Maçtan önce dedik ki…!

Fener maçından iki gün önce, bu köşede kaleme aldığımız yazıda, Uğurcan ile ilgili şu uyarılarda bulunmuştuk..

Hatırlatalım;

Şimdi, F.Bahçe maçında yapacağın şu..

-Oyunu dört gözle takip edeceksin

-Oyundan kopmayacaksın

-Oyunu Ünal Karaman gibi okuyacaksın

-Oyunu en geriden yönlendireceksin

-Oyunda sahada kalacaksın, tribünde gözün ve aklın kaçmayacak.

Senin yapacağın bir hatanın telafisi yok. O nedenle, arkadaşlarının performansının üzerine çıkman gerek.

Kesinlikle, oyundan kopma..Oyunu izleme… Oyunun içinde ol.

Uğurcan maç anında bunların hepsini yaptı.. Hele, 26’ıncı dakikada takım arkadaşına çarpıp yön değiştiren topu kurtarması, başlı başına taktir edilecek cinstendi.. Sonraki kurtarışları da oyunun içinde olduğunu gösterdi…

Ama ne yazık ki, yediği golde… Tüm bu yukarıda izah edilen hassasiyetleri anlık duraksama ile kaybetti… Ve gol geldi.

-Oyunu seyretti..

-Oyundan koptu

-Motivasyonu bozuldu

-Topu takip etti müdahalede kararsız kaldı.

Tesellimiz, Fener’in gol sevinci mi…?

Uzatma dakikalarında yediğimiz golde, Fenerbahçe’nin sevinci tesellimiz oldu.

Oysa, Fener’in 2’inci yarı

-Bizi boğduğu

-Bizi oynatmadığı

-Bizi sahamızda hapsettiği

-Bizi topa hasret bıraktığı

Gerçeğini, Fener’in gol sevincindeki tesellimizi yok hükmünde bırakmaz.

Yanal’ın Karaman’ı sıkıştırdığı an..!

Ersun Yanal’ın maçta en doğru hamlesi, en doğru kararı, en doğru önlemi;

Anthony’i hem alan hem adam markajı ile etkisiz hale getirmesiydi.

Bizim kara boğa ne zaman topla buluşsa hemen yanında 3 Fenerli peydahlattı

Ünal Hoca buna önlem alamadı.

O pas

Abdülkadir Ömür’ün Yusuf Yazıcı’ya gol pası, uzun uzuuuunnn yıllardan sonra sahalarda gördüğüm;

-En güzel

_ En zaman ayarlı dokunuş

-En mükemmel

-En harika

-En alkışlık, bizim Türkçe deyim ile pastı..

O pası da en iyi bu ifade tanımlıyor.

Topu, Paraşüt Kumanda Birliği gibi olay yerine indirdi..

Çok yardımlaşma da zarar!

Trabzonspor rakip ceza alanı çevresinde tıpkı Barcelona gibi topu iyi çeviriyor… Ceza alanı içinde de bunu yapıyor. Yardımlaşmada çok iyi…

Ama, lakin.

Maçın 49’uncu dakikasında Hugo ile Anthony arasında lüzumundan fazla yardımlaşma Trabzonspor’u bir golden etti.. Maçın özetini takip edin, bahsettiğim pozisyona dikkat kesilin, bana hak vereceksin.

Paslaşmanın da bir ölçüsü olmalı..

Volkan’a iki sözümüz var.

Sen, bizim otobüsün;

-Eksozuna anca yanaşabilirsin

-Bagajdan bavul bile alamazsın.

Maçın hafızası

Yan hakemin, topu oyuna sokuşu..

Maçın kırılma anları

Oyuna giden Bordo Mavili futbolcuların takıma oyun katkılarının olmaması.

Yediğimiz gol ve gerçekler

Demek ki, bu takıma iyi bir stoper gerek.

Ünal Karaman’la ilgili

-Sana güveniyoruz

-Sana inanıyoruz

-Seni futbol çıyanlarına yedirmeyiz

Ama,

Özeleştirini yap

Fener maçının ikinci yarısında niye durduk, niye yorulduk, niye oyundan koptuk..

Muhasebesini yap

Sosa ve o anlar

Son haftalarda çok iyi.. Ama Fener maçında, Fener’in yoğun baskısına uğradığımız dakikalarda topu

-Ayağında saklayabilirdi

-Topu dinlendirebilirdi

-Topu rakip alana taşıyabilirdi.

Yapamadı.

Maçın öğüdü…!

Abdülkadir Ömür, Messi olacağım diye değil, kendim olacağım diye yaratıcı ol..!

Maçın manşeti…

Kaçan balık küçük olur(!)

Direkler mi son dakika mı..?

Trabzonspor’un bu sezon 23 topu direkte patladı. Bu alanda Avrupa birincisi..

Ama bir gerçek daha var.

Son dakikada yediğimiz gollerle 10 puan gitti.

Ankaragücü 2-2 Trabzonspor (90)
Trabzonspor 1-1 Bursaspor (87)
Beşiktaş 2-2 Trabzonspor (90+7)
Kasımpaşa 2-2 Trabzonspor (90)
Fenerbahçe 1-1 Trabzonspor (90+6)

Bekledim de gelmedin…!

Maçta gözümüz Ekrem İmamoğlu’nu aradı… Bulamadı..