Ortahisar Belediye İYİ Parti Grup başkanı Davut Çakıroğlu yaptığı bir açıklama ile Trabzon'da muhtarların parti yetkililerine markaj yapmak için dilekçe ve deklerasyon imzaladığını söyledi. Çakıroğlu'nun açıklamaları şu şekilde.

Muhtar'lar da partilileşti…

Siyaset hep eleştirilir ama herkesi içten içe cezbeder. Kimi şahsi şartlarından dolayı kahve köşelerinde yapmaktan öteye taşımaz kimi de hukuki veya teamülü şartları gözeterek siyasallaşmaktan uzak durur. Ancak Sn. Erdoğan'ın "bitaraf olan bertaraf olur" sözünden sonra veya saray ağırlamalarından sonra 'siyaset yapmak kaidesizleşti"..

Bugün maalesef bir partili belediye başkanı için algı oluşturmak, konunun tarafı parti yetkililerine markaj yapmak için Trabzonda 70'e yakın veya biraz fazlası muhtarın dilekçe, deklerasyon imzaladığı konuşuluyor. Bu muhtarlar adına üzücü, şehir ve seçmen adına düşündürücü bir durumdur. Muhtarlar federasyonu seçimlerinde AKP’yi tam kadro görünce şaşırdık. Ne işi olur, muhtarlar siyasi kimlikli kişiler değilki dedik, yanılmışız! Al gülüm ve gülüm muhabbeti varmış da biz vakıf olamadık. O gün akp heyetinin desteğini alan dernek başkanı bugün ahdevefa gereği olsa öncülük yaparak AKP’de siyasi aktör veya belirleyici rolünde karşımıza çıkıyor.

Peki madem bu kadar partileştiniz ve siyasallaştınız neden sayın Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu için sahneye çıkmadınız ya da sayın Ayşe Sula Köseoğlu için. Her türlü lojistik desteği size veren vekilin sıralamada "baraj sorunu” olmasına neden göz yumdunuz. Mademki siyasallaştınız ve bu partide belirleyicisiniz parti içinde ayyuka çıkan çatışmaları görüp önlem alma, çözüm bulma noktasında neredeydiniz? Belki bunlar yanlış sorulardır, Doğru sorular şunlar sanırım; Sahil doldurulup şehir denizden koparılırken neredeydiniz? Verilip tutulmayan sözler ortadayken neredeydiniz? Kişilere özgü şehir planlanırken, sit alanlarına otel yapılırken neredeydiniz? Daha neler neler… Peki, bugün şehir adına hangi proje yarım kalacak diye bir endişe duyarak Ankara yollarına düştünüz? Devletin Muhtarı olma özelliğinizi ayağa düşürdünüz? Ne hukuken..ne de teamüllerde böyle bir örnek yokken..Akp tüzüğünde de böyle bir örnek yokken..Hangi şark kurnazının gazıyla şehrinde itibarını sarsıyorsunuz?

Yıllardır siyasetin içindeyiz. Kanunun vermediği yetkiyi hangi hakla ve hadle kendinize verdiniz de bir partinin içişlerine karışıyorsunuz. Kanaatimiz odurki bu tarz siyasi manevralar destekten öte köstek olur ve partiler bu tarz markajlara karşı kurumsal kimliklerini korurlar. Bu yol olur diye yapacakları da varsa yapmazlar. Yarın olduda başka bir ilin muhtarları hiç olmayacak birini istedi. Çık işin içinden çıkabilirsen…

İçişleri Bakanı bu dilekçede imzası olan muhtarları görevden almalı ve soruşturma açmalı. Bu ülke Cumhurbaşkanı adayının ziyaret ettiği dekanın görevden alınmasına şahit olmadı mı? Ya da aynı muhtarlar muhalefet partili biri için böyle bir çaba gösterebilir mi?