En faal devlet kurumu ama…!
Trabzon Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetleri il müdürlüğü, öyle bir yerde ki, özellikle özel bireylerin bu kuruma gitmesi, gidip bulması çok zor çok.
Hata eziyet..
Günde üç belediye otobüsü seferi var.. Biri sabah, biri öğlen biri de akşam yedide.. Bu üç sefer de özel bireylerin işini daha çok zorlaştırıyor.
Kurum amiri Ahmet Kurt, Ganita’ya inerken boşaltılan MİT eski binasını istiyor. Bize tahsis edin diyor.. Haaa, bu arada Ortahisar Belediyesi ve Kaymakamlığının olduğu yerin arsası da bu kuruma aitti.. Ama kurumu öyle bir itelediler ki oradan, yer bile vermediler.
Şimdi MİT’in eski binasına talip olan kurum, bakanlıklar düzeyindeki yazışmalarda, sanki amacına ulaşacak gibi. MİT olur dedi.. Alın…
Bakanlık, biz binayı yıkarız yerine yenisini inşa ederiz, paramız da var dedi.
Tahsis an meselesi ama ilginç bir durum ortaya çıktı.
Mahalle halkını dinledik..
Özellikle bölgenin Rus hayat kadınları ile dolu olması, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığındaki üst düzey bazı yetkililerin çekimsen davranmasına neden oluyormuş.. Kurumun muhtevasına uygun düşmeyecek bir ortam mış.
Hayda..
Orda okul var.
Hatta Kuran kursu bile..
Yıllarca MİT oradaydı.
Siz Trabzon’u ne sandınız ya..
Al başına bir bela da.
Al başına bir tartışma konusu da.
Ve tam Trabzon’a özgü, sorun.
Şimdi ne olacak..?
Merakla bekliyoruz
…………………………………………………………………………….
Trabzon’un anlayamadığı adam
İyi Parti’nin Ortahisar ve Büyükşehir Belediye Meclis üyesi Davut Çakıroğlu bana göre, şehrin O’nu iyi anlayamadığı adam..
Çünkü, mecliste getirdiği öneriler, yaptığı tespitler tamamen bilimsel ve tamamen şehrin yararına.
Son olarak su zammı ile ilgili olarak, tutanaklarından izledim, Çakıroğlu, su zammına karşı ama siyaseten değil.. Objektif değerlerle karşı.
Ne diyor Çakıroğlu
Kayıp kaçağı önleyin
Alt yapıyı yenileyin
Şimdi mahalle olan köylerde kaçağa fırsat vermeyin
İçilebilecek bu üretin.
Böyle yaptığınızda suya zam değil indirim yaparsınız.
Çakıroğlu, kayıp kaçak deyince merak ettik.. Trabzon’da bu kayıp, kaçak ne kadar.
Yüzde 65 civarında.
Bu büyük bir rakam.
Yüzde 65 kayıp kaçağın olduğu yer şehrin merkezi olmaz.. Kırsaldır.. Ve kırsal mağduriyet rolüne bürünüp, suyu bile parasız kullanıyor..
Sonra şehirdeki garibana yüklen. Vur zammı..
Yok yavvvv...
……………………………………………………………………………………..
Ne TSK düşmanıyız ne de…?
Biz, Kalepark halka açılsın dedikçe, Ağustos böcekleri azıyor.
Ali Savaş, TSK düşmanı.
Ali Savaş’ın ajandası gizli
Ali Savaş, Kelepark Ensar vakfına verilmesi için alt yapı yapıyor diyor.
Bu arada, gazeteci dostum Yusuf Turgut da gazetesindeki köşesinde Kalepark’ın halka açılmasını istedi.
Gazeteci duayenimiz de açılsın dedi ama yığınla mazeret üretti. Tam Hasan Kurt vari yaklaştı meseleye..
Ama hala Ali Öztürk sessiz.. Görüşünü tek satır da olsa dile getirmedi.. Neden acaba?
Tekrar edelim.
Kalepark, TSK’nın olsun.
Öyle halka açılsın.
Malın asıl sahibi Vakıflar Genel Müdürlüğü de artık konu ile ilgili ne yapacaksa adım atsın.
Kalepark halka açılırsa, tek çivi çakılmasın.
Söz konusu yer ile ilgili Üçüncüoğlu ailesi orası bizim diyerek dava açmış.. Nafile, o davadan ailenin bir kazanımı olmayacak.. Bütün emareler bunu gösteriyor..
Son söz, nokta.
Kelepark halka açılmalı..
………………………………………………………………………………………
İçerden dışarıya mektuplar.
Zaman zaman kader mahkûmlarından biz de mektup alırız.
Son zamanlarda bu mektuplar arttı.
İçerdekilerin ceza indirimi ve tahliye ile ilgili beklentileri had safhada.
Araklıdan bir kader mahkûmu yazmış.
Ne olur ilgililere yeniden hatırlatın. Ellerini çabuk tutsunlar.
Bahçecikten gelen mektupta ise önce affa bizi inandırdılar şimdi hayal kırıklığına uğramak istemiyoruz diyor..
Beşikdüzü’den gelen ise daha ilginç.
Yakınlarımız Of’tan bunaya gelemiyor.. Lütfen sorun çözülsün diyor.
Af beklentisi pik yapmış.
Sabah akşam, koğuşlarda af konuşuluyor.
Bu işten geri dönüş yok.
Meclis elini çabuk tutsun.
…………………………………………………………………………………………..
ZAYTUNG
