Trabzon'un Maçka ilçesi kırsalında, 11 Ağustos 2017'de bölücü terör örgütü mensuplarıyla sağlanan sıcak temas sırasında şehit olan 15 yaşındaki Eren Bülbül, şehadetinin 8’inci yılında mezarı başında anıldı.

Bülbül’ün, ilçeye bağlı Köprüyanı Mahallesi’ndeki mezarı başındaki anma programına; annesi Ayşe Bülbül ve kardeşlerinin yanı sıra Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, İl Emniyet Müdürü Murat Esertürk, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Mustafa Erdem, Sahil Güvenlik Doğu Karadeniz Grup Komutanı Binbaşı Aytaç Bayırlı, Maçka Kaymakamı Şahin Demir, Maçka Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Kongur ile diğer ilgililer katıldı.

“Benim evladımın şehit edildiği yıllar size 8 yıl geliyor. Bana 8.000 yıl geliyor.” diyen Ayşe Bülbül, duygularını şöyle ifade etti:

“Bana 8 Yıl Değil, 8 Bin Yıl Gibi Geliyor”

“Benim evladımın şehit edildiği yıllar size 8 yıl geliyor. Bana 8.000 yıl geliyor. Yani ben, Eren için ‘8 yıl’ değil de ‘yıllar’ olmuş diyorum. Zaman geçmiyor. Takatim olsa, yürürsem, yürüsem belki yürürken evladımı unuturum. Ama yıllar geçse de evladımın acısını hiçbir zaman unutmadım, unutmayacağım. Neden derseniz, tabii ki şehit şehittir.”

“Eren, Evimizin Önünde Şehit Edildi”

“Benim evladım, yaşadığımız gecekondunun önünde şehit edildi. Oysa ben evladımı giydirip kuşatıp askere gönderseydim ve asker ocağında şehit edilseydi… Yani bana öyle geliyor ki, askerde şehit olup gelseydi acı bu kadar olmazdı. Gerçekten öyle mi olurdu, yoksa bana mı öyle geliyor bilmiyorum.”

“17 Kurşun… Bu Bir Anne İçin Zor Değil mi?”

“Evladımı, 2017 yılının 11 Ağustos’unda, bugün bu saatlerden biraz daha geç, yaşadığım gecekondunun önünde şehit verdim. 17 kurşun… Bu bir anne için zor değil mi? Benim evladımın cenazesi bana gelecek yerde, ben yaşadığım gecekondunun önünden aldım. Her gün oradan geçmek zorundaydım. Şehadet şerbetini içtiği yerden her gün geçmek, yürümek zorundayım.”

“Eren’in Yanında Huzur Buluyorum”

“Eren’in yanında huzur buluyorum. Kar, kış, soğuk demeden çıkıp geliyorum buraya. Akşam namazlarında burada oturuyorum. Bazen bu banklarda uyuyup kalıyorum. Çocuklar geliyor, ‘Kalk, niye uyudun burada?’ diye sesleniyorlar. Belki de Eren, ‘Annem kalk’ diyecek diye bekliyorum.”

“Hayatta Çok Zorluk Çektim Ama Burada İyiyim”

“Hayatta çok zorluk çektim ama burada iyiyim. Evladımdan ‘Annem, kendine huzursuzluk verme’ sözünü bekliyorum. Çocuklar bırakmıyor beni, gelip buradan alıp gidiyorlar. Ama benim kalbim, yüreğim burada, yavrumun yanında.”

“Hiçbir Anne Evladını Unutamaz”

“Hiçbir anne, hiçbir baba evladını unutamaz. Ama benim Eren’den başka evlatlarım var; yine de Eren’im yok diye ona odaklanıyorum.”

“Bu Acı, Ben Ölmeden İçimden Gitmez”

“Bu acı, ben ölmeden içimden gitmez. Bitmeyecek… 8 değil, 8.000 yıl geçse de evladımın acısı içimdedir. Hiçbir zaman bitiremem bunu. Sağ olun, var olun, ayağınıza sağlık.”