Eski Kültür ve Turizm Bakanı , AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal, Trabzon’da AK Parti Kurucu üyeleriyle sabah kahvaltısında buluştu. Yoğun bir katılımın gerçekleştiği programa, AK Parti Trabzon Milletvekili Salih Cora, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, İl Başkanı Haydar Revi ile kurucu üyeler katıldı. 

REVİ, ''REHAVETE KAPILMAYACAĞIZ''

Programın açılış konuşmasını AK Parti İl Başkanı Haydar Revi yaptı. Revi, “Artık Türkiye sistemini değiştirmek zorunda. Partimizin programında olan konu, olması gereken konu. MHP bu çalışmada bize destek oldu. Halkın oyuna gidecek çoğunluğa ulaştık. 16 Nisan’da referandumda halkımıza gideceğiz ve sistem değişikliğini oylayacağız. Biz Trabzon’da etkili kampanya yaptığımızı düşünüyoruz. Son 20 gün içinde bütün eksikliklerimizi tamamlayıp halkımızın önüne çıkacağız. Partimizin kuruluşunda büyük zahmetler çeken burada ki büyüklerimizin verdiği enerji ile birlikte daha sonra yapılan çalışmalarla 112 bin üye sayısı var. 6 milletvekilinin 5’ini kazandık Trabzon’da. Biz 7 Haziran’da yola çıkarken 6-0 hedefiyle çıkmıştık. Biraz alaya alınmıştı ama 5 milletvekiline ulaştık. Yüzde 66.6 gibi bir orana ulaştık. Bütün bunların farkındayız ama rehavete sürüklememeli. Biz 1 Kasım öncesinde olduğu gibi kampanyamızı yürütüyoruz” dedi. 

GÜMRÜKÇÜOĞLU, ''TARİHİN EN ÖNEMLİ DÖNEMİNDEN GEÇİYORUZ''

Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu ise, “Tarihimizin en önemli dönemlerinden birini geçirmekte olduğumuz 16 Nisan’da yapılacak olan referandum için istişare etmek sohbet etmek bilgi paylaşımında bulunmak için teşrif ettiler” dedi 

CORA, ''ANAYASA'DA DEĞİŞENLERİ ÖĞRENDİKÇE KARAR BELİRGİNLEŞİYOR''

AK Parti Trabzon Milletvekili Salih Cora’da, “Sayın Bakanımız bakanlığı döneminde Trabzon’a çok yakın davrandı. Şehrimize büyük katkıları olmuştur. Beraber yöneticilik yaptığımız arkadaşlara aralarında belki bizden daha çok hak eden arkadaşlar vardı. Ama bunlar nasip.. Kuruluş aşamasında yer almanın ne denli sorumluluk gerektiğini, nasıl gayret gösterilmesi gerektiğini çok iyi biliyoruz. Geçmişte yaptığınız katkıların hala devam etmekte bizleri sevindiriyor. Mevkiler makamlar hep gelip geçici, bunun farkında olarak bize tevdi edilen bu görevi, milletimizin bize gösterdiği bu teveccühün, en güzel şekilde milletimize hizmet olarak vermeye çalışıyoruz. 
Geldiğimiz nokta çok iyi. Şuna da esnaf ziyaretleri, kahve, ev ziyaretlerinde yaptığımız çalışmalarda vatandaşlarımızın bu Anayasa Değişikliğinde ki maddeleri öğrendikçe kararı belirginleşiyor. Ara ara ‘Hayır’ oyu verecek kardeşlerimize rastlıyoruz. Aslında bu kişilerde genelde içerikleri bilse ‘Evet’ oyu vereceğini hissediyoruz. Anlattığımızda her şeyin bu ülkenin geleceği için önemli bir Anayasa Değişikliği olduğu ortaya çıkıyor. Vatandaşımızın bu konuda bilinçleniyor. İyi bir sonuç alacağımıza yürekten inanıyorum” diye konuştu. 

ÜNAL KAHRAMANMARAŞ VE TRABZON KARŞILAŞTIRMASINI YAPTI

Programda son olarak ise eski Bakan Mahir Ünal konuştu. Ünal, özetle şu ifadeleri kullandı: 
“Kahramanmaraş ile Trabzon arasında ki özel hukuka, değinildi. Aslında biz sadece Kahramanmaraş ile Trabzon değil, Anadolu 2 bin yıllık kadim tarihinde farklı etnik kökenlerden, farklı inanç gruplarından bir çok insanın doğal olarak kaynaştığı ve bir arada yaşadığı tarihi itibariyle her zaman merhametin kalbi oldu. Bugün itibariyle insanlığın son adası olan yerde yaşıyoruz. 

ÜNAL, ''ATATÜRK'ÜN KURDUĞU CUMHURİYETİ DEĞİŞTİRDİLER''

Onlar bizi sistem dışına itmeye çalışırken, sabırla sandıkta cevabı verdik mi verdik? Sistem dışına çıkıp hukuk dışı yollara tevessül etmedik. Bir şiir okuduğu için liderimiz hapse atıldı. Hapse giderken, “Ben devletime asla küsmem” dedi. Biz bunlara demokratik rejimde sandık yoluyla mücadelemizi verdik. Bu mücadelenin 2 yolu oldu. Bir “Ben bilirim, millet adına ben karar veririm. Kominizm gelecekse ona da biz karar veririz” diyen akıl vardı. Millete tepeden bakan bir damarla “Söz de milletindir” diyen damar hep mücadele etti. Adnan Menderes, “Yeter söz milletin” dedi bunu canıyla ödedi. 1961’de bir anayasa yaptılar. Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyeti her açıdan değiştirdiler. 
Şimdi Atatürk’e referans yapıyorlar ya, 1961 anayasası Atatürk’ün kurduğu bütün düzeneği, Cumhuriyetin değerlerini altüst etti. Bugün Atatürkçü olduğunu söyleyen, Cumhuriyete sahip çıktığını söyleyenler 1961 darbecilerin kurduğu düzene sahip çıkıyor.. Vesayet dediğimiz şey, milletin egemenlik hakkının bir takım vesayet odaklarına devredilmesiydi. Ne zaman oldu, 1961’de oldu… Egemenlik milletin kendi mukadderatı hakkında karar verme hakkıdır. Devlet dediğimiz aygıt, o hukuk ve bürokrasi bütünü sadece ve sadece milletin adına, milletin iradesiyle çalışır. Onun dışında bir irade, devlete müdahil olursa işte biz buna vesayet diyoruz. Biz egemenlik hakkımızı meclise nasıl devrediyoruz. Seçimler yoluyla… Sandıkta egemenlik hakkımızı TBMM’ye devrediyoruz. Demokrasi nedir? Demokrasi milletin temsilcileri eliyle yönetmesidir. 

ÜNAL, ''PARTİLİ CUMHURBAŞKANI VARDI''

1961’de Atatürk’ün kurudğu yapı vesayet sistemine dönüştürüldü. Partili Cumhurbaşkanı vardı. Partili Cumhurbaşkanı 1961 Anayasası ile sona erdi. Celal Bayar’a kadar Partili Cumhurbaşkanı vardı. Atatürk’te, İsmet İnönü de partili Cumhurbaşkanıydı. 1961 Anayasası ile değiştirdiler. Asıl mevcut Cumhurbaşkanının yetkileri sorumsuz ve sınırsız. Kalkıp diyorlar ki Cumhurbaşkanı şunu yapasa, şunu yapasa.. Sorumsuzken onları yapmayan Cumhurbaşkanı, cezai ve hukuk denetimine açık hale geldikten sonra onları yapar mı? Yapmaz. Biz öncelikle Cumhurbaşkanı makamını normalleştirdik. Orada ki aşırı gücü yetkiyi aldık. Bu makam milletin seçtikleri eğer diğer asker, yargı, diğer vesayet odaklarını alt ederde ülkeyi yönetmeye kalkışırsa son vesayet odağı olarak Cumhurbaşkanı müdahale etsin diye kurgulanmış bu makam. Cumhurbaşkanlığı makamı mevcut sistemde vesayetçilerin son odağı. Seçilmiş milli iradenin temsilcileri olurda Türkiye’yi yönetmeye kalkarsa en son müdahale edecek kişi kim bu kadar yetki ve sorumsuzlukla Cumhurbaşkanı. Biz Türkiye’nin yönetilmesi açısından bütün engelleri ortadan kaldırıyoruz. Diyoruz ki ey aziz milletin hükümeti doğrudan sen seç.. Nokta. Bu şunu getiriyor. Ne oluyordu mevcut sistemde siyasi partiler kazandıkları milletvekili oranında hükümeti kuruyor. Kazara 7 Haziran gibi bir şey ortaya çıkarsa seyredin gümbürtüyü.. 7 Haziran’da hükümet kurma girişimleri ne kadar sürdü. 2 ay sürdü. Yeni sistemde hükümet kurma çalışmaları olacak mı olmayacak. Doğrudan hükümeti millet seçecek, güven oyunu millet veriyor. Dolayısıyla mecliste hükümetti çoktu azdı, eskiden olduğu gibi milletvekili pazarlıkları olmayacak. Hükümeti ayrı seçiyoruz, meclisi ayrı seçiyoruz. Peki ne oldu? Hükümeti meclisten çıkardığımız anda meclis asli görevine kavuşuyor. Yasama ve Denetim… Hükümet kanun teklifi veremeyecek, kanun tasarısı veremeyecek. Meclis başkanını hükümet belirlemeyecek. Meclis asli işi olan kanun yapma hükümeti denetleme işini yapacak.”