Konuyla ilgili bir açıklama yapan Özgenç, “Trabzon'u fetheden, vakfiyesini kuran, ilelebet açık olacak diyen Fatih Sultan Mehmed'in yüzüne bakar hale gelebilmek için vakfiyesinin amacına uygun hale getirilmesi lazım” dedi.
Trabzon'un en önemli tarihsel mekanlarından biri olan ve 1461 yılında Fatih Sultan Mehmed tarafından Camiye çevrilen ibadethanenin 1960 yıllarından itibaren türlü hile ve entrikalar ile müzeye çevrildiği hatırlatan Özgenç “Zira ibadethaneler kar amaçlı kullanılamaz. Tarihi binayı üç-beş kişi gezecek diye müze olarak tutupta binayı çürütmenin bir anlamı yok. Ayrıca etrafında bulunan kafe ve çay ocaklarında üç beş tane çay fazla satılacak veya birkaç tane turistik eşya satılıyor diye ecdadın vakfettiği yapı müze olarak kullanılmamalı. Ayasofya'nın bir oldu bittiyle müze haline getirildiğini biliyoruz. Bu durumu savunmak ve bu haksız duruma sahiplik etmenin Şehri feth eden Osmanlı padişahına karşı yapılmış ve yapılacak olan en büyük yanlıştır. Hatta bu durum ihanet ile eş değerde sayılabilir” diye konuştu.

Özgenç, geçtiğimiz günlerde Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın daha önce bir süre cami olarak hizmet veren Trabzon'daki Ayasofya Camisi'ni ibadete açacaklarını açıkladığını da hatırlatarak “Ecdat yadigarı tarihi eserleri aslına uygun olarak restore edip tekrar hayat bulmalarını sağlayan hükümetin gayretli çalışmalarına köstek değil destek olunmalı. Her ne kadar bazı kişilerin ‘Burada ibadet yapılacak yer çok’, ‘Camilerimiz var ama boş duruyorlar. İlk önce onları doldurmak gerekir’, ‘İbadete açılması halinde turizm gelirleri ve tanıtım noktasında olumsuz etkilenme ortaya çıkar’ gibi siyasi ve ideolojik düşünceleri gereği veya muhalefet ruhuyla karşı çıkmaları normal karşılanabilir ama şehri feth eden kumandanın mirasına halel getirilmesini savunmanın bir anlamı yok” şeklinde konuştu.

Trabzon insanının camiye hiçbir zaman karşı olmadığını da ifade eden Özgenç “Cami yapmıştır, yapmaya da devam etmektedir. Ancak burayı hala daha günümüzdeki yeni yapılan camiler gibi görmek yanlıştır. Ayasofya'nın Trabzon ile simgeleşmiş, çok özgün bir yapı olduğunu dolayısıyla günümüzdeki ibadet haneler gibi görülmemeli. Fatih Sultan Mehmet Trabzon'u feth ettiği zaman Ayasofya kilisesinin adını dahi değiştirmeden camiye çevirdi. Trabzon'da arsa kıtlığımı vardı? Dileseydi Trabzon Taksim meydanına veya Boztepe'ye İstanbul'daki Fatih cami gibi görkemli cami yaptırabilirdi yaptırmadığına göre demek ki bir bildiği vardı. İşin tuhaf yanı ise hala daha Kilesinin camiye çevrilmesinin nedenini anlamayan kafalar ‘burada cami var’ diye Ayasofya'nın camiye çevrilmesine karşı çıkıyorlar” ifadelerini kullandı.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile geleneksel KOBİDER iftar daveti vesilesiyle bir telefon görüşmesi yaptığını belirten Özgenç şunları söyledi:

“Yaptığım telefon görüşmesinde kısaca Ayasofya konusuna temas ettik. İnşaallah bayramdan sonra açılacağı müjdesini aldık. Ayasofya'nın tekrar cami olarak ibadete açılmasının Trabzon'a çok önemli hizmet olacağını belirterek KOBİDER adına teşekkürlerimizi sunduk. Ancak Sayın Arınç'ın Trabzon Ayasofya ile yapılan olumsuz eleştirilerden üzüldüğünü söylemesi bir Trabzonlu olarak beni derinden üzmüştür. Müzenin camiye çevrilmesi şeklinde ortaya konulan bu girişim fevkalade güzel bir çalışmadır ve bu konuda Trabzon halkı gereken desteği esirgemeyeceği kanaatindeyim. Trabzon halkının dinine bağlı ve muhafazakar özelliklerini koruduklarını da unutmamak gerekir. Bu özellikleri taşıyan şehrin insanları Ayasofya'yı vakfiyedeki halinde yani cami olarak görmek istedikleri açıktır. Trabzon halkının ekseriyetteki çoğunluğu bu yapının cami olarak kullanılmasını arzulamaktadır. Tarihi mekanın camiye çevrilmesi düşüncesine elbette karşı çıkanlar olacaktır. Onlarda da doğal karşılanmalı. Ama bir kaç kişinin karşı çıkması yüzünden asla geri adım atılmamalı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın bu hususta gösterdiği gayretler herkesin malumudur. KOBİDER olarak biz Trabzon Ayasofya'nın cami olmasından yanayız.”

Başkan Özgenç, Trabzon’a gelen yabancı turistlerin Ayasofya Müzesi camiye çevrildikten sonra ziyaret etmeyi sürdürebileceğini de vurgulayarak “Sümela Manastırı’nı, Atatürk Köşkü’nü gezdikleri gibi Ayasofya Camisi’ni de gezerler. Turizm amaçlı diye insanlar sadece müzeleri gezmez tarihi camileri de gezer. Nasıl ki, İstanbul'da Sultanahmet Camii, Süleymaniye Camii, Büyük Ayasofya ziyaret edildiği gibi küçük Ayasofya Cami de ziyaret edilmektedir. Ayrıca Bursa'da Ulu Cami, Edirne Selimiye Camii, Diyarbakır Ulu Camii ziyaretçi akınına uğruyor. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Aynı şekilde Trabzon Ayasofya'da camiye çevrildiğinde farklı inanç kesimlerince daha fazla ziyaret edilebilir” dedi.