AK Parti Trabzon Milletvekili, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Av. Salih Cora, AK PARTİ iktidarı döneminde özellikle demokrasi, hukuk, adalet, insan hakları alanında attıkları önemli adımlar sayesinde milletin her seçimde kendilerine teveccühünün arttığını ifade etti.

ÇOK ACILAR YAŞADIK, ACI GERÇEKLERLE KARŞILAŞTIK

Türkiye'nin Barış Pınarı Harekâtı'yla beraber yapmış olduğu önemli, yüz yıllık tarihî adımı gölgelemeye çalışıp bu manada savunma sanayisine yapılan harcamaların yersiz olduğu iddiasında bulunmanın gaflet ve dalalet olduğunu dile getiren Milletvekili Cora, “15 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ hain darbe girişimi gerçekleştiğinde, alçaklar sivillerin üzerine bombalar yağdırdığında ülke olarak, millet olarak esasında ne kadar yalnız olduğumuzu hissetmedik mi? Bunu hissetmeyen bir kişi varsa onun vatanseverliğinden, ülke sevdasından şüphe ederim. Öyle bir yalnızlık hissettik ki işte o zaman S400'leri almamızın ne kadar zaruri olduğu ortaya çıktı. Yine ülke olarak terör konusunda çok acılar yaşadık, acı gerçeklerle karşılaştık ve İsrail'den alınan Heron'larla, görüntülerle beraber terörle mücadele ettik. Çoğu zaman bu görüntülerle beraber askerimizi ofsayta düşürdüler, çoğu zaman bu görüntülerle beraber al gülüm ver gülüm diyerek terör örgütlerine alan açtılar” diye konuştu.

KENDİ SİLAHLARIMIZ İLE TERÖRE KARŞI MÜCADELE VERİYORUZ

“Allah'a şükürler olsun ki şu anda yine savunma sanayimize ayırdığımız bütçeyle beraber kendi İHA'larımızı, kendi SİHA'larımızı yaparak terörle etkili bir şekilde mücadele ediyoruz.” diyen Cora şöyle devam etti: “Terörle bu mücadelemiz sayesinde de şu anda terör örgütleri âdeta dağlarda mağaralarından çıkamayacak duruma geldi. Bunlar çok önemli adımlar attığımızın göstergesidir. Ülkemize yönelik sistematik bir şekilde ekonomik saldırılar olduğunda bir anda akaryakıt fiyatlarının artması, dolar-döviz parametresinin, dengesinin bozulması, faizlerin yükselmesiyle beraber kendi zenginliklerimizi ortaya çıkaracak adımlar attık. Kendi yerli ve millî sondaj gemilerimizle artık Doğu Akdeniz'de hidrokarbon arama çalışmalarımızda sona gelmiş bulunmaktayız. Türkiye'nin her bir tarafı terör örgütleri tarafından kuşatılmaya, güneyinde terör koridoru oluşturulmaya çalışıldığı bir anda Rusya'nın, Amerika'nın tırlarca silahlarla beraber orada neden bulunduğunu sorgulamayıp Türkiye'nin Barış Pınarı Harekâtı'yla beraber ‘Suriye'de ne işi vardır?’ diye sorgulamak ve bunu yadırgamak asla ve asla yurtseverlik anlayışıyla bağdaşmamaktadır.”

TERÖR ÖRGÜRLERİNE TERÖR ÖRGÜTÜ DİYEBİLSİNLER

Bu konudaki kararlı mücadelelerini sürdürdüklerini kaydeden Cora, “Bu konuda bütün dünya bizi yalnız bırakmaya çalışsa dahi, 15 Temmuz’da nasıl yalnız bırakmışsalar dahi millet olarak kenetlendiğimizde birçok sıkıntıyı bertaraf edebildiğimizi görmekteyiz. Bu manada savunma sanayisine ayrılan bütçeyi önemli görüyoruz ve bunun bütçenin genel dengesini etkileyecek bir boyutta olmadığını düşünüyorum. Türkiye Cumhuriyeti bütçesi terörün her türlüsüyle etkin şekilde mücadele edecek güçtedir, asla bir zaafiyet söz konusu olmaz. Bu yönde bir kaynak sorunumuz bulunmamaktadır. Terörle mücadelede gerekli olan insan kaynağı, silah ve mühimmat, araç ve gereçlerin karşılanmasında artık hiçbir zorluk yaşamamaktayız. Meclis olarak bize düşen sorumluluk, böyle hassas durumlarda Hükûmetin elini güçlendirmektir. İç ve dış güvenliğimizde etkili ve caydırıcı mücadele yapabilmemiz için gerekli olan yerli ve millî silah ve savunma sanayisi sistemimizin geliştirilmesi, üretilmesi ve kullanıma hazır hâle getirilmesi için gerekli kaynakları bütçeden kullanabilmekteyiz. Bugün ekonomimiz, elhamdülillah, bu kaynakları üretecek yetenek ve kabiliyete haizdir. İnşallah, bu manada terörün kökü kazınana kadar mücadelemiz devam edecektir. Bu manada ‘Savunmaya yönelik ve güvenlikçi anlayışla bütçe hazırlandı’ diyen arkadaşlarımıza tek tavsiyemiz şudur: Terör örgütlerine terör örgütü diyebilsinler, diyebildikleri bu terör örgütleriyle ara ara diyaloglarda bulunabiliyorlar, bunlara da silahlarını bırakmalarını, ülkemizi terk etmelerini tavsiye etmelerini... Bu şekilde bütçeden daha az kaynağımızı da aktarmış oluruz. Bütçeyi düşünen arkadaşlarımızın, bütçeyi düşünen milletvekillerinin, milletin seçtiği temsilcilerin bu hassasiyete dikkat etmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.