61SAAT HABER SERVİSİ - Millet İttifakının, CHP Ortahisar Belediye Başkan adayı Salih Akyüz, 61saat.com’un sorularını yanıtladı. Çalışmalarına son sürat devam eden ve Ortahisar İlçesinde neredeyse gidilmedik yer, sıkılmadık el bırakmayan Akyüz, vatandaşlarla iyi iletişim kurduklarını aktardı. 
Akyüz, “Her alanda; üniversitelerde, okullarda, sokakta, mahallelerde, Meydan’da ticaretin en aktif olduğu alanlarda insanlarımızla güzel bir iletişim kurduk. Sıcak bir iletişim kurduk. Çok güzel bir enerji var. 

BU KENT TÜKENMİŞLİK SONUCUNA ULAŞMADI
İnsanlarımızın yorulmuşlukları var tabi. Ekonomik ve sosyal sıkıntılar oldukça ağırlaşmış durumda. Ama yine de biz el sıkıştığımız insanlara diyoruz ki, “Bakın el sıkışıyoruz, bir birine moral veriyoruz. Bu şehrin kendi birikimleri var, kendi karakteri, zenginliği var. Biz birlikte ortaklaşa hareket edebilirsek, bütün arkadaşlarımızla birlikte bu şehrin birikimlerini planlarsak, bunu hayata geçirmek zor olmayacak. Çünkü Trabzon’un bu enerjisi var” Hiç bir zaman bu kent, ekonomik sıkıntılar yaşansa da tamamen tükenmişlik sonucuna ulaşmamıştır. Hep birlikte bu geriye dönüşü sağlayacağız” dedi. 

SANAYİ ESNAFININ EN BÜYÜK ŞİKAYETİ, ARA SOKAKLARDA KAYBOLUYOR...  
Sanayi esnafını ziyaretinde gördüklerini de ifade eden Akyüz, “Sanayide bir çok farklı meslek grupları iç içe.. Ahşap doğramacısından, kerestecisine, kaportacısından, TIR’lara hizmet veren birimlere, ağır iş makinelerinin olduğu, hafif araçların da burada bakım hizmetleri gördüğü sanayiden bahsediyoruz. Ama arasında o kadar farklı meslek grupları var ki insanlar bundan çok şikayetçi. Sorun çözmek için ara sokaklarda kayboluyor insanlar. Bütün çalışanların, hizmet alan insanların şikayeti bu.. Daha düzenli sanayi sitesine ihtiyaç var. 

SANAYİ’Yİ GÜNEYE TAŞIMA PLANI.. 
Daha önceden tespit ettiğimiz bir şey var. Sanayide olan esnafların yüzde 95’i kiracı durumunda. Kendilerine ait dükkanların olmasını istiyor. Biz de şehrin güneyine doğru alanlarda araştırmalarımızı yapıyoruz ki var buralarda alanlar. Burada yeniden esnafımızın kendi dükkanın sahibi olacağı bir dükkan zincirini kuracağız. Planlamayı yapacağız. Beklenti bu...” ifadelerini kullandı. 

PLANSIZLIK DÜZENSİZLİK.. 
Mahallelerde ki projeleri ile ilgili konuşan Akyüz, “Mahallelerimizi biliyoruz. 5 yıldır, 10 yıldır neredeyse bir çivi çakılmamış. Bir takım yollar yapıldıysa da bir çoğu yarım kaldı. Kanuni Bulvarını biliyorsunuz. Tamamlanması soru işareti. 
Bir planı yaparken başıyla sonunu iyi programa koymalısınız. “Belli bir noktaya geldik, harcama yaptık,  istimlak yaptık ama devamını yapamıyoruz” neden, “Kaynak tükendi” farklı 18 uygulamalarına gidip insanların oluşmuş beklentilerini karşılayamıyorsunuz. Çözüm de üretemiyorsunuz artık. Çünkü o insanlarda görüyor tabloyu.. Bu plansızlık düzensizlik. Aklımıza bir iş geliyor başlıyoruz. Ama plan dediğimiz şey bu işe bitireceksen başla, bitiremeyeceksen başlama.. Hiç olmazsa kaynaklar israf olmasın... Daha farklı işlerde kullanalım bu kaynakları” diye konuştu. 

İNSANLARIMIZ YAŞADIĞI ŞEHİRDEN MUTLU DEĞİL..  
Akyüz, şehrin yaşadığı ekonomik sıkıntının temelinde plansızlık olduğuna dikkat çekerek, “Bu şehrin yaşadığı ekonomik ve sosyal sıkıntının temelinde bu var. Yani kaynaklar, ne kentin kendi fiziki yapısına, ne sanayinin fiziki yapısına, ne de kentin insanının sosyal ihtiyaçlarına harcandı. Bu eksiklikler, hem ticaretin düşmesine, hem de ziyaret amacıyla, ticaret, turizm amacıyla, öğrenci olması sebebiyle gelen insanların azalmasında ki temel sebep bu yatırımların unutulmuş olması. Çünkü insanlarımız yaşadığı şehirden mutlu değil. Mutlu şehir olmak için bizim sokaklarımızın daha güzel, kaldırımlarıyla aydınlatmalarıyla. Yeşiliyle daha güzel olması lazım. Eksikliklerin tamamlanması lazım. Kent merkezinde ki ticari alanların daha estetik hale getirilmesi lazım. 

ÖĞRENCİLER TURİZM ELÇİSİ... 
Sen turizm kentisin. Turizm kenti cazibesini hiç bir zaman yitirmemeli. Kendi değerlerini parlatmalı, çekiciliğini arttırmalı. Üniversite öğrencileri gelip gidiyor. Bu insanlara öğrenci dediğimiz, biliyorsunuz harçlığı kıttır. Biraz şefkat göstermek gerek.  Basit ulaşım hizmetleri, öğrenci aş evi yapılabilir, eğitimlerine destek oluşturulabilir, bu nedir şefkat elidir. Bu çocuklar yarın okullarını bitirdiklerinde bu şehrin tanıtım yüzü olacak. Kentle, insanımızla kucaklaştırmak için belediyenin kendine düşen görevi yapması lazım. Biz bunun sözünü de verdik” dedi. 

MAHALLELERDE YAPILACAK YATIRIMLAR
Akyüz, sözlerine şu şekilde devam etti: “Bu kentte 16 bin 360 civarında engelli insanımız yaşıyor. Bunların yanında olmalıyız. Fiziki ihtiyaçlar dışında, günlük hayatta kullanılan sosyal alanları kullanmaları için yatırımlar yapmalıyız. Çünkü onlar bizim insanımız. 
Yaşlılarımız için gündüz vakitlerini geçirecekleri sosyal alanlar yapmalıyız. Onların sohbet etme imkanı olur. Bu belki bir kaç mahalle bir olabilir... 

ERDOĞDU VE ÇUKURÇAYIR’A 3 BİN KİŞİLİK SPOR SALONU
Kreş eksikliklerini ve spor alanlarının tamamlanması lazım. Sözlerimizde var: Çukurçayır ve Erdoğdu’ya 3 biner seyirci kapasiteli spor salonu yapacağız. Buna ihtiyaç var. Bu alanlarda hiç bir spor alanı yok. Ayrıca semt sahası yok. Bu çocuklar enerjilerini nerede tüketecek?
Sağlık ve zihinsel gelişime de katkısı var. Toplumun her kesiminin spora ihtiyacı var. İletişim ve sosyal davranışları geliştirmesi açısından büyük katkısı var. Bu da bizim önceliklerimizde olacak” 

BOZTEPE ŞELALESİ, HEYECAN YARATTI
Şelale Projesinin, vatandaşlar arasında büyük ilgi uyandırdığına dikkat çeken Akyüz, “Turizmi geliştirecek projelerimiz var. Artık 1 milyon turist çekebilecek Boztepe Şelale Projemiz var. Bu bir heyecan yarattı.
1 milyon turist gençlerimiz, esnafımız ve insanımız için 20 bin - 25 bin kaliteli iş imkanı demek. Çömlekçi Projesi 8 – 10 yıl önce başlatıldı oralar darmadağınık duruyor. Bir işi bitirecekseniz başlayın, bitireceğiniz işe başlayın. İnsanları da mağdur etmeyin. Yani Trabzon’da bugün yaşanan en acı gerçek budur. Yarım yamalak işler.. 
Şelale Projesi sayesinde Arafilboyu arkası, Maşatlık, bağlantılı olarak Çömlekçi ve Değirmendere aksı farklı bir kimlik kazanacak. Şelale kendi yaratacağı vahayla, çekimiyle ki orada bitki müzesi de yapacağız. 

YENİ CAZİBE MERKEZLERİ OLACAK.. 
Gelen ziyaretçiler ve meydan parkında olan insanlar oraya doğru yürümek isteyecekler. 
Gelen misafir, turist veya bizler Meydan civarında vaktimizi geçirmeye çalışıyoruz. Biz bunun planlamasını yapacağız. Güzergahların yürüyüş planlamasının.. Etrafında ki şuanda terk edilmiş, dışardan gelen Suriyeli ve Afganların yoğun kullandığı, yerli insanın neredeyse çıkıp boşalttığı alanlar yeniden değer kazanacak. 
İnsanlarımız orada oteldi, restoran, yeme içme yeri, pansiyon veya kendi evini yenileyecek orasını daha yaşanabilir, cazibe kazanmış bir yer olacak. Bu odak oluşturacak. 
Çok da zor proje değil. Su kaynağını, 5 km’den Maçka Deresinden alacağız. 
90 metre yükseklikten düşecek ve dünyada eşi benzeri olmayan yeni bir turizm odağı oluşturacağız. Çünkü hiç bir kent merkezinde böyle yüksek alan yok. Bu da bizim şansımız. 
Çok güzel coğrafyada yaşıyoruz. İnsanımız zeki, güzel esprili çalışkan. İklimimiz güzel. Bitki örtümüz, dağlarımız, denizimiz her şeyimiz pırıl pırıl.. Eksiğimiz plancılık.. Bilim ve akıl ışığında planlamamızı kendi varlıklarımızla yaparsak bu şehir inanılmaz şekilde hızlı şekilde yukarı çıkacaktır” diye konuştu. 

DENİZ KENARINDA KEYİFLE BİR ÇAY İÇEBİLDİK Mİ?
Akyüz, sözlerini şu şekilde tamamladı: 
“Sahillerimizi neredeyse kaybettik gibi bir şey. Deniz kentiyiz diyoruz, insanlar denize gitmek için 30 km, 40 km yol kat ediyorlar. Ben soruyorum insanlarımıza. Hangimiz son 10 yılda ailemizle, misafirimizle, çocuğumuzla deniz kenarında keyifle bir çay içebildik. Bu kabul edilebilir bir şey değil. 

31 MART’TA TEŞEKKÜR EDECEĞİZ
Bir şey yapıyorsak sahilde, yaptığın yeri bitir... 
Artık onların bitirme niyetleri olmadığı için inşallah 31 Mart’ta teşekkür edeceğiz diyeceğiz, “Arkadaş, sizler bu şehrin kıymetini çok fazla anlayamadınız. Bırakın da bunu bilenler yapsın” 
Bir alanı hazırlarsınız insanınıza hizmet verir.. Ömür dediğin 2 – 3 sene değil. Yaptığın şeyi bir an önce insanımıza kavuşturalım ki çekiciliklere katkısı olsun, hem de ben bu şehirde yaşıyorum bu şehirden keyif alayım değil mi?

BÜYÜKŞEHİR İLGİ ALANIDIR SÖYLEMİNE CEVAP...  
Akyazı Projemiz var.. İşte diyorlar ki, “Büyükşehir ilgi alanıdır” şudur budur.. Bunun hiç bir önemi yok ki, Büyükşehir Dediğimiz alan Trabzonlunun yeri değil mi? Akyazı dediğimiz alan Trabzonlu için yapılmadı mı? O zaman burayı en verimli şekilde kullanmak, en doğal hakkımız. O kadar büyük katkısı olur ki, o Akyazı’nın sahilinin düzenlenmesi.. 
İnsanlar daha erken gelir, çayını kahvesini içer, bekler sohbet eder, eğlenir, turist gelir, misafiri getirir. Bir dönme dolap nedir? Dünyanın her yerinde var, sende yaparsın. Cazibeyi arttırırsın. İnsanlarımızdan bunu esirgemeyeceğiz. 
Orayı yaptık, şimdi neredeyse orada güvenlik noktasında izin alıp sahile geçemiyorsun. Böyle bir saçmalık olabilir mi? Orası çok güzel hat. Öncelikle burayı hizmete alacağız, peşinden koşacağız, çözeceğiz en güzel projeyi yapıp insanımıza kavuşturacağız. İnsanımız bu kadar hak ediyor”