Hatayspor mağlubiyeti sonrası bakıyorum da daha düne kadar aman hocam, yaman hocam sen dahisin hocamcılar yeter artık demeye başladılar...

Lafı fazla uzatmadan bugünlere gelinene kadar dilimin döndüğünce kırıp dökmeden acizane bu gitmeler gitme değil uyarılarında bulunmaya çalışmıştım.

Serüven şampiyon kadronun bozulup yerlerine yapılan bir dizi futbolcu alınarak Avrupa şoku ile başladı.

Şampiyonun ne istenen oyunu ne de takımı sırtlayan oyuncuları vardı.

Bu olumsuzluk yaşanırken neler söylendi?

Kasım ayını bekleyin dendi.

Ara var dendi.

Zaman zaman ise futbolcular işaret edildi.

Bunların hiçbiri doğru değildi.

Ama sorun realiteydi!

Ama neydi?

Sahi bu sorun neydi?

Bugüne kadar geldi devam da ediyor.

Şimdi gelinen nokta için hocaya bir dizi sorular sorarım ne olur ki ne yarar!

Yapılanlar yapılmış köprünün altından yığınla su akmış.

Şimdi radikal kararlar alınma zamanı diyeceğim ama Alanyaspor maçından sonraki hocanın demecini bir hatırlayalım istiyorum.

Biz ekip olarak her şeyi deniyoruz ama geçici bir durum gibi durmuyor.

Sorun veya sorunları işaret ediyor.

Gelelim düne...

Avcı Trabzonspor'da bir bütün olarak dalgalanma var sadece kulüpte personelde değil her anlamda Karadeniz dalgaları gibi dalgalanma var...

Şimdi sizlere sormak istiyorum.

Bu hoca radikal kararlar alabilir mi?

Bir ikincisi bak hocam söyleminin bir alemi yok.

Gizli kapaklı konuşmanın da hiçbir alemi yok!

Bu takımın sorunu veya sorunları nelerdir?

Milyonlar senden açıklama bekliyor.

Aksi takdirde içerideki fareler gibi buda küllenip gitmesin.

Bak hocam biz belki büyük takım olup büyük kulüp olamadık ama biz büyük camiayız.

Bu taraftar yere düşen takımını ayağa kaldırmasını bilir yeter ki birlikte inanılsın.

GERİSİ TEFERRUATTIR...