenmiştik ama istediğimiz sonucu alamadık. Eksik hususlar var, dinlenmeyen tanıklarımız var. Bu dosyada önemli tanıklar ve deliller dikkate alınmadı. Bir üst mahkemeye başvuracağız ve adaletin yerini bulacağına inanıyoruz,” ifadelerini kullandı.
