1 Ağustos’ta başlayacak görüşmelerle ilgili taleplerini açıklayan Dilber, "Yetkili sendika, 2015 yılında %1,8’lik enflasyon farkının gasp edilmesi, 2017 toplu sözleşmelerinin kamu görevlilerinin ekonomik olarak iflas belgesi haline gelmesi, bütün memur ve emeklilerimizin hafızalarındadır. Şimdi ise artan enflasyonu, düşen alım gücünü, eriyen maaşları bir kenara bırakıp masaya tek başına oturmayı talep ederek pazarlıkları sulandırma gayretine düşmüşlerdir. Hatırlarsanız, Türkiye Kamu-Sen’in yetkili olduğu dönemde biz, diğer konfederasyonları masadan kaldırmaya çalışmak yerine tüm sendika ve konfederasyonları kucaklayıp, bütün talepleri ortaklaştırmıştık. Bu sayede de yıllık ortalama enflasyonun %13,5 olduğu bir süreçte, her yıl ortalama %31,4 maaş zammı almayı başarmıştık” dedi. 

Resmi enflasyona göre bile 2018 yılında memur maaşları %5,5 eridiğini söyleyen Dilber, " 2013 yılında 1049 dolar olan ortalama memur maaşı 710 dolara düştü; memur maaşı aylık 339 dolar eridi.  2002 yılında ortalama memur maaşıyla 22,1 çeyrek altın alınabilirken bu rakam bugün 9,7’ye geriledi.  Enflasyon üzerinden yaptığımız hesapta ise; aile bütçesi 2018’de aylık 591 lira açık vermiştir. Maaşlar %17,3 eridi.  Bütün yük adaletsiz vergiler yoluyla bizlerin üstüne yıkılıyor”  diye konuştu. 

Dilber, taleplerini ise şu şekilde sıraladı: 

 *2020 ve 2021 yıllarının maaş zammı belirlenmeden önce, geçmiş döneme ilişkin olarak ortaya çıkan erimenin giderilmesi, toplu sözleşme fiyaskolarının yaralarının sarılmasının zorunluluğunu ısrarla vurguluyor, memur ve emeklilerin ekonomik olarak kaybolan yıllarını geri istiyoruz.  Geçtiğimiz yıl ortaya çıkan bu kaybımıza mahsuben taban aylığa seyyanen net 600 TL telafi artışı, 

•Kamu görevlilerine ve emeklilere 2020 yılının birinci ve ikinci altı aylık dilimlerinde %10 + %10 ve ocak ayından itibaren ayrıca %3 refah payı artışı,

•2021 yılı için ise Ocak 2021’de ise tüm kamu görevlilerinin ve emeklilerinin maaşlarına %8+%8 zam ve yine Ocak 2021’den geçerli olmak üzere %3 refah payı,

*Diğer kalemlere de aynı oranlarda artış, 

•Enflasyon farkının ise TÜFE’nin maaşlara yapılan oransal artışların üzerine çıktığı aydan itibaren ödenmesini,

•Yılda iki kez dini bayramlarda tüm kamu görevlilerine “Bayram İkramiyesi” ödenmesi,

Ayrıca;

*657 sayılı Kanunun 4. maddesinin “B” fıkrası uyarınca çalıştırılan sözleşmeli personel ile vekil ebe, hemşire, imam, aile sağlığı merkezlerinde görev yapan kamu dışı sağlık personeli ve usta öğreticilerin memur kadrolarına geçirilmesi, 

•Memur maaşını oluşturan bütün kalemler ile ek ödeme, döner sermaye, ek ders, fazla mesai, ikramiye gibi tüm ödemelerin emekli keseneğine dâhil edilerek, emekli olacak memurların yaşadığı mağduriyetlerin giderilmesi,

•Ortalama memur maaşının yıllık toplam tutarı dikkate alınarak gelir vergisi tarifesine yeni düzenleme getirilmesi, vergi adaletsizliğinin kamu çalışanları açısından son bulması, 

•Aile birliği sağlansın, eş durumu, sağlık ve öğrenim özrü önündeki engeller kaldırılması,  

•Görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarının boş kadro bulunması durumunda derhal yapılması, *Görevde yükselmelerde ve ilk atamalarda her türlü istismara açık olan sözlü sınav uygulamasının kaldırılması,

•Geçtiğimiz yıl verilen sözlere uygun olarak bütün kamu görevlilerinin beklentileri karşılayacak bir ek gösterge düzenlemesi, 

•Yardımcı Hizmetler sınıfındaki personelin bir defaya mahsus olarak Genel İdare Hizmetleri Sınıfına geçirilmesi, Genel İdare Hizmetleri ve Yardımcı Hizmetler Sınıfında çalışan memurlara eğitim durumlarına göre yükselebilecekleri derecelerin kadrosunun verilmesi,  

•Özel hizmet tazminatında yaşanan adaletsizliklerin giderilmesi, özel hizmet tazminat oranlarının unvan bazında eşitlenerek tüm memurlar için yükseltilmesi, •Ek ödeme sorunlarının çözülmesi,  

•Şefler, müdürler ve şube müdürlerinin özlük hakları hakkaniyete uygun bir şekilde yeniden düzenlensin,

•Kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan aynı unvanlı personelin özlük haklarının eşitlenmesi, 

•Zorunlu rotasyon uygulamasına son verilmesi, kalkınmada öncelikli yörelerde çalışan personel için mahrumiyet yeri ödeneği gibi teşvikler getirilmesi,

•Başta aile yardımı ve çocuk parası olmak üzere tüm sosyal yardım ve ödemelerin yükseltilmesini; tüm kamu görevlilerine giyim, kira, evlenme, ulaşım, doğum, ölüm ve eğitim yardımı ödenmesini, sosyal devlet ilkesinin gerçek anlamda hayata geçirilmesi, 

Bunun yanında; 

•Tüm kamu görevlilerinin işçilerde olduğu gibi yemeklerden ücretsiz yararlanması ve yemek hizmeti sunulmayan işyerlerinde yemek ücretinin nakit olarak ödenmesi,

•Vatani görevini yapmak üzere ya da doğum yapması nedeniyle ücretsiz izne ayrılan kamu görevlilerinin sosyal güvenlik primlerinin kurumları tarafından yatırılmaya devam etmesi, söz konusu personele izinleri süresince maaşlarının ¼’ü oranında destek ödemesi yapılması,

•Bayramlarda ve hafta sonlarında tatil yapamayan kamu çalışanlarının çalışma şartlarının yeniden gözden geçirilmesi, 

•Fiili hizmet zamlarının yeniden belirlenmesi,

•Mobbing uygulamasına maruz kalan personelin korunmasına yönelik yasal düzenleme yapılması, 

•Engelli personelin daha kolay hizmet üretebilmeleri için görevleri ile ilgili gerekli araç ve gereçlerin alınması; engelli personele engel durumunu artıracak görevlendirme yapılmaması,

•Emeklilere de aile yardımı ve çocuk parası gibi sosyal yardım verilmesi, 

Elbette taleplerimiz bunlarla sınırlı değil, hizmet kolları itibarı ile kamu görevlilerinin birikmiş sorunlarını çözecek önerilerimiz, hazırladığımız çalışmamızda mevcut.”