Trabzon esnafı arasında son dönemde “herkes gerçek usule mi geçiyor?” şeklinde yaygın bir algı oluştu. Ancak bu algı gerçeği tam olarak yansıtmıyor. Trabzon Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (TESOB) Başkanı Metin Kara, yapılan düzenlemenin tüm esnafı kapsayan toplu bir geçiş olmadığını, geçişin faaliyet türü, ilçe nüfusu ve işyerinin bulunduğu yerleşim yerinin nüfusu birlikte dikkate alınarak uygulanacağını vurguladı.
Metin Kara, basit usulde vergilendirmenin küçük ölçekli, sınırlı faaliyet gösteren esnaf ve sanatkârlar için uygulanan; defter tutma ve KDV yükümlülüğü bulunmayan sade bir vergilendirme yöntemi olduğunu hatırlattı. Gerçek usulde ise defter tutulması, KDV ve geçici vergi beyannamelerinin verilmesi gibi daha kapsamlı yükümlülüklerin bulunduğunu belirtti.
Kara’nın açıklamasına göre, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren nüfusu 30.000’in üzerinde olan ilçe merkezlerinde faaliyet gösteren ve belirli meslek grupları içinde yer alan esnaf ve sanatkârlar basit usulde kalamayacak ve gerçek usule geçmek zorunda olacak. Bu kapsamda özellikle emtia alım satımı yapanlar, imalatçılar, inşaat işleriyle uğraşanlar, motorlu taşıt bakım ve onarım işleri, lokanta ve benzeri yeme-içme işletmeleri ile eğlence ve istirahat yerleri öne çıkan meslek grupları arasında yer alıyor.
Düzenlemenin en kritik noktasının yalnızca ilçe nüfusu olmadığına dikkat çeken Kara, ilçe nüfusu 30.000’in üzerinde olsa bile işyerinin bulunduğu mahallenin nüfusu 2.000’in altında ise, bazı meslek grupları için basit usulde kalma imkânının devam ettiğini ifade etti. Burada esas alınan kriterin, ilçenin tamamı değil, fiilen faaliyet gösterilen mahallenin nüfusu olduğunun altını çizdi.
Bu durum Araklı ilçesi üzerinden örneklendirildi. Araklı’nın ilçe nüfusunun 30.000 sınırına yaklaştığını ya da bu sınırı aştığını belirten Kara, ilçe merkezinde faaliyet gösteren ve düzenleme kapsamındaki bir iş kolunda çalışan esnafın 1 Ocak 2026 itibarıyla gerçek usule geçmek zorunda kalacağını söyledi.
Buna karşılık Araklı’ya bağlı, nüfusu 2.000’in altında olan mahallelerde faaliyet gösteren bakkal, berber, terzi ve benzeri küçük esnaf açısından durumun farklı olduğunu vurgulayan Kara, bu esnafın faaliyet konusu istisna kapsamında değilse, yeni düzenleme sonrasında da basit usulde vergilendirilmeye devam edebileceğini ifade etti. İlçenin nüfusunun 30.000’i aşmasının, tek başına bu esnaf için gerçek usule geçiş anlamına gelmediğini açıkça belirtti.
Gerçek usule geçilmesi halinde esnaf için KDV mükellefiyetinin başlayacağını, defter tutulacağını ve düzenli beyanname verilmesi gerekeceğini dile getiren Kara, bunun vergi ve muhasebe yükümlülüklerinin artması anlamına geldiğini kaydetti.
Bu nedenle esnaf ve sanatkârların söylentilerle veya eksik bilgilerle hareket etmemesi gerektiğini vurgulayan TESOB Başkanı Metin Kara, her işletmenin durumunun ilçe nüfusu, işyerinin bulunduğu mahallenin nüfusu ve yapılan işin niteliği birlikte değerlendirilerek ele alınması gerektiğini söyledi. Yanlış değerlendirmelerin gereksiz vergi yükü ve idari sorunlara yol açabileceği uyarısında bulundu.
Kara, Araklı’da faaliyet gösteren bir esnaf için belirleyici unsurların; 30.000 ilçe nüfus kriteri, 2.000 mahalle nüfus sınırı ve faaliyet konusunun kapsamı olduğunu belirterek, net ve sağlıklı bir yol haritası için mali müşavir veya muhasebeciyle bireysel değerlendirme yapılmasının en doğru yaklaşım olacağını sözlerine ekledi.





