61 SAAT HABER SERVİSİ- Sinan Kalaycı 

Bu bağlamda aday adaylarımızdan, siyasetçilerimizden, 24 Haziran seçimlerinin önemini, Trabzon'da koydukları hedeflere ilerleyebilmekte aldıkları neticeleri konuşacağız.

Bugünkü konuğumuz ise; geçtiğimiz haftalarda Ankara'da gerçekleşen Trabzon Günleri'nde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmail Kahraman'ın ''Trabzon'un Ayşe'si'' şeklinde hitap ettiği, AK Parti Trabzon Milletvekili Ayşe Sula Köseoğlu...

Milli birlik ve beraberliğimizin temsili

61saat.com'u ziyaretinde kırmızı ve beyaz bir renk tercihinde bulunan Köseoğlu'na neden kırmızı ve beyaz giyindiği sorusunu sorarak başlıyoruz...

Özellikle 19 Mayıs, 30 Ağustos gibi milli günlerde, milli birliğimizi ve beraberliğimizi temsil eden bayrağımızın renklerini giymeyi tercih ediyorum. Çünkü bizi birleştiren, en ortak paydamız bayrağımızdır. Ben de bugünün 19 Mayıs olması sebebiyle, törenlere de katıldığım için kırmızı beyaz giyinmeyi tercih ettim.

Türkiye'nin çimentosu olan Trabzon'da gençlerimizi daha fazla çocuk yapmaya teşvik etmeliyiz

Trabzon'da nüfusun artmaması ile doğru orantılı olarak, vekil sayısının artmamasına gelen eleştirilere Ayşe Sula Köseoğlu şöyle cevap verdi.

Aslında nüfus konusunda Trabzon göçten daha öte, yeni nesli yeni nüfusu arttıracak bir azalma içerisinde. Yani insanlar fazla çocuk yapmıyorlar. Biz hep bu tehlikeye dikkat çekiyoruz, Sayın Cumhurbaşkanımız bu tehlikeyi düğünlerde nikahlarda ''En az üç çocuk.'' diyerek dile getiriyor. Karadeniz Bölgesi'nde bunun daha fazlasının olması gerektiğine inanıyoruz, çünkü biz yeni nesil olarak daha az çocuk yapmayı gittikçe daha marifet bir şeymiş gibi görüyoruz. Oysa bizi zenginleştiren en büyük zenginliğimiz insan kaynağımızdır. Dolayısıyla Türkiye'nin çimentosu olan Trabzon'da daha fazla çocuk yapmak noktasında gençlerimiz teşvik etmek gerekir.

Haliyle Trabzon'un nüfusunun artış ivmesinin düşük olması, milletvekili sayısının aynı kalmasına sebep oldu. Nüfusu artan illerin milletvekili oranında artış, azalanlarınkinde azalma olurken Trabzon'da sayı aynı kaldı.

Büyük zaferler her zaman güçlü komutan ve güçlü ordular ile kazanılır.

AK Partinin Trabzon'da koyduğu 6-0 hedefini ve Cumhurbaşkanlığı ile milletvekili seçimleri için ayrı oy kullanılacak olmasının negatif etki yaratıp yaratmayacağı konusunda Köseoğlu şu açıklamayı yaptı.

Her birimiz Trabzon'da yaşıyoruz, daha büyük bir Trabzon, daha güçlü bir Trabzon, daha etkin bir Trabzon istiyoruz. Hem siyasette hem ticarette hem de sosyal hayatın içerisinde Trabzon'un o lider kimliğinin artarak devam etmesini istiyoruz. Trabzon insanında bu potansiyel var, Trabzon siyasetinde de bu potansiyel var. Ben bu anlamda, yatırımlara destek anlamında inanıyorum ki bu dönem Trabzon kendi geleceği için daha güçlü bir destek vererek bu 6-0 hedefini gerçekleştirecektir...

Bunu bir siyaset meselesi olarak görmüyorum... Bazen alanda dolaştığımız zaman insanlar cumhurbaşkanlığı tercihi ile milletvekili tercihinin ayrı olması negatif olarak yansır mı? Cumhurbaşkanlığı seçiminde verip de milletvekilliği seçiminde vermezler mi? Ben buna ihtimal vermiyorum çünkü büyük zaferler her zaman güçlü komutan ve güçlü ordular ile kazanılır. Biz akıllı insanları, vicdanlı insanlarız, mantıklı ve sağduyulu insanlarız; dolayısıyla sağduyu Trabzon'da her zaman galip gelmiştir. Ben güçlü ordu ve güçlü komutanla bu sürecin Trabzon'un menfaatine olacak şekilde, hizmetin daha çok ve daha güçlü olacak şekilde 6-0 olacağına yürekten inanıyorum.

Listede olalım ya da olmayalım, bize düşen çalışmaktır

Köseoğlu'na sosyal medyada dile getirilen liste değişimi taleplerini sorduğumuzda ise şöyle bir cevap aldık...

Tabi herkesin gönlündeki farklı tercihleri ortaya koyan açıklamaları olabilir. Ama sayın cumhurbaşkanımız Trabzon'u gerçekten çok iyi biliyor ve önemsiyor. Ayrıca anketler yapıldı, temayüller yapıldı, milletvekillerinin de karneleri var partinin kendilerine yüklediği görevleri yerine getirip getirmedikleri noktasında. Bir de bunların alan karşılıkları var. Bunlar toparlanarak bir karar verilecek. Tüm bu değerlendirmelerin sonucunda ister aday olalım ister olmayalım biz aynı samimiyet, aynı gayret, aynı dava anlayışıyla 24 Haziran'a kadar çalışacağız. Liste olalım ya da olmayalım bize düşen çalışmaktır, o gayretimizi de ortaya koyacağız inşallah.

Ayşe Sula Köseoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birebir görüşme yapan istisnai vekillerden bir tanesi. Biz de ona bu görüşmenin içeriğini sorduk...

Normalde sayın cumhurbaşkanımız milletvekilleri ile 50'şerli gruplar halinde görüşüyordu. Ben sayın cumhurbaşkanımızla çalıştığım bir projeyi sunmak üzere özel bir randevu talebim olmuştu. Toplantıdan dışarı çıktığımızda ben cumhurbaşkanımıza projemin içeriğini anlattığımda, bunu özel olarak görüşelim dedi.

Kadın kimliğinin dünyada ve Türkiye'de yükselen bir değer olduğunu görüyorum ve dünyada kadın üzerinden yapılan siyasetin, dünya siyasetini etkilemede çok daha güçlü olduğunu görüyorum. Dolayısıyla Türkiye'nin dünya siyasetini etkilemesi anlamında, kadın kimliği üzerinden farklı bir uluslararası organizasyon yapılabilmesinin çalışması hazırlamıştım.

İslam ülkeleri içerisinde Türkiye'nin kadın temsili ile, dünya parlamentolarındaki kadın temsilinin mukayese edildiği bir çalışma hazırlamıştım ve İslam perspektifi açısından tüm dünyaya mesaj vermek amacıyla, DİKPA adıyla kısalttığım Dünya İslam Kadın İşbirliği Parlamenterler Meclisi adında bir parlamentoda yönetim grubunun oluşturulması, İslam dünyasının parlamentolarındaki kadın temsilcilerinin bu parlamentoda yer almasını ve dünyada kadını ilgilendiren her noktada beraberce tavır alabilmesini ve dünyada kadın üzerinden bir güç oluşturulmasını hedeflemiştim. Türkiye bu anlamda öncü bir rol de üstlenebilir.

Sosyal medyanın toplumsal karşılığını farklı illerde ve Ankara'da görüyorum

Trabzon kökenli eski bir bakanımız, ''Ben Trabzon markasının tanıtımını senin kadar iyi yapan bir vekil görmedim, tebrik ediyorum seni bir Trabzonlu olarak.'' dedi. Çünkü ben Trabzon'u seviyorum, gittiğim her yerde Trabzon markasını taşıdığımın bilinciyle davranıyorum. Her paylaşımda da mutlaka Trabzon'dan bir parça paylaşıyorum. Örneğin sayın başbakanımız Trabzon Günleri'ne katılamadı ve ben sayın başbakanım sizi de görmek isterdik dediğimde bana ''Ayşe seni gördüğümüzde Trabzon'u görüyorum zaten.'' dedi. Birçok ilden davet aldım, sosyal medyadan tanıyan insanlar üzerinden davet alıyorum. Bu çok ciddi bir artık. Hatta Şamil Tayyar vekilimizin ciddi bir takipçi kitlesi var 1 milyon 600 bin kadar... Bir yere gittiğimizde beni de tanıyıp seviyorlar, diyor ki ''Ya senin daha az var, benimle mi yarışacaksın'' diyerek takılıyor. İnsanlar gerçekten takip ediyorlar, sosyal medya çok ciddi bir iletişim aracı...

Söz muhalefete ve muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı İnce'nin Trabzonlulara söylediği ''batıyorsunuz'' ithamına geldi...

Muhalefet kendi adayını sindiremedi

CHP'de genel başkan olmaya layık görmedikleri bir insanı Türkiye'nin başına layık görmelerinin altında ironi mesajları var. Sosyal medyada insanlar Kılıçdaroğlu İnce'den kurtulmak için aday yaptı. Yani CHP'nin kendi adayına sahip çıkması lazım. Türkiye ciddi bir ülke. Türkiye aynı anda İslam dünyasının umudu olan bir ülke. Böyle bir ülkenin başına lider düşündüğünüzde hem Türkiye'yi hem İslam dünyasının gözyaşını silecek bir lidere ihtiyacı var. Artık Türkiye eski Türkiye değil, gelsin 3 yıl 5 yıl cumhurbaşkanlığı yapsın gitsin döneminde değil.

Ben Amerika'daki bir toplantıda İslam ülkelerinin oradaki temsilcileri ile bir masada buluştum. Orada bir İslam ülkesi temsilcisinin unutamadığım bir sözü var, ''Dünya'da 56 tane Müslüman ülke var ama tüm dünya Müslümanlarının güvenip sırtını dayayabileceği tek bir lider var o da Recep Tayyip Erdoğan... Bunun için bütün dualarımız Türkiye ve Recep Tayyip Erdoğan ile.'' dedi. Ufak hesap bir kenara bırakalım... Dolayısıyla Türkiye'nin tüm dünyada lider olması noktasında en güçlü desteği hem mecliste hem cumhurbaşkanlığı seçiminde sayın cumhurbaşkanımıza vereceğimize yürekten inanıyorum. O yüzden ben Trabzon'u gururla temsil eden bir milletvekili olarak Trabzon'un ben bu dönemde kendine en yakışını yaparak hem cumhurbaşkanımıza hem de ülkenin geleceğine ciddi bir katkı vereceğine inanıyorum.