61SAAT SPOR SERVİSİ - Samet Emirzeoğlu
 
Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Birdal Öztürk, sporun önemini, Trabzon’da sporun önünde bulunan engelleri, Trabzon’da lisanslı sporcu sayısını, alınan başarıları, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü’nün faaliyetlerini, organizasyonları, gençlerin spor yapmalarını ve spor ile ilgili birçok konuya samimi cevaplar verdi.
 
AMACIMIZ HERKESE SPOR YAPTIRMAK
Sporun tek başına düşünülemeyeceğini ifade eden Birdal Öztürk, “Sağlık amaçlı, amatör amaçlı veya performans amaçlı da spor yapılabilir. Ama en önemlisi spor insanlar için hayat yaşam felsefesinde olmazsa olmazlardan biridir. Kimileri spor yapmaktan, oynamaktan zevk alır, kimileri seyretmekten zevk alır. Ancak bizim amacımız herkese spor yaptırabilmektir. Trabzon’da da sporun önemsendiğini düşünüyorum. Trabzon’u sporla buluşturan en önemli unsur da yerel basının spora aşırı ilgisi ve takibidir” dedi.
 
SPOR KÜLTÜRÜNÜ OLUŞTURMALIYIZ
Öztürk, şöyle devam etti: “Spor Trabzon’a kimlik, başarı kazandırıyor. Şehri diri tutuyor. Sporun sevilmesinde en önemli unsur, Trabzon halkının başarı kazanma arzusunun fazla olmasıdır. Ülke sporunda Trabzonlu kişi sayısı çok fazladır. Sanatçılara ve sporculara baktığımız zaman Trabzon’da yaşamamış olsa bile Trabzon kimlikli oyuncu sayısı fazladır. Trabzon’da devasa spor merkezleri var. Bunlar bizim için mirastır. Trabzon insanı buralarla bütünleşerek Trabzon’un spor kültürü artacaktır. Trabzon’da spor kültürünün oluşması için biz farklı alanlara dokunuyoruz. Engellilere, sevgi evlerine, ailelere, okul aile birliklerine, kamu kuruluşlarına dokunuyoruz. İleriki zamanda daha farklı projelerimiz de var. Örneğin sevgi evlerindeki çocukları müsabakalara getiriyoruz. Kur’an kurslarıyla projeler yapıyoruz. Mahalle aralarına girmeye çalışacağız. Spor kültürünü ayakta tutmaya çalışan ise şuanda basın. Ancak sadece basın ile olmuyor, kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimler, aileler, muhtarlar, sivil toplum örgütleri. Bunların tamamı burada elini taşın altına koyması lazım. Eğer bu güç birliğini oluşturabilirsek Trabzon’u spor şehri haline getirebiliriz. Biz 18 ilçede müdürlüklerimiz ile birlikte bu misyonu üstlendik ama tek başımıza bu yeterli olmaz. Güç birliği diğer güçlerin de onunla birleşmesiyle oluşur.
 
YEREL YÖNETİM ULAŞIM AĞINI YAPMALI
Trabzon’da sporun önünde bulunan engellerle ile ilgili ise Öztürk, “Trabzon’un sporun önündeki tek engel bizim mega tesislerin coğrafi koşullardan dolayı nüfusun yoğun olduğu yere uzaklığından kaynaklanıyor. Bu tesislere ulaşım ağının yerel yönetimler tarafından oluşturulamaması önümüzdeki sıkıntıdır. İnsanların şikayetlerinin başında bu geliyor. Eğitimle sporun bir arada gitmesi konuşulsa da bu da mümkündür. Yalnız sporu üst düzeye taşıdıkça eğitim ile spor belli alanlarda çalışmaya başlar. Ancak hayatın diğer her anlamında spor ile eğitim arasında bir çakışma olması mümkün değildir” diye konuştu.
 
240 SPOR KULÜBÜ, 78 SPOR TESİSİ VAR
Öztürk, “240 tane spor kulübümüz, 78 tane spor tesisimiz var. 20 süper ligde oynayan takımlarımız mevcut. Ancak beğenmediğimiz tarafımız tribünlerimizin boş olması. Futbol hariç diğer hiçbir branşta tribünlerde neredeyse taraftar bulamıyoruz. Taraftar olmak da sporla ilgili olmak demektir. Bir aile bireyleri çocuklarına, ‘Bugün bu spor branşlarının müsabakaları var. Bunlardan birini ailece gidip izleyelim’ demiyor. Bu düşüncelerin tüm ailelerde görüşülmesi ve uygulanması gerekiyor” şeklinde konuştu.
 
72 BİN LİSANSLI, 13 BİN AKTİF SPORCU MEVCUT
Öztürk, Trabzon’da 72 bin civarında lisanslı sporcu olduğunu ifade ederek, “Trabzon’un genç 225 bin. Lisanslı sporcu sayımız az. Bu 72 bin lisanslı sporcudan ise sadece 13 bin kişisi aktif olarak spor yapıyor. 13 bin kişinin 7 bini ise futbol ile ilgileniyor. Bizim en az aktif spor olarak 100 bin spor yapan kişiye ihtiyacımız var. Fitness salonlarındaki arkadaşlara gidip form doldurarak kayıt almak istediğimizde bu duruma soğuk bakıyorlar. Gençlerin spora olan ilgilerinin artması için bizim projelerimiz mevcut ama bunlar çocuklara ağırlıklı. Bu çocuklarımız ileride anne baba olacaklar. Şimdi ki 40 yaşın üzerine baktığımızda sporcu aile yok. Ancak biz bu çocuklara sporu aşılıyoruz. Spor onların hayatında önemli bir yer ettiğinde onlar da bunu ileride çocuklarına aşılayacaklar” dedi.
 
HERKES ÜSTÜNE DÜŞEN GÖREVİ YERİNE GETİRMELİ
Öztürk, öğretmenlerin okul bitişinde öğrencilerini spor konusunda teşvik etmeleri gerektiğini belirterek, “Öğrenciler, öğretmenlerinin sözlerini dinlerler. O yüzden öğretmenler, okul bitimine doğru nasıl öğrencilere ders veriyorsalar, spor konusunda da ders vermeliler. Her öğrenciye ‘Yaz tatilinde bir spor branşıyla ilgilen ve okul başladığında bunu bana anlat’ denmesi gerekiyor. Yerel yönetimler anonslarla etkili olmalı. Ama bu iş Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü’ne bırakılıyor. Halbuki bu iş herkesi ilgilendiriyor. Şehirde bu işi üstlenecek başka aktörler de var. Öğretmenler, okul müdürleri, kamu amirleri, doktorlar, muhtarlar, aileler bu işi üstlenmeliler. Trabzon dinamiklerinin yüzde 20’si çalışıyor” şeklinde ifadeleri kullandı.
 
AMATÖRE PARA GİRMEMELİ
Öztürk, “Trabzon’da 20 tane süper lig takımı var. Futbolun dışında boks en başarılı olduğumuz branş. Judo, karate, tekvando, yeni gelişmekte olan ve atılım yaptığımız yüzme, atletizm var. Güzel başarılar aldık. 63 tane federasyon var ve bunun 49’u Trabzon’da yapılıyor. Trabzon’da önceden yerli oyuncular oynar ve güzel başarılar elde edilirdi. Şimdi ise parayla dışarıdan oyuncu geliyor ve istenilen başarı yakalanamıyor. Amatör futbol profesyonelleşmeye çalışıyor. Bu da amatörü para yönünden etkilediği için başarı gelmiyor” diye konuştu.
 
‘ONLARDAN BİZE NE’ DİYEMEYİZ
Sporun gelişmesi için birçok paydaşın bulunduğunun altını çizen Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Uyuşturucu ile mücadelede Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü’nün görevi var. Sadece emniyete bırakamayız. Peki emniyet sporu sadece neden bize bırakıyor? O zaman milli eğitimde çocukların hareketli olması, sağlık olması, obeziteyle mücadele etmesiyle sorumlu sağlık müdürlüğü ise bize ne diyebilir miyiz? Diyemeyiz. Çünkü biz de oradan kendimize pay çıkarıyoruz. Onlar da gençlerin spor yapmaları için kendilerine pay çıkarmalı, gençleri spora yönlendirecek hamlelerde bulunmalılar.”
 
TRABZON, GÜCÜNÜ İYİ KULLANMALI
Öztürk, Trabzon’un önemli bir gücü olduğunu söyleyerek, “Bu gücü iyi kullanmamız lazım. Trabzon’a uluslar arası bir organizasyon almamız için Trabzon’un dinamiklerinin bu işi iyi kullanması gerekiyor. TTSO, belediye, siyasi irade, kamu ve kuruluşlar, federasyonların ‘biz istiyoruz’ demesi lazım. Trabzon’un istemesi ve aday göstermesi gerek. Spor dışında tesislerimiz ekonomik olarak da kullanılabilir. Örneğin, bizim spor tesislerimiz Arapların olduğu zaman değil otellerin boş olduğunda bu tesisler kullanılabilir. Ancak turizmciler, otelciler bile bir araya gelerek bir konser düzenleseler, hem oteller dolar, hem esnaf iş yapar, birçok kişi burada çalışır, bölge illerden insanlar gelir ve şehir kazanır. Ancak biz bu tesisleri spor dışında dahi hiçbir konuda değerlendiremiyoruz. Bu derdi hep beraber üstlenmemiz lazım” şeklinde ifadeler kullandı.