Bugün iki önemli konuyu işleyeceğiz, birincisi 2 bakanlı 6 milletvekilli Of ilçesinin nasıl ihmal edildiğini, ikinci ise raylı sistem ile ilgili halkın nasıl oyalandığını. Önce Of ile başlayalım
Trabzon 2015 yılına veda ederken büyük bir kar yağışı ile 2016’yı karşıladı. Şehir merkezi ve ana arterlerde çok sıkıntı oldu desek haksızlık etmiş oluruz. Herkes elinden geleni yaptı. 

Mahalle aralarına pek müdahale edilemedi, buzlar kendiliğinden çözülene dek, doğal buz pistlerinde vatandaşlar 3 günde profesyonel kayakçı oldu. 

Geçen yıla göre daha yoğun ve başaralı ama yine amatör bir çalışma sergilendi. Bir kriz masası oluşturulamadı. 
Peki ya ilçeler, halen daha yolları kapalı olan köylerimiz var. Birçok ilçeden yardım çığlıkları devam ediyor. 
Kolay değil 19 ilçeye cevap vermek. Hele bir ilçe var, kar yağalı 3 gün olmasına rağmen çilenin devam ettiği nam-ı değer Of Cumhuriyeti.
Meclise gönderdiği 2 Bakanı ve 6 milletvekili ile Trabzon’un Of İlçesi 2015’ten 2016 yılına geçişte büyük bir eziyet çekti. Çekmeye de devam ediyor. 
Karın yağdığı yeni yıl gecesi Of Sahil geçişinde sürücüler ecel terleri döktü. 

Trabzon’un en mağdur olan ilçesi Of oldu. 

Şimdi sorsanız İlçe Başkanı’na, Belediye başkanına iktidarlarına toz kondurmamak adına söz söyleyemezler. 
Muhalefet derseniz ondan eser yok. Ama halkın çektiğini biz biliyoruz, çığlığı bir duyuyoruz. 
Peki neden Of’da bu böyle oldu. 
Öncelikle gerçekten en yoğun kar yağışını alan ilçe of oldu. 
Karla ilgili çalışmalar ise amatör bir şekilde yönetildi.
Bir acil durum masası kurulmadı, kurumlar arası bir koordine sağlanmadı. Herkes kendi başına buyruk hareket etti. 
İsterdik ki Büyükşehir’i, Acil Afet İl müdürlüğü, Kızılay’ı, DSİ’si, Karayollar, İlçe Belediyesi koordineli bir çalışma yapsın. Ama olmaz, adamı olan yolunu açtırdı, olmayan sinirden keçileri kaçırdı. 
Verilen ceza halkına mı, bakanlarına mı, milletvekillerine mi bilinmez.
Ama Of ilçesi bunu hak etmedi. Ne verdiği oy ile hak etti, ne meclise gönderdikleri ile hak etti. 

Hastalar hastanelere ulaşamadı, onlarca köy yolu günlerce trafiğe kapalı kaldı. 
Elektrikleri gelmek bilmedi. 
Dileriz bundan sonra daha koordineli bir çalışma olur. Dileriz şehrin merkezi gibi ilçelerin merkezlerine de gereken hassasiyet gösterilir. 
PİK Mİ ÖNEMLİ BU ŞEHRİN KADERİ Mİ?
Trabzon’a döşenecek demir raylar konusunda en çok günahı alınan isimdi rahmetli Ali Osman Ulusoy. 
Her açıklamasında ‘Trabzon’un demir ağlarla Kafkasyaya ve Ortadoğu’ya bağlanmasının şart olduğunu belirtmesine rağmen, kara taşımacılığındaki üstünlüğü nedeniyle Ulusoy’un raylı sisteme karşı olduğu ve o istemediği için Trabzon’un Erzurum’a, Samsun’a, Batum’a bağlanmadığı dedikodularıyla geçiştirildi bu şehir. 
Allah rahmetini bol eylesin ama çok günahı alındı bu konuda çok. 
Peki ya bugün. Rahmetli de yok. Kim istemiyor bu rayları. 
Trabzon’da ne zaman raylı sistem denilse kimisi PİK’ten (zamana göre en yoğun an), kimisi maliyetten, kimisi rantabl olmasından, kimisi öncelikli projelerden söz eder oldu. 
Rize’ye havalimanı yapılacak kimse pikine bakıyor mu? 
Or-Gİ yapıldı kimse PİK’ini sorguladı mı? Bakanı olacak dendi oldu. 
Samsun’a rayların döşendiği ilk yıllarda kimse PİK hesabı yaptı mı? 
Zamanın Trabzon Belediye Başkanı Volkan Canalioğlu’nun hazırladığı şehir içi raylı sistem projesi ile alay edenler (Her ne kadar ayakları yere basmayan bir proje olsa da) şimdi mazeret üstüne mazeret üretir oldu. 
Bırakın bize masal anlatmayı. Çıkın başlıyoruz deyin. 4 tane bakan, onlarca Trabzonlu milletvekili, Büyükşehir ile 17 tane ilçe belediye başkanı. Üstüne il başkanı ve yüzlerce yönetici ile teşkilat başkanları ve üyeleri. 
Her yıl Türkiye ortalaması üzerinde aldığınız yüzbinlerce oy kırdığınız Türkiye rekorları. Şimdi bu insanlara durup PİK hesabı mı yapacağız. 
Rize havalimanına 2.5 milyonluk projeye para bulurken biz 700 milyon TL’lik şehir içi raylı sisteme mi para bulamıyoruz. 
Trabzon bu kadar mı güçsüz ve aciz.
14 yıllık AK Parti iktidarında Trabzon raylı sistemde bir arpa boyu yol alamamış, ve 14 yılın ardından halen daha iktidar partisinin il başkanı, belediye başkanı bakanı ‘Tamam biz buna başlayacağız’ diyemiyor sa kimse ‘Trabzon halkının hizmetkarıyız’ sözleriyle milleti kandırmasın. 
Kimse kalkıp turizm naraları atmasın. Beşikdüzü Belediyesi bile kalkıp Teleferik Projesi reklamlarını yapmaya başlamışken biz hala teleferik rüyaları görüyorsak, hala insanlar Trabzon’dan Ordu’ya teleferiğe binmeye gidiyorsa, Trabzon gerçekten ihmal edilmiştir, bu milletin sadakati ve oyları hiçe sayılmıştır.
Milletin sabrı taşıyor artık marka dediğiniz bu şehri evinizin arka bahçesi gibi yönetmekten vazgeçin. 
Vizyon istiyor bu şehir, modernizasyon istiyor, makyaj istiyor ve bunu yapacak yürekli insanlar arıyor.