Gümüşhane’nin eski yerleşim yeri olan yüzyıllar boyunca Türkler, Rumlar, Ermeniler'in birarada hoşgörü içerisinde yaşadığı Süleymaniye mahallesinde ilginç bir detay ortaya çıktı. 

Cami ile kilisenin bitişik durumda olduğu mahalle sakinlerinden, Yüksek Mimar ve Restorasyon uzmanı Yusuf Burak Dolu, içi yaklaşık 2-3 metre toprak dolu kiliselerde bahar aylarında İl Özel İdaresi tarafından arkeolojik kazı yaptırıldığını hatırlattı.

Kazı sonucunda toprak altından Surp Asdvadzadzin kilisesine ait sütunlar, sütun başları, süslemeli parçalar, Ermenice kitabeler gibi materyallerin çıktığını kaydeden Dolu, “Dikkat çeken 2 parça var. Birisi bir sütun başındaki üç hilal ve mührü süleyman. Ermeniler zamanından kalma, muhtemelen 19.yüzyıl sonu, 20.yüzyıl başı yapılmış bir boya kalem işi var. Diğeri de yine bir sütun başı. Mavi boyalı bir mukarnas. Mukarnas genelde camilerde sütun başlarında veya kubbe altlarında kullanılan motif. Onu da bu kilisede kullanmışlar” dedi.

Ermeni kilisesinin hep kilise olarak kullanıldığını, bölgede genelde olduğu gibi camiye çevrilmediğini ifade eden Dolu, “1915’e kadar yaklaşık eski Gümüşhane’deki 15 bin nüfusun bin 500’ü Ermeni. Ermeni mahallesinin başındaki tek kiliseleri burası. Süleymaniye’de ki tek Ermeni kilisesi burası” diye konuştu.

Dolu, adeta açık hava müzesi gibi olan Süleymaniye Mahallesinde bulunan bahse konu kilisenin 3 kilometre ilerisindeki Vank manastırının ise Doğu Anadolu’dan Karadeniz’e kadar bütün bölgenin Ermenileri için bir hac manastırı olduğunu hatırlattı.