61SAAT HABER SERVİSİ

Programda ilk olarak konuşan Beşikdüzü AK Parti İlçe Başkanı Harun Demirci,  “İlçemiz 21  Eylül’de çok büyük sel afetine maruz kaldı. Bu süreçte Cumhurbaşkanımızdan, Başbakanımıza, bütün bakanlarımıza devlet yanımızda oldu. Her kadememizde ki görevliler, can siperane çalışmalar yaptılar. Bu süreçte bizleri yalnız bırakmadan, o gün ki mağduriyetimizi esnafımızın mağduriyetini ilçemizin mağduriyetini yerinde bizzat gelip görerek o gün akşama kadar ilçemizle hemhal olan burada ki zarar gören esnaflarımızdan en azından durumlarını yerinde görerek bize her türlü desteği verdiniz. Sel sonrası yaraların sarılması için üstün gayretiniz, ilçemize olan sevginiz ülkeye olan sevginiz Beşikdüzü’nde ke tezahür etti. 2 gün önce arazi sahipleri için bir başka ödenek gönderdiniz. Size çok teşekkür ederiz” dedi. 

BEŞİKDÜZÜ’NDE 2 MİLYONLUK MÜJDE… HESABA YATIRILDI

Beşikdüzü Belediye Başkanı Orhan Bıçakçıoğlu ise, “Bugün Beşikdüzü için müstesna günlerden biri. Bu terörü yenecek olan İçişleri Bakanımız bölgemizin evladı Süleyman Soylu vekilimez hoş geldiniz diyoruz. Uzun yıllardan bu ülkede ve Trabzon’da siyasetin içinde bulundum. Bir çok siyasi bakan ve milletvekili ile çalıştım. Şundan emin olun. Süleyman bey sayın bakanımız Trabzon’da aday oludğu zaman, mutlaka bir bakanlık kendisine görev olarak verileceğini dile getirmiştim. Siyasi tarihinde yaşantımda güç olarak etki olarak gördüğüm en güçlü siyasi insan emin olun Süleyman Soyludur… Bu Trabzon bunu iyi değerlendirmeli. Sayın Bakanımız, atom bombası gibi, içinde ki enerjiyi iyi değerlendirirsek, Trabzon abat olur… Biz doğru değerlendirdiğimiz kanaatindeyim. Sel felaketi oldu. Sayın Bakanımız sayesinde ilçe esnafının yaralarını sarmak için 5 milyon TL esnaflarımıza gönderildi. Bu para belediye ve kaymakamlık aracılığı ile dağıtıldı. Bu hafta tarım zararları için şuan da kaymakamlık hesaplarına girmiş olan 2 milyon TL var. Tarım arazilerinde zarar görenlere bu para dağıtılacak. Bu esnafımızın kredi borçlarının ertelenmesi, faizlerinin ertelenmesi için bu konuda çalışmalarda bulunursanız inanıyorum ki bu mağduriyetleri gideririz. Sizin sayenizde yine DSİ planladığı bentlerin inşaatına başladı. Allah’ın izniyle Beşikdüzü’nde iyileştirmeler yapılırsa bir daha felaketler yaşamayız… “ dedi. 

BALTA: KAPATMA DAVASINI 4 KİŞİ İZLEDİK

Trabzon Milletvekili Muhammet Balta, “Muhalefet partisinin genel başkanının ve temsilcilerinin sürekli açıklamalar yaptığı AK Parti ne istedi de bu parlamenter sistemle yapamadı diye… Bir iki şey özetle açılıyayım. AK Parti 14 Ağustos 2001’de kuruldu ama kurulduğu günden beri vesayet anlayışının temsilcileri dava açtılar. Sayın Cumhurbaşkanımız milletvekili olamamıştı. 2002’de AK Parti yüksek oyla tek başına iktidar oldu. Ama Mart ayında tek başına iktidar partisine kapatma davası açıldı. O zamanlarda baktığımız zaman yanımıza kimse gelmiyorlardı. Arkadaşarımızla birlikte kenetlendik. Demokrasi uğruna milletimiz görev verdi, Türkiye’yi yönet dedi. Biz cezaevine gitmeye de razıyız dedik. Bu yetkiyi milli iradenin temsilcileri olarak bu yetkiyi bu alçaklara bırakmayız, namusumuz gibi koruruz, bedeli neyse öderiz diye arkadaşlarımızla beraber olduk. O zamanlarlar  CHP bizlere geçmiş olsun bile demediler…  30 Temmuz’da 4 kişi il başkanlığında kapatma davasını izledik. 4 tane arkadaşımız vardı. Herkes korkuyordu. Ama Allah’a şükürler olsun AK Parti kapatılmadı. Son dönemlere bakıyoruz, ben diğer konularda konuşmayacağım ama AK Parti ve MHP’nin ülkenin geleceği ile alakası düşüncesi vardı. Bu ülkede sürekli iktidarı oluşturmak için bu sistemi değiştirmek lazımdı. Genel Başkanlar bir araya geldi bir Anayasa taslağı hazırladılar. Ana muhalefet partisinin yöneticileri hiçbir şey yapmadılar. Onlar, bu sandığı “Milletin önüne getirmemek için” her türlü ahlaksızlığı yaptılar. Milletin kürsüsünü işgal ettiler. Orada insanlara, milletvekillerine saldırdılar, ama başaramadılar. Biz bu millete güveniyoruz dedik… “ dedi. 

BAKAN SOYLU: DÜNYANIN TEMEL DİREĞİ KADINLAR

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Dün Trabzon’daydık. Akşamleyin Ankara’ya gittik, devlet işlerini gördük sabah Trabzon’a geldik. Üzerimize düşen görevi yerine getirmeye azami gayret gösteriyoruz. Bu emanete halel getirmemeye, ve ortaya koymuş olduğunuz bu eminliğe de zarar getirmemeye çalışıyoruz. Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar günü.. Kadınlar günü ile birkaç değerlendirme yapmakla başlayacağım. Evet burası bizim memleketimiz, en iyi hisseden her gün bunu yaşayan ve her gün bununla birlikte olan bir anlayışa sahibiz. 8 Mart Dünya Kadınlar gününü özellikle tebrik ediyorum. Kolay değil biz kendi memleketimizden biliyoruz. Kimisi fındık toplar, kimisi çay toplar, kimisi esnaflık yapar, evladı bu ülkeye faydalı yararlı olsun, iyi bir insan olsun diye elinden gelen gayreti gösterir, her gün evden çıkarken ona dua eder. Bizim ailemizin temel direği kadındır. Eğer bu böyle bilindiği andan itibaren medeniyetimizin en önemli unsuru olan aile yine biliriz ki bu ülkeyi yarınlara sağlıklı bir şekilde getirir. Onun için kıymetli beyler, Kadınlar dünyanın temel direğidir… Önemli zaman dilimi içindeyiz. 16 Nisan’da memleketimiz önemli bir karar verecek. Bu karar hem ülkemiz, hem de milletimizin geleceği için kritik ve ülkemiz için çok önemli bir durum ortaya koyacak. Biz buna neden gerek duyduk. Türkiye neden böyle karar verme gereği duydu, buna gerek var mıydı? “bu sistemi değiştirmeye gerek var mıydı?” birileri böyle söylüyor. Bu milletin çektiği gayeler, badireler var bu milletin. Bunların hiç birisinin azalmadığını on yıllardır görüyoruz. Kıymetli hemşerilerim, bu memleketin kurallarını yazanlar 1960’dan beri bir şeyi ortaya koyuyor. Bu ülkenin çlaışan, emeğini ortaya koyan insanlar yer etmeyecek… “Bir gün terörizmle, anarşizmle, enflasyon, ekonomik kriz ile medya üzerinden patronunuzu değiştiririz. Bir patronunuzu IMF, Anayasa Mahkemesi, Sermayenin ağaları, Danıştay, Uluslararası ülkeler yaparız… Size adım attırmayız, dünyanın en pahalı arazisinde oturduğunuz bu coğrafyada o arazinin size kıymetini hissettirmeyiz”

SOYLU, ''GEZİ OLAYLARINDA BU ÜLKE KARIŞACAĞINI KİMSE DÜŞÜNMEDİ''

''Size her zaman kendi içinizin dışında patron lazım diyorlar. Bunu nasıl ihsas ettiriyorlar, 60 darbesi, 80 darbesi, 28 Şubatla, Gezi olayları, 17_25 Aralık darbesi ile… Biz de haykırıyoruz artık bu dönem bitmiştir, güçlü bir ülke, zengin bir ülke, ayaklarının üzerinde duran bir ülke olmak istiyoruz. Ve patronun millet olmasını istiyoruz. Bu anlattıklarımın hepsini biz yaşadık. Başka ülkelerde yaşanmadı. Size soruyorum, 15 Temmuz akşamı hangi birimiz saat 20:00’da bu ülkede hain darbe planı olacağını düşündü… 21. Yy’da kimsenin aklına gelmez. Ben saat Çalışma Bakanlığında çalışıyorum. Hakkarili gençler geldi. Onlara demokrasi, hiç merak etmeyin terörü ortadan kaldıracağız yarınlar aydınlık olacak diyorduk. Ama ne oldu.. Saat 21:30’da telefon geldi. Bugün ki SGK Başkanı meclisin üstünde uçaklar uçuyor dedi… Gezi olaylarından önce bu ülke karışacak dense kimse ihtimal vermezdi''' 

SOYLU, ''2 BİN DOLARDAN 11 BİN DOLARA GELDİK''

''Biz 2012’ye kadar 3 bin dolardan 11 bin dolara geldik. Bize adım attırmamak için ellerinden geleni ortaya koymaya çalışıyorlar. Gezi olaylarından önce ki tablo hepinizin malumu. IMF’ye borcumuzu bitirdik. Cumhurbaşkanımız Erdoğan çıktı dediki, “IMF’ya borcumuzu kapattık” ama sonra ne oldu.. Bir taraftan Kanal İstanbul’un, 3. Boğaz köprüsünü, bir taraftan Marmaray’ın, Avrasya’nın çalışmalarını başlatmak üzereydik… Faiz 4 puana inmişti. Enflasyon tepetaklak aşağı inerken, bir dün ülkemi 5 tane ağaç yüzünden milletimizi bir birine sokan adımlar atıldı. Herkes endişe içinde oldu. Biz zannettik 1960’da kaldı darbe modelleri… 
Rahmetli Menderes’e ne söyledilerse, aynısını Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a yapmaya çalıştılar. Aynı mantık aynı anlayış''

SOYLU, ''PARLAMENTO MİLLETİN TEMSİLCİSİ''

''Bir taraftan ekonomik kriz basacaklar, dolar ve euro’yu oynatacaklar, DAES denilen mikrobu Türkiye’ye salık verecekler, FETÖ ile ayarları bozmaya çalışacaklar, ne yaparsa yapsınlar biz yeni bir yolculuğa çıkıyoruz. Karar sizindir. Bu tablonun hepsini siz ve biz beraber yaşıyoruz. Seçilen Cumhurbaşkanı her şeye hakim olacakmış.. Avrupa’da yargıyı kim belirliyor biliyor musunuz, parlamento ve hükümetler.. Bizim yeni unsurda parlamento ve hükümet belirleyecek. Parlamento milletin temsilcisi''