Bakan Kurum, Türkiye'deki yangın bilançosunu açıkladı!

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 20 Temmuz’dan bu yana çıkan orman yangınlarında 7 ilde 66'sı konut 132 bağımsız birimin yıkık veya ağır hasarlı olduğunu açıkladı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 20 Temmuz’dan bu yana çıkan orman yangınlarında 7 ilde 66'sı konut 132 bağımsız birimin yıkık veya ağır hasarlı olduğunu açıkladı.

Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Bakan Kurum, orman yangınlarının kontrol altına alındığı noktalarda hasar tespit çalışmalarının devam ettiğini belirtti.

Son verileri açıklayan Bakan Kurum, “20 Temmuz’dan bu yana ülkemizde meydana gelen orman yangınlarının kontrol altına alındığı alanlarda hasar tespit çalışmalarımız sürüyor.

Ekiplerimizce yapılan çalışmaları sonucunda şu ana kadar; Karabük’te 74, Bilecik’te 16, Sakarya’da 12, Uşak’ta 13, Antalya’da 7, Bursa’da 5, Kahramanmaraş’ta 5 olmak üzere 66’sı konut toplam 132 bağımsız birimin ağır hasarlı veya yıkık olduğunu tespit ettik.

Milletimizin endişesi olmasın, yangında zarar gören tüm şehirlerimizde afetin izlerini hızla sileceğiz" mesajını verdi.

Yorumlar

Trend Haberler

TFF'de hareketli saatler! İstifaları istendi...
TFF'de hareketli saatler! İstifaları istendi...
1
Hull City’de Trabzonsporlular damga vurdu
Hull City’de Trabzonsporlular damga vurdu
2
TFF'den son dakika Ferhat Gündoğdu açıklaması!
TFF'den son dakika Ferhat Gündoğdu açıklaması!
3

Geçen Yıl Bugün

23 Eylül 2024

Trabzon'da fındık fiyatı için 230 TL'yi işaret etiler..

TMMOB Trabzon Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Cemil Pehlevan, bu sezon fındıkta ciddi verim kaybı yaşandığını belirterek, kilogram başına en az 230 TL taban fiyat açıklanması gerektiğini söyledi.

TMMOB Trabzon Ziraat Mühendisleri Odası Başkan Cemil Pehlevan, yazılı açıklamasında 2025 fındık sezonuna ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Bu yıl yaşanan don, kuraklık, külleme ve kahverengi kokarca zararlısı nedeniyle rekoltede ciddi kayıplar yaşandığını vurgulayan Pehlevan, açıklanan rekolte rakamlarının birbiriyle çeliştiğini ve sahadan uzak masa başı hesaplamalarla belirlendiğini ifade etti.

RAKAMLAR 420 BİN TON'DAN BAŞLIYOR 620 BİN TONA KADAR ÇIKIYOR

Pehlevan, "Bu yılki fındık sezonu önceki yıllara göre iklimsel etkilerden doğrudan etkilendi. Yazılı ve görsel basında telaffuz edilen 420 bin ton 520 bin ton ve 620 bin tonluk rekolte açıklamaları bir biri ile çelişmektedir. Kurumların açıklamış olduğu rakamlar arasındaki aşırı farklılık nereden kaynaklanıyor? Açıklanan bu rakamların içerisinde ilkbahar meydana gelen don, son dönemdeki kuraklık, külleme ve kahverengi kokarca zararlısından kaynaklı verim kaybı hesaba katılmışmıdır? Açıklanan rakamlarda bazı bölgelerde yüzde 40’a varan ürün kayıpları göz ardı edilmiştir. Gerçek rekolte masa başı oyunları ile değil, sahada gerçekçi yaklaşımlarla görmek tespit etmek gerekir.

GEÇEN YIL DA AYNI SENARYO

Her sezon olduğu gibi 2024 yılında da fındık rekoltesi 717 bin ton ile 737 ton arasında gidip geldi. Senaryo başarılı oldu fındık fiyatı 130 tl olarak açıklandı fakat yıl içerisinde fiyat 220 tl yükseldi. Rekolte gerçekçi çalışmalarla belirlenmelidir. Görünen o ki bir yerlerde hata yada daha fazla kazanma hırsıyla rakamlarla oynanıyor. Gerçek rekolte ortaya koyulmadığından üretici kaybetti, konforlu mekanlarda oturanların kazanması için her türlü yol mubah sayıldı" dedi.

Pehlevan, üreticinin artan girdi maliyetleri karşısında ezildiğini belirterek, sadece işçilik ücretinin 1200 TL’ye dayandığını ve gerçek üretim maliyetinin kilogram başına en az 175 TL olduğunu söyledi. Ancak buna yaşam payı da eklendiğinde fındığa verilecek en düşük ücretin 230 TL olması gerektiğini söyleyen Pehlevan, "

Yağmurda çamurda, güneşte aç susuz fındık dallarına asılı kalan dolayısıyla bin bir cefayı kim çekiyor? Üretici alın derinin karşılığı alamıyor, hakkı gasp ediliyor. Tek taraflı kazan kazan olursa bu sürdürülebilir bir üretim modeli olamaz. Üretici kazanç sağlayamazsa üretimi bırakır, ihracatçı da satacak fındık bulamaz herkes kaybeder. Realist olalım. Parayla değil sayılarla bizlerle oynamayın. İhracatçının cebine daha fazla para girecek diye bizim için kahverengi elmas niteliğindeki bir ürünün alımı yapılırken üretici mağdur edilmemelidir.

1200 TL İNANDIRICI DEĞİL

Saha çalışmalarında tespit etmiş olduğumuz ilkbahar meydana gelen don, son dönemdeki kuraklık, külleme ve kahverengi kokarca 2025 ürünü fındık yıl içerisinde daha yüksek rakamları görecektir. Fındık maliyetini, dolayısıyla açıklanacak fiyatı manipüle etmek için ana girdi maliyeti olan işçilik ücreti 1.200 TL açıklanması hiçte inandırıcı değil. Halk bu fiyatı belirleyenlerden iş gücü talep etmektedir.

EN DÜŞÜK 230 TL OLMALI

Üreticinin maliyeti her yıl artarken, fındık fiyatı enflasyon karşısında değer kaybediyor. Yapılan hesaplamalarda bir kilogram fındığın üretim maliyeti en iyimser tahminle 175 TL/KG çıkmaktadır. Bu maliyetin üzerine Üreticinin yaşam payını koyarak bir taban fiyat açıklanmasıdır. Çünkü fındık fiyatı, sadece üreticiyi değil, ihracatı, işçiliği, sanayiyi ve ülke ekonomisini doğrudan etkileyen stratejik bir unsurdur. Bu nedenle adil, sürdürülebilir ve üreticiyi memnun edecek 230 TL/KG fiyat açıklanmalı, bu fiyatın aldın ürün alınmasının önüne geçilmesi ve fındık sezonunda bütün boş dükkanlarda alım yapanların kayıt altına alınması gerekmektedir" diye konuştu.

GEÇEN YILA GÖRE NEREDEYSE 2 KATINA ÇIKTI

Pehlevan, sözlerine şu şekilde devam etti:
"TMO’nun piyasada etkin olması, üreticiyi tüccarın insafına bırakmaması açısından önemlidir. Ürünü değerinde alacak bir kamu güvencesine ihtiyaç var. Aynı zaman fındık üreticilerinin örgütü olan ve fındık konusunda Dünya markası olan FİSKOBİRLİK etkin hale getirilmesi için zaman geçirmeden bir çalışma başlatılmalıdır. Üretici fındığını yok pahasına satmaması için hızlı hareket edilmeli. TMO ve FİSKOBİRLİK birlikte hareket edebilmelerinin yol ve yöntemleri artık bulunmalı.

Mazot, gübre, ilaç ve işçilik maliyetleri geçen yıla göre neredeyse iki katına çıktı. Bu maliyetler karşısında üretici borçlanmadan sezonu tamamlaması için gerekli önlemler alınmalıdır. Devletin destekleri artmalı, özellikle üreticinin sosyal güvencesi, uzun vadeli destek politikalarıyla sağlanmalı. Çünkü, fındık Türkiye için yalnızca bir tarım ürünü değil, ciddi bir döviz girdisidir. Ancak fındığın hammadde olarak değil, katma değerli ürün olarak ihraç edilmesi için hiç vakit kaybetmeden ARGE çalışmalarına hız verilmelidir. Dünyanın %70’inden fazlasını biz üretiyoruz ama markalaşma ve işleme konusunda çok gerideyiz.

Fındık bahçelerinde çalışacak genç bulmak zorlaştı. Tarım politikaları, gençleri ve kadınları üretimde tutacak şekilde şekillenmeli. Üreticinin emeği, alın teri göz ardı edilmemeli. Fındıkta sürdürülebilir üretim, doğru planlama ve adil fiyat politikalarıyla mümkündür.

Fındıkta sürdürülebilir üretim, doğru planlama ve adil fiyat politikalarıyla mümkündür. Üretici güçlü olursa Türkiye güçlü olur.

Fındık piyasasına yön verenlere soruyoruz; üretici siz olsaydınız bin bir emekle topladığınız fındığınız fiyatını belirlemede aynı yöntem ve stratejileri mi uygulardınız?..."

Yorumlar (2)

Trend Haberler

TFF'de hareketli saatler! İstifaları istendi...
TFF'de hareketli saatler! İstifaları istendi...
1
Hull City’de Trabzonsporlular damga vurdu
Hull City’de Trabzonsporlular damga vurdu
2
TFF'den son dakika Ferhat Gündoğdu açıklaması!
TFF'den son dakika Ferhat Gündoğdu açıklaması!
3

Geçen Yıl Bugün

23 Eylül 2024
Üst