Üniversite adayları için tercih maratonu 6 Ağustos’ta başlayacak, 14 Ağustos’a kadar devam edecek. İstanbul Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Psikoloji Bölümü’ne 700, Ankara Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Psikoloji Bölümü’ne de 500 kontenjan ayırıldı. Psikoloji eğitiminin açık öğretim fakültelerinde yapılabilmesinin yolunu açmaya yönelik bu uygulamaya tepkiler çığ gibi büyüyor. Sosyal medyada oluşan tepkilere ve kendisine gelen mesajlara kayıtsız kalamayan CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, konuya ilişkin şunları söyledi:

BU BÜYÜK YANLIŞTAN DÖNÜLMELİDİR

“Açık öğretim fakültelerinde, psikoloji bölümü açılması konusu,  psikologlar arasında ve toplumda büyük memnuniyetsizlik yaratmıştır. Binlerce gencimiz psikoloji bölümüne girerken, psikolog olmayı hedeflerken, mesleklerinin açık öğretimle de girilebilecek ve değersizleşecek bir meslek olabileceğine İhtimal dahi vermiyorlardı. Halen daha vermiyor, veremiyorlar. Çünkü psikoloji açık öğretimden okunacak bir bölüm değildir. Psikologların bir meslek yasası dahi yokken, ortada kendini psikolog diye tanıtabilen sahte psikologlar gibi tonlarca sıkıntı varken üstüne bir de bu açık öğretim krizi haklı olarak psikologlarımızı çileden çıkarmıştır. Psikoloji bir bilim dalıdır ve teknik olarak açık öğretim formatına uygun bir bölüm değildir. Sayın Cumhurbaşkanı da bunu görmüş ve açık öğretim fakültesi psikoloji bölümü için bir rapor istemiştir. Umarım raporun gereği yapılır ve geç kalınmadan bu yanlış düzeltilebilir. Üniversite tercihleri başlamamışken ve tercih sürecinin henüz başındayken tercih kitapçıkları yenilenebilir ve bu yanlıştan dönülebilir.”

BU KARAR HALK SAĞLIĞI İÇİN TEHDİTTİR

“Psikoloji bilimi sadece teoriye dayalı bir bilim değildir. Psikoloji eğitimi bünyesinde uygulamalı pek çok dersi barındırmaktadır. Akademisyenlerce derslerde öğrencilere aktarılan vaka örnekleri, etik ilkeler gibi konuların açık öğretimle verilebilmesi pek olası değildir. Psikoloji biliminin öğretim metotları ve psikologların sahip olması gereken mesleki yeterlilikler, açık öğretim programı ile tamamlanamayacak bir niteliğe sahiptir. Psikoloji eğitiminde, akademisyenler ve öğrenciler arasında meslek etikleri, görüşme teknikleri ve üslup konusu dâhil pek çok bilgi aktarımı gerçekleşir. Bütün bunların yanında projeler, sunumlar, vaka örnekleri, öğretim görevlilerinin mesleki tecrübeleriyle ilgili bilgilendirme ve paylaşımları psikoloji öğrencilerinin mesleki gelişimlerinin ana unsurlarıdır. Bu gelişimlerin yalnızca sınav çalışmaları ve slayt sunumları ile sağlanamayacağı son derece açıktır. Psikolojiyi hafife almak, toplumun ruh sağlığını, halk sağlığını hafife almak demektir. Açık öğretimden mezun bir psikolog demek, toplumun ruh sağlığına yapılmış bir saldırı demektir. Bu karar ancak psikoloji biliminin önemini kavrayamamış insanların vereceği bir karardır ve bunu kabul etmek mümkün değildir.”

BU UYGULAMANIN GEREKÇESİ NEDİR?

“Her yıl psikoloji lisans bölümlerinden mezun olan binlerce psikolog yeterli istihdamın bulunmaması nedeniyle işsiz kalmaktadır. Açık öğretim programının açılması bu yarayı daha da derinleştirecektir. Üstelik verilen kararın, bilimsel bir gerekçesi ve herhangi bir talebi karşılamak gibi bir amacı da bulunmamaktadır. Dünyanın hiçbir ülkesinde bu alanda açık ve uzaktan eğitim söz konusu değildir. Psikologlarımızın çözüm bekleyen bunca sorunu varken hangi gerekçeyle bu uygulamaya ihtiyaç duyulmuştur? İş işten geçmeden bu yanlıştan dönülmelidir."