Ortahisar Belediyesi İYİ Parti Meclis Üyesi Berrin Erkuloğlu, Trabzon’da yapılması planlanan şehir hastanesinin kamu yararından uzak olduğu eleştirisinde bulunarak, “Koronavirüs gündeminden yararlanarak yine krizi fırsata çevirmeye kalkan iktidar, yandaşına kazandırmak uğruna bir dayatmaya yangından mal kaçırırmışçasına imza atmıştır. Bu projenin faydaları ve ulaşım ve zemin özellikleri bakımından uzun vadede nasıl kullanılacağı hesaplanmış mıdır?” dedi.

PROJEYİ YAP

MÜLKİYETİ KAP

İYİ Partili Meclis Üyesi Erkuluğlu, şehir hastanelerinin iki yönlü yaratıcı yıkım mantığıyla yapıldığını belirterek, şehir hastanelerin inşası sürecinde mevcut kamu hastaneleri ya da tıp fakültelerinin yıkımının gündeme getirildiğini dile getirdi. Erkuloğlu, “Dahası tahliye edilecek yıkılan/yıkılması amaçlanan kamu hastanelerinin arazilerinin mülkiyetinin de ‘yeni yapılı çevre’ üretimi adı altında şehir hastanesi projelerini yapan şirketlere devri sağlanmaktadır!” diye konuştu

İşte Ortahisar Belediyesi İYİ Parti Meclis Üyesi Berrin Erkuloğlu’nun Trabzon Şehir Hastanesi hakkındaki değerlendirmeleri: 

“Yangından mal kaçırır gibi!

Hastanelerin, bölgesel ve mekansal ilişkisellik bütünlüklü bir biçimde kurgulanması gerekir. Ancak; Trabzon’da yapılması planlanan şehir hastanesinin, bölgesel ve mekânsal ilişkisellikten uzak özü itibariyle proje temelli yaklaşımlarla ele alındığını görüyoruz. Nitekim Trabzon’da Akyazı’daki stadyum bölgesinde yapılacak olan şehir hastanesine ilişkin kamuoyunun yeterince bilgilendirilmemesi; buraya yapılacak bir hastanenin Trabzon halkı için ne kadar faydalı olabileceği sorusunun cevaplanmamış olması da bu proje dahilinde sümen altı edilen sorunlar içerisinde yer almaktadır. Ayrıca zemin uygunluğu, ulaşım ağının ve kapasitesinin bu bölgede oluşacak yoğunluğu kaldırıp kaldırmayacağı da cevap bekleyen sorular arasında yer almaktadır. Koronavirüs gündeminden yararlanarak yine krizi fırsata çevirmeye kalkan iktidar, yandaşına kazandırmak uğruna bir dayatmaya yangından mal kaçırırmışçasına imza atmıştır. 

PROJEYİ YAP MÜLKİYETİ KAP!

Bilindiği gibi şehir hastanesi projesi iki yönlü bir yaratıcı yıkım sürecinin sadece bir parçası veya yönü! iki yönlü değişim şöyle gerçekleşmekte; bir yandan hastaneler ortak bir yerleşimde gereğinden çok büyük alanlarda yeniden inşa edilmekte, diğer yandan da halihazırda hizmet veren hastanelerin içi boşaltılarak yıkımı planlanmaktadır. Dahası tahliye edilecek yıkılan/yıkılması amaçlanan kamu hastanelerinin arazilerinin mülkiyetinin de ‘yeni yapılı çevre’ üretimi adı altında şehir hastanesi projelerini yapan şirketlere devri sağlanmaktadır!! Yani iki yönlü yaratıcı yıkımın bir ayağı proje mantığı diğeri mülkiyet değişimi!

Buradan hareketle özelde Trabzon’a bakacak olursak tıp fakültesinin durumundan da, planlanan şehir hastanesinin inşa alanın uygunsuzluğundan da sadece bir projeden ibaret olduğunu anlamak hiç zor olmasa gerek! 

Anlamak ve anlatabilmek aklımızdaki sorularla da  mümkün ; 

Soru1-Trabzon’da şehir hastanesine ihtiyaç var mıdır?

Soru2- Hali hazırda Pandemi süreci yaşanırken yatak sayısında sorun yaşandı mı?

Soru 3-Şehir hastanesi ulaşım ağı dikkate alındı mı ? Mevcut yerleşime yetmeyen ulaşım ağında ne gibi iyileştirme çalışmaları yapıldı /yapılacak?

Soru 4-Dolgu alanı üzerinde ve denizin dibine  şehir hastanesi yapılır mı?

Soru5- Mevcut hastaneler tam kapasite çalıştı mı da yetersizlik görülmüş de şehir hastanesi yapımı gündeme gelmiştir?

Soru 6-salgın süresince hastane ve yoğun bakım yatak kapasitesi doluluk oranı nedir ?

Soru7-ihtiyaç ne kadardır?

Hakkında net, güncel verilere erişebilseydik belki bir kaç soru daha üretebilirdik.”