Toplantıda konuşan Trabzon Koyun-Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hüseyin Şahin birliklerinin 2010 yılının Haziran ayında kurulduğunu hatırlatarak bugün 420 üyeye ulaştıklarını söyledi.

Trabzon İl Gıda ve Tarım ve Hayvancılık Müdürü Bektaş Erdoğan ise Trabzon çiftçisinin cebine 2011 yılında 140 milyon TL civarında sıcak para girişi sağladıklarını, bu paranın hayvancılığa ayrılan kısmının ise yaklaşık 10 milyon TL civarında olduğunu belirtti. 2010 yılında küçükbaş hayvana verilen destekleme miktarının 255 bin TL iken bu rakamın 2011 yılında 600 bin TL’ye çıkarıldığını kaydeden Bektaş “Uygulamaya konulan yüzde sıfır faizli kredi imkanları ile büyükbaş hayvancılığının yanında 2011 yılında 4 ilçede, 77 köyde 86 koyun yetiştiricimiz 2 bin 455 baş koyun kredisi kullanılmıştır. Küçükbaş hayvancılıkta diğer bir problemlerin yanında en önemli sıkıntı çoban teminidir” diye konuştu.
Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zooteknik Bölümü Hayvan Yetiştirme Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Yaprak ise Türkiye’nin yaklaşık 23 milyon koyun, 6.2 milyon keçi, 11.5 milyon sığır varlığı ile önemli bir hayvancılık potansiyeline sahip olduğunu söyledi. Türkiye’de hayvancılık denildiği zaman hep akla sığırcılık geldiğini kaydeden Prof. Dr. Mustafa Yaprak “Bunun sonucunda da 1990 yıllarda da yüzde 50’ler düzeyinde olan yerli sığırların sayısı melezlemeler ve kültür ırklarını devreye sokulması ile birlikte büyük oranda yüzde 40’lar oranına düşmüştür. Yani kültür ırkına doğru bir kayış içerisindeyiz” dedi.
Karadeniz Bölgesi ve Türkiye’deki küçükbaş hayvancılık ile ilgili bilgiler veren Yaprak “Karadeniz Bölgesi’nde toplamda 1991 yılında küçükbaş hayvan sayısı 3 milyon 828 bin 29 iken 2010 yılında bu rakam 1 milyon 292 bin 794’e gerilemiştir. Küçükbaş hayvan sayısında yüzde 66.2 oranında bir düşüş olmuştur. Bu rakam Türkiye genelinde ise 1991 yılında 51 milyon 196 bin 538 iken 2010 yılında bu sayı 29 milyon 382 bin 924’e gerilemiştir. Türkiye genelinde yüzde 43.7 oranında bir düşüş yaşanmıştır. Yıllara göre küçükbaş hayvanlarda elde edilen süt miktarı Karedeniz Bölgesi’nin toplamında 86 bin 12 ton olurken, 2010 yılında ise 34 bin 389 tona düşmüş, yüzde 60 oranında bir azalma olmuştur. Bu rakamlar Türkiye genelinde ise 1991’de 1 milyon 462 bin 182 ton iken 2010 yılında 1 milyon 89 bin 643 ton olup yüzde 25.5 bir azalma olmuştur. Küçükbaş hayvanlarda elde edilen et miktarı ise ton olarak 1991 yılında Karadeniz’in toplamında 8 bin 716 olup, 2010 yılında bu rakam 3 bin 10 ton olmuş ve yüzde 65.6 bir azalma olmuştur. Bu rakamlar Türkiye genelinde 1991 yılında 148 bin 196 ton olurken, 2010 yılında bu rakam 86 bin 308 ton olup, yüzde 41.8 bir azalma olmuştur. Nüfusumuz 1991 yılına 56 milyon 473 bin 35 iken, 2010 yılında 73 milyon 722 bin 968’e çıkmış ve yüzde 30 artmıştır. Bu oranda nüfus hızla artmakta iken hayvan sayısı ve hayvansal ürünler azalmaktadır. Bu azalma birim hayvan başına verimi artışıyla desteklenmediği için kırmızı et açığı giderek artmakta dolayısıyla et ithalatı kaçınılmaz bir hale gelmektedir” şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Mustafa Yaprak, küçük baş hayvancılık sektöründe yaşanan düşüşlere ‘Kamu uygulamalarında sektörün tamamen göz ardı edilmesi, kentlere yoğun göç nedeniyle işletme sayısında ve genç nüfustaki azalma, pazar koşullarının yetiştirici aleyhine oluşması, küçükbaş et ve süt ürünlerine talep gerilemesi, çoban masrafının yüksekliği yanında nitelikli çoban bulmadaki güçlükler ve girdi maliyetlerindeki artışlar’ın neden olduğunu sözlerine ekledi.