Aslan, ‘’Fon üzerinden yapılan yatırımlarla yılda 100 ile 150 bin kişiye ek istihdam sağlaması planlanmaktadır’ dedi.

Aslan yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
2016 yılının Ağustos ayında, Başbakanlığa bağlı olarak kurulan Türkiye Varlık Fonu(TVF)’nun amacı yurt içinde kamuya ait varlıkları ekonomiye kazandırmak, stratejik, büyük ölçekli yatırımlara iştirak etmektir.
TVF’nin kuruluş mantığını anlayabilmek için özellikle 15 Temmuz Fetö darbe girişiminden sonra, ülkemizi köşeye sıkıştırmak için yapılan ekonomik darbe girişimi de iyi anlamak gereklidir.
Türkiye Varlık Fonu(TVF)’nun esas faydası yüksek faizin belini kırmak ve finansal dışa bağımlılığı azaltmaktır. TVF’nin kurulması ayrıca ekonominin canını acıtan dövizdeki dengesiz yabancı giriş-çıkışlarına, ani yükselişlere ve manipülasyonlara karşı sigorta görevi üstlenecek, gerektiğinde devlet tahvillerine yatırım yaparak faizin düşmesini sağlayacak, kamu borçlanma ihtiyacını karşılamada faiz lobisine karşı devletin elini güçlendirecektir.
Dünyanın Amerika ve Çin dahil 55 ülkesinde varlık fonları bulunmaktadır. Ayrıca G-20 ülkelerinin tümünde varlık fonları bulunmaktadır. Bu tür fon yönetimlerinde temel hareket noktası varlıkları risk ve getiri dengesini gözeterek kazanç amaçlı kullanmaktır.  
FAYDALARI NELER OLACAKTIR?
  1. Yapacağı reel yatırımlarla yılda 100 ila 150 bin kişiye ek istihdam sağlaması planlanan Türkiye Varlık Fonu, Ak Parti Hükumetleri döneminde azalan ancak karşımızda yine de bir sorun olarak duran işsizliğin ilacı olacaktır.
  2. Özel sektörün girmekten çekindiği yol, köprü, baraj gibi altyapı projelerini daha ucuz maliyetlerle finanse edecek fon sayesinde büyük projelerin kullanım ücretleri daha düşük veya ücretsiz olabilecektir.
  3.  TVF'ye sağlanan yasal vergi muafiyetleriyle büyük projelerin ucuza finanse edilmesinin önü açılacaktır.
  4. Fon'un ülke içinde öreceği demir ağlar ve otoyollar ticaret hacmini patlatacaktır.
  5. TVF, yapacağı finansal yatırımlar aracılığıyla, son dönemde dövizdeki yükselişe bağlı olarak görülen ekonomik dalgalanmalara karşı dalgakıran vazifesi görecektir.
  6. TVF ile faizsiz finans sistemi daha da güçlü hale gelecek ve yatırımcılara katkı sunacaktır.
  7. Savunma Sanayisi, Yazılım, Elektronik gibi yüksek Ar-Ge Maliyetleri gerektiren ürünlere bütçe ayrılacak, bu ürünlerin üretilmesi ile beraber cari açığın düşmesine katkı sağlayacaktır.
SONUÇ
Bu bir özelleştirme değil, devletin kaynaklarını daha verimli hale getirme işlemidir. Bu kapsamda TVF’ye devredilen şirketlerin mevcut sistemlerinde, çalışanlarında bir değişiklik olmayacaktır. TVF bazı özellikleri ile 1997 yılından  ülkemize çok ciddi katkılar sağlayan havuz sistemine benzemektedir. Bazı özellikleri ile de özel sektördeki şirketlerin tek bir elden yönetilmesini sağlayan holdingleşme mantığına benzemektedir. Ülkemize çok ciddi katkılar sunacak olan TVF’nin hayırlı olmasını diliyoruz.