Lafı biz biraz fair play şekli ile dönüştürelim.
Şike iddianamesinin bence özeti şu..
“Kurnaz kendini,
S….. (Sever dedik yaaa)
Xxx
Trabzonspor
Başkanı Sadri Şener, şike iddianamesinden önce kolu kanadı kırıktı. Şimdi
hakkında ağır hapis cezası istense de;
Bir koyundan üç
post çıkardı.
Postun
biri; Camiada sipere yatmış, iddianameyi
bekleyen ve Şener’e git diyenlerin hevesi kursağında kaldı
Postun
ikincisi; Şener bir önceki yönetimi ile yola devam etmediği için şike
operasyonlarına takılmadı. Hamlesi,
düşünce bazında kaldı. Bir önceki yönetimle yola devam etseydi, düşünce fiile
dönüşür yanardır. Bu da Şener’in şansı
Postun
üçüncüsü; Sadri Şener, haklı olduğu
mücadelede mağdur olduğu için güçlü kamuoyu nezlinde, Trabzonspor taraftarının
yüreğindeki desteğini yineledi. Yeniden başkan adayı olabilir. Bu posta bir
de yandan yamalayacağım bir post da, Şampiyonlar Ligindeki başarı da eklenince;
Şener küllerinden doğru..
Xxx
Adını
söylemem. Israr etseniz de demem.
Eski
bir yönetici abimiz.
Trabzon’da
oturmaz. İstanbul’da ikamet eder. Ben dedi bir araya TV’lerin konuğu olurdum.
İş başında hangi yönetim olursa olsun destek verirdim. Birliği beraberliği
överdim. Trabzon’dan da çok fırça yerdim. Yönetime muhalif etli butlu kişiler
arar, niye bunlara destek veriyorsun derdiler. Oysa birkaç dönem önce onlar yönetimdeyken de ben ekranda aynı
konuşurdum. Sonra ekranlardan affımı istedim.
Şimdi anladınız mı..?
Niye bizim ekranlarda Ömer Çavuşoğlu’muz yok..
Çünkü biz birbirimize tahammül edemiyoruz.
O nedenle Ömer Çavuşoğlu’na kızmayın. Adamı taktir edin.
Biz kendimize
kızalım, niye Ömer Çavuşoğulları çıkmasına izin vermiyoruz
Xxx
İddianameyi
okudum.
400
sayfanın en az 300 sayfası Aziz efendi ile ilgili.
Trabzonspor’la
ilgili bölüm telefon konuşmalarından ibaret.
Olay
şu..
Trabzonspor bir şeyler düşünüyor, ama hayata geçiremiyor. Teoride var pratikte yok.
İyi ki
bizimkiler acemi.
Ya
olmasalardı.. Oyyyy oooyyy ooyyy..
Savcının
Trabzonspor ile ilgili ortaya koyduğu deliller(!) ışığında yorumu 400 sayfalık
iddianamede bir A4 kağıdının yarısı kadar.
Görünen o ki,
Trabzonspor zorla hani iddianamenin tarafsızlığına kurban edilerek oralara
girmiş.
Benim
çekindiğim, korktuğum henüz “TAPE” denilen telefon konuşmalarının yer aldığı
klasörler.
Orada
eğer Başbakanın Trabzon’da 12 Haziran Seçimleri için yaptığı mitingdeki o
protestolar. Bu protestolarda yöneticilerin parmağının olduğu ortaya çıkar.
Mahkeme sürerken birileri müdahil olursa işte “Zurnanın zırt” dediği yer burası
olabilir.
Dikkat,
müdahil olacaklar arasında Ak Parti’nin yerel dinamikleri de olabilir..
Başbakanın kendisi de..
O nedenledir ki, Sadri Şener’e karşı iki isim başkan adayı olarak lanse ediliyor.
Süleyman Varlıbaş ile yeniden Nuri Albayrak..
Albayrak şansını
denedi. Varlıbaş ciddi bir isim
Xxx
Şike
yasasındaki değişikliğin ceza indirimlerindeki espriyi de bir hukukçu dostum
ilginç bakış açısı ile haklı buldu.
Siz
bulacak mısınız bakalım..
Türkiye
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin her türlü kararlarına uymak zorunda. Kapı
gibi imza atmışız. Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinde sporda şikeye en üst ceza
sınırı 5 yıl. Bizim yasada 15’e de çıkıyor. Şimdi bir an için düşünün. Aziz ve
çetesi 15 yıl ceza aldı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gittiler. Mahkeme bu
suça 5 yıldan fazla ceza veremezsin dedi. Türkiye’ye mahkum etti. Ne olur..?
Adamlar aha biz suçsuzduk diyerek ortalığı velveleye verir.
O halde cezada indirim, Aziz’i bindirim..