MHP Trabzon İl Başkanı Muammer Demeli katıldığı canlı yayın programında açıklamalarda bulundu.

İşte Demeli'nin o açıklamaları

ŞEHİDİMİZİN MEKÂNI CENNET OLSUN

İstanbul’da şehit olan hemşerimiz Kenan Kumaş için bütün Türkiye olarak çok üzüldük. Değerli kardeşimiz fizik öğretmeniydi. Meslektaşımdı. Şehidimiz öğretmenlik ataması olmayınca polislik mesleğini seçti. Bir yaşam mücadelesi vermek durumundaydı. Allah’ın takdiri böyleymiş.  Kenan kardeşimiz ülkenin bekası için, ülkenin bölünmez bütünlüğü için, bayrağımız için oradaydı. Ruhu şad mekânı cennet olsun. Ailesine ve halkımıza başsağlığı diliyorum.

TRABZON’UN BÜYÜK BİR CAMİYE İHTİYACI VAR

Havaalanında Şehidimizi karşılamaya gittiğimizde bütün protokol oradaydı. Cami mevzusu açıldığında gerçekten çok üzüldüm. Orada cenaze namazını hangi camide kıldıralım konusu tartışmak yerine şehidimizin acısını yaşamalıydık. Trabzon artık bunu konuşmamalı. Trabzon’un bir protokol camiine ihtiyaç var. Büyükşehir Belediye Başkanlığı içerisinde bu projemiz vardı. Şehrimizde de bu cami için çok müsait yerler var. Trabzon’un ileri gelenlerine, bürokratlarına sesleniyorum. Lütfen artık gelin bunun çözümüne hep birlikte bulalım; nereye yapılacaksa yapalım ve bu çileyi artık çekmeyelim.

İLÇE KONGRELERİ 20 OCAK’TA TAMAMLANACAK

Milliyetçi Hareket Partisi Trabzon İl Başkanlığı olarak 2015 seçimlerine hazırlık için yeniden yapılandırma adı altında çalışmalarımıza devam ediyoruz. Şuana kadar on bir ilçemizde kongreleri bitirdik, 20 Ocak tarihine kadar da bütün ilçe kongrelerimizi bitireceğiz. Kongrelerimiz bir demokrasi şöleni içerisinde geçiyor. Hiçbir baskı ya da dayatma olmaksızın aday olan ve kazanan arkadaşlarımızın yanında oluyoruz. Bu bir yarıştır. Kazanan her kim olursa olsun partimizin bir değeridir. Böyle olması gerekir. Arzu eden arkadaşlarımız aday olabilirler. Bu bir renktir, güzelliktir, ahenktir. Ülkücü irade ve ülkücü teşkilat yapısına yakışır biçimde kongreler  olunca biz bundan mutlu oluruz.  Bugüne kadar da bu şekilde oldu, inşallah bundan sonra da böyle devam edecektir.

İlçelerimizde teşkilat yapılanması yaparken arkadaşlarımıza ilçelerdeki her bölgeden insanlarla buluşun diyoruz. Teşkilatlarda bayan arkadaşlarımızın ve gençlerin bulunmasına özen gösteriyoruz. Bunun yanında arkadaşlarımızın bölgesel ağırlığı kullanmalarını ve kırıcı hiçbir faaliyetin içinde olmamalarını istiyoruz. Teşkilatlarda mutlaka tecrübe ve enerjiyi buluşturmanın gerekliliğini her alanda vurguluyor ve buna göre bir yapılanma ile hareket ediyoruz.

YENİ ÜYE KAYITLARINA ÖNEM VERİYORUZ

Yeniden yapılandırma çalışmalarımızı taçlandırmak ve partimizi daha yükseğe taşımak adına yeni üye kayıtlarına oldukça önem veriyoruz. Trabzon’un tamamında hızla yeni üye çalışmalarımız devam ediyor. Ortahisar İlçe Başkanlığı’mız göreve gelir gelmez en kısa sürede on bin yeni üye hedefi ile yola çıkmıştı ve sadece kırk beş gün içerisinde binin üzerinde yeni üye kaydı yaptı. İnsanların partimize teveccühü her gün daha da artıyor. 

ADAYLIK SÜRECİNDE HERKESE KAPIMIZ AÇIK

Milliyetçi Hareket Partisi’nden milletvekili adayı olma kriterleri tüzüğümüzde mevcuttur. MHP Trabzon İl Başkanı olarak söylüyorum; milletvekili adayı olma kriterlerine uyan, özgüveni olan, bu işi gönül işi olarak gören herkese kapımız açıktır. Aday adaylığı başvurusundan sonraki süreçte teşkilat bünyesinde ve genel merkezde gerekli değerlendirmeler yapılıp zamanı geldiğinde adaylarımız açıklanacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi bu konuda en demokratik partidir. Kimsenin hakkı gasp edilmez. En layık olan arkadaşlarımızla beraber sahaya çıkıp yarışacağımıza kimsenin şüphesi olmasın.

MECLİS ÜYELERİMİZ FARKLILIKLARINI BELLİ EDİYOR

Hem büyükşehir hem de ilçe belediye meclis üyelerimizin farklılıkları belli oluyor. Hem yapıcı muhalefetlikleri, hem de sunulan öneriler gerçekten Trabzon halkı tarafından taktir ediliyor. Mecliste gerçekten bir ahenk var. Trabzon ve Trabzon halkı için yapılabilecekler tartışılıyor. Güzel sonuçlar çıkıyor. İnşallah böyle devam edecekler. Ben şahsım ve teşkilatım adına kendilerini tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyorum.

İL YÖNETİMİ İLE GURUR DUYUYORUM

İl yönetimimizi yaparken tecrübe ile enerjiyi buluşturduk. Kırk yeni arkadaşımızı yönetime aldık. Bu yeni arkadaşlarımızı 30 Mart Yerel seçimlerinde bizimle koşarken, emek verirken tanıdık. Onlardan faydalanabileceğimizi düşündük ve kadromuzu ona göre şekillendirdik. Şuan yönetimimle gurur duyuyorum. Fikir üreten, proje üreten, sürekli yeni gelişmelerle karşımıza gelip partimize katkı sağlayan arkadaşlarımız mevcut. Hepsi kendi sorumluluğu olan alanlarda çok güzel işler yapıyor. Bu da halka yansıyor. Trabzon kamuoyunun kabul ettiği üzere MHP artık çok farklı bir konumda. 2015 seçim sürecinde bu gelişmelerin, bu enerjinin sonuçlarını daha iyi izleme imkânı bulacağız.

TRABZON’DA AKP İLE YARIŞACAK TEK PARTİ MHP

MHP, Akp ile Trabzon’da yarışacak tek parti konumunda. 30 Mart yerel seçimlerin sonucunda MHP Trabzon’da ana muhalefet partisi konumuna gelmiştir. Trabzon’da 11 ilçemizde 40 tane belediye meclis üyesi çıkarttık ve yüz bin oy aldık. Oylarımızı yaklaşık 35 bin arttırdık. Bu durum MHP’nin ne kadar yerinde ve sonuca giden çalışmasının olduğunun göstergesidir. Tabi bu kesinlikle yeterli değildir. Bunu kabul etmiyoruz. Bizim nihai hedeflerimiz var. Bu hedeflerimiz için daha etkili ve aktif çalışmamız gerekiyor. Şuan seçime hazır mıyız? Yarın seçim olsa MHP bu seçime hazır durumdadır. Çünkü teşkilat yapımızı hiçbir zaman boşlamadık. Partimiz sürekli aktif.

NİHAİ HEDEFİMİZ TRABZON’DA BİRİNCİ PARTİ OLMAK

Medyada Sayın Bakanımız Koray Aydın’ın seçimlerde hedefimizin iki milletvekili olduğu ile alakalı bir söylenti var. Bakanımız Trabzon’da hedefimiz iki milletvekili demedi. Sözün tamamını almak lazım. Sayın Bakanımız gerçekten çok tecrübeli, siyaseti çok iyi bilen tabandan yetişen biri. Kullandığı cümleleri de hep seçerek kullanır. Sayın Bakanımız “bizim ilk hedefimiz iki milletvekili çıkarmaktır. Ancak nihai hedefimiz Trabzon’da birinci parti olmak ve Türkiye’de iktidar olmaktır.” Dedi. Şartlar oluşacak göreceksiniz ki 3-4 milletvekilini konuşacağız. İnşallah bunu göreceksiniz. 

TOKİ HİZMET VERİYOR AMA BİZDEN NE ALIYOR?

Akyazı projesi on iki yılda bir proje verdiler. Emeği geçen herkese teşekkür ederiz. Ama şöyle bir bakalım bu projeye karşılık biz Trabzon halkı olarak ne veriyoruz? Toki burayı yaparken bizden ne istiyor?  Toki Trabzonlular ile ticaret yapıyor. Halka sesleniyorum :”Trabzonlular Toki bize kazık atıyor.” Net konuşuyorum. Oranın değeri belli, dolgu maliyeti belli, yapım değeri de belli. Ama bizden ne alıyor. Can simidimizi alıyor. Avni Aker’i alıyor, Numune Hastanesini alıyor, Yavuz Selim Sahasını, 19 Mayıs spor salonunu alıyor. Akçaabat’taki sebat stadını alıyor. İşte Akyazı’ya karşılık bizden bunları alıyor. Bunu bize hayrına yapmıyor. Sahil yolunu yaparken Sayın Koray Aydın Trabzon’dan ne aldı? O üçlü koalisyon hükümeti Trabzon’dan ne aldı? Hiçbir şey almadı, sadece hizmet verdi. Şimdi Toki Akyazı Projesini yaparken bizden ne aldıklarını da Allah rızası için. Çıksınlar söylesinler. Toki’nin kuruluş amacı evsiz insana ev yapmaktır. Toki ticaret yapmaz. Ama şuan Toki ülkede ticaret yapıyor. Zağnos Vadisi’nde yaptılar gördük. Kaç liraya sattılar? Kaç tane gerçekten ihtiyacı olan gidip oradan ev alabildi? Alabildi mi? Allah aşkına bunları dile getirelim.

ALGI OPERASYONU İLE HALKI KANDIRIYORLAR

Bugün Türkiye’de bir havuz medyası var. Türkiye’yi ele geçirdiler. İstedikleri gibi halkı yönlendiriyorlar. Sayın Eski Başbakan bir televizyon programında “Benim Cuma namazı kılmadığımı söylüyorlar.” Diyor. Ne gerek varsa böyle bir açıklamaya. Değil bizim hiç kimsenin bir başkasının Müslümanlığını sorgulamaya hakkı yoktur. Sizi temin ederim bunu kimse söylemedi. Yani Tayyip Erdoğan Cuma namazı kılmıyor diye kimse bir şey demedi. Ama kendisi bu şekilde bir cümle kullanarak kırsaldaki halk üzerinde bir algı oluşturdu. Bunu dinleyen kırsaldaki insanımız; yaşlı teyzelerimiz, amcalarımız vs. “ vay yüzsüzler, bu adam iyi bir Müslüman bunun için nasıl bunu söylerler” der. Böylelikle kendisine karşı bir ilgi oluşur. Bunu sürekli olarak yapmaktadır. Özellikle dini alet ederek insanımızı kandırmaktadırlar. Yazık günahtır.

Başbuğ Alparslan Türkeş’e bir gazeteci sordu:” Neden siz hiç din üzerinden siyaset yapmıyorsunuz?” Alparslan Türkeş’te aynen şu sözü kullandı: “ Bırakın da bari o temiz kalsın.”  Ama bugün bunlar her şeyi din üzerinden algı oluşturarak kırsaldaki insanımızı kandırıyorlar. Yalan söyleyerek kandırıyorlar.

ÜLKE FAKİRLEŞİYOR

Geçenlerde Fakir Fukara Fon’undan ülkedeki insanlara şu kadar maddi yardım yapıldı, şu kadar erzak yardımı yapıldı, şu kadar kömür yardımı yapıldı diye bir sürü istatistik kurumundan alınan yazıları gördük. Madem ülke dedikleri gibi pembe tablo içerisinde, madem ülke yoksulluk sınırını aştı refah bir ülke seviyesine geldi. Madem bu kadar iyi durumdayız neden bu yardım yapılan insanların sayısı sürekli artıyor. Olay meydanda. Ülke gerçekten fakirleşiyor. Bunun en güzel örneğini de istatistik kurumundan aldığımız cevap bize veriyor. Asgari ücretle geçinenlerin sayısı, normal ücretle geçinenlerin sayısının iki katı oldu. Asgari ücretle geçinenler artık Türkiye’de çok fazla. Ülkede açlık sınırı belli. Aldıkları asgari ücret sadece yemek ve yol parasına yetiyor. Kira demiyorum bile. Böyle bir ülkede hırsızlık olur, rüşvet olur, ahlak revizyonu olur her şey olur. Boşanmalar artar. Bunları istatistiksel raporlara göre söylüyorum. Tekrar söylüyorum bunları ben değil yürütmenin elindeki istatistik kurumu söylüyor. 2015 seçimlerinde halkımızın bunları bir kez daha değerlendireceğine inanıyorum. 

2015 SEÇİMLERİNDE TÜRKİYE’NİN İSTİKBALİNİ BELİRLEYECEĞİZ

Türkiye’de iki grup oluşuyor, Türkiye’yi bölmek isteyenler, Türkiye’yi böldürmeyenler. İşte oluşan bu iki grubu 2015 seçimlerinde seçmen görecek ve Türkiye’deki bu durumları dikkate alacak ve sonuç olarak Türkiye’nin istikbalinin oylayacak. Türkiye’nin gerçekten iktidar olması gereken partinin MHP olması gerektiğinin farkına varacak. O yüzden diyoruz ki biz Trabzon’da birinci parti, Türkiye’de iktidar olacağız. Bunun ötesi berisi yok artık biz bu inançla yola çıktık. Bu gönül seferberliği ile yola çıktık. Ve gitmediğimiz çalmadığımız kapının kalmayacağını şimdiden söylüyorum.

DÖRT BAKAN YÜCE DİVANDA YARGILANMAKTAN KORKUYORLAR

TBMM’ye vatandaş yetki verdi. TBMM dört tane bakan hakkındaki hırsızlık, yolsuzluk ve rüşvet konusunda yetkiyi komisyona verdi. O komisyonda dokuz tane Akp, dört tane Chp, bir tane MHP, bir tane hdp vardı daha sonra çekildi. Komisyonda dokuza beş bu adamlar aklandılar. TBMM’deki sonuç belli. Bu ayın sonuna doğru yine TBMM’de gizli bir oylama olacak. Bu oylamada milletvekilleri inşallah vicdanlarının sesini dinlerler ve ona göre orada doğru kararı verirler.

Keşke o dört bakan bu yolu seçmeselerdi. Biz suçsuzuz, tapeler yanlış, bankalara güvenmiyorum paraları evde kasalarda saklıyoruz diyorlar ya. Keşke bu kadar suçsuz olduklarına inanıyorlarsa Yüce Divana gidip delikanlı gibi aklanabilseydiler. Kendilerinden şüpheleri yoksa Anayasa mahkemesinde yargılanmaktan korkmamaları gerekir.

Türk Milleti şunu iyi biliyor. Yüce Divana gitmek söz konusu olduğunda Koray Aydın milletvekilliğinden ve bakanlıktan istifa etti. Koray Aydın kendine yakışır ülkücü bir tavırlar hareket etti. Ve şunları söyledi:” Ben böyle bir suçlamayla ömür boyu çocuklarımın, ailemin ve Türk Milletinin yüzüne bakamam. Ben böyle bir suçlamayla yaşayamam, yüce divana kendi isteğimle gidiyorum. Verilemeyecek hesabımız yok.” Dedi. Bakın bu yolu kendisi açtı. Yüce divana gitmeden mecliste savunma yapılır. Mecliste Sayın Bakanımıza savunma yaptırtmadılar, sözünü kestiler, müdahil oldular. Neyi açıklayacaksa buna gerek yok dediler. Türkiye’de ilk defa bir bakan savunma yaparken sözünü kestiler. Savunma yaptırılmadı. Kaç saat sürerse sürsün bakan savunmasını yapar. Meclis tüzüğünde bu böyledir. Sayın Bakanımız yüce divana gitti. Yargılarındı. Herkesin bildiği üzere On bir hakimin de suçsuz bulduğu bir kararla beraat etti. Daha sonra tekrar partisine gelip hizmet etmeye devam etti ve tekrar milletvekili seçildi. Şuan bizim Trabzon Milletvekilimiz. Kendisiyle gurur duyuyoruz.

Ama bunlar ne yaptılar. Masaların altına girip aman bizi yüce divana yollamayın diye yalvardılar. Yollanmak gibi bir korku oluşunca biz yüce divana gittiğimizde her şeyi söyleriz tehditlerine başladılar. Şimdi soruyorum bu dört bakana: “ Siz yarın torununuzla yolda yürürken birisi orada gözünün içine baka baka ‘Hırsız Var’ derse. O torununuz size dede bu ne diyor diye sorsa, ne diyeceksiniz? Bu vicdanla nasıl yaşayacaksınız?” işte aklanmanız gereken yer, kurtuluşun olduğu yer yüce divandır.

Neden korkuyorlar ki yüce divanda yargılanmaktan. Yüce divandaki 17 hakimin on tanesini Abdullah Gül atadı, dört Tanesini Ahmet Necdet Sezer, iki tanesini meclis, bir tanesini Tayyip Erdoğan atadı. Bu adamlar sizin zamanınızda atanmışlar. Buna karşılık sağlık bakanı çıkıp diyor ki:” Benim arkadaşlarımın oraya gitmesine gönlüm razı olmaz. Ben o Anayasa Mahkemesinin üyelerine güvenmiyorum.” Sırf bundan dolayı hakkında suç unsuru oluşturulması gerekir. Anayasa Mahkemesi dünyada sayılı mahkemelerden bir tanesidir. Bunu söyleyen bir Akp’li bakan. Bunun yanında Akp’li meclis başkanı Cemil Çiçek :” Ben olsaydım gider orada yargılanırdım.” Diyor. Ki doğruyu söylüyor. Bülent Arınç geveliyor. Laflarının nereye gittiği belli değil. Hiç mi bunların içerisinde delikanlı, bir yiğit yok? Koray Aydın gibi biri yok. Niye çıkıp yargılanmaktan korktular? Çünkü bu olayın ucu bir yere uzanıp orada tıkanıyor. O ucundan korktular. O ucun nereye dayandığını Türk Milleti Biliyor. Hani dedi ya “Oğlum hepsini sıfırladın mı, ne kadar kaldı.”

Ben Akp’ye oy veren kardeşlerime sesleniyorum. Oy verdiğiniz insanlar vicdanlarının sesini dinlemediler. Vicdansızlık yaptılar. Hırsızlık yaptılar. Siz oy verirken vicdanınızın sesini dinleyecek misiniz? Şu adamlara tekrar oy verip de başımıza bela edecek misiniz? Eğer edecekseniz bizim söyleyecek başka sözümüz yok.

NEDEN İNSANLAR TEKRAR AKP’Yİ TERCİH EDİYOR

Neden insanlar tekrar Akp’yi tercih ediyorlar? Şimdi Milliyetçi Hareket Partisinin bir zafiyeti var. Bunu buradan itiraf ediyorum. Milliyetçi Hareket Partisi yalan konuşamıyor. Samimi söylüyorum MHP’de yalan, dolan yok. MHP azcık yalan konuşabilseydi, palavra vaatleri verebilseydi MHP bugün iktidar olurdu.

Büyükşehir belediye başkanı Gümrükçüoğlu 2009 yılında “ben iki yıl içinde Trabzon’u doğalgaz ile buluşturacağım” dedi. Yıl oldu 2015. Bundan kısa bir zaman önce kendi ağzından doğalgaz olayının dört yıl daha ötelendiği açıklandı.

Çömlekçi’ye gittiler. Oradaki insanlara kentsel dönüşümü anlattılar, hakkınızı vereceğiz dediler; Çömlekçi’nin oyunu aldılar. Ama şimdi Çömlekçi rezil bir halde.  Şuan oradaki kentsel dönüşümün durumu herkes tarafından biliniyor. Şimdi Çömlekçi’yi on yıl ötelemekten bahsediyorlar.

Gittiler oy istediler. Bize oy verin Trabzon’u tren yoluyla buluşturacağız dediler. Nerden getirecekler? Yok Samsun’dan, yok Gümüşhane’den, olmadı Artvin’den… Yahu getirin de nereden getirirseniz getirin. Yeter artık milleti bu kadar kandırmayın. Bunları biz demedik. Kendileri dedi. Yalan konuştular, milletten oy aldılar.

Ne Dediler? Lojistik destek. Gittiler Sürmene’den, Araklı’dan, Of’tan oy aldılar. Ne oldu Lojistik? Rize’ye gitti.

Bu olayı kapatıp ağzımıza bal çalacaklar ya Lojistik destek olmadı size bir yatırım adası söz veriyoruz dediler. Ne Oldu Yatırım adası? Ortada ses seda yok.

Burada bir hakkı yerine teslim edelim. İhracatçılar Birliği Başkanı Sayın Ahmet Hamdi Gürdoğan’a verdiği mücadeleden dolayı şahsım, Trabzon ve teşkilatım adına tebrik ve teşekkürlerimi iletiyorum. Yalnız değildir. MHP Trabzon İl Teşkilatı olarak savunduğu değerlerden dolayı yanındayız.

Trabzon’un önceden sekiz milletvekili vardı. Şimdi altı milletvekili var. Zorla büyükşehir olduk. Şimdi devam edecek olursak; Biz mi dedik Trabzon’da ikinci pisti? Bunu diyerek milletten oy aldılar.

Biz mi dedik İkinci üniversiteyi? Her Bakan geldi burada bir söz verdi. En sonuna gelecek olursak; Biz mi dedik büyükşehir hastanesini? Türkiye’de 14 tane ile büyükşehir hastanesi projesi verildi. Bunlardan bir tanesi de Trabzon. Ama bu beceriksizler; belediye başkanları; Akp il ilçe başkanları, dört tane ne yaptığı belli olmayan milletvekilleri bunu ellerinin tersiyle ittiler. Büyükşehir Hastanesine ihtiyacımız yok dediler. Aslında böyle bir yerimiz yok dediler. Ey beceriksizler. Trabzon’da olması gereken, ağızlarda söylenen bir, Trabzon’un olmazsa olmazı Güney Çevre Yolu olsaydı yer mi arardık?

GÜNEY ÇEVRE YOLUNDA RANT YOK

Güney çevre yolu projesinin eski parayla bir katrilyon olduğu söyleniyor. Böyle bir maliyete şuan cevap verilmesinin mümkün olmadığı da söyleniyor. Akyazı Projesi çıkışında Yıldızla civarında bir Yonca Kavşak yapılıyor. Şimdi orada yapılacak projenin maliyeti var, oradaki iş yerleri, evler, arsalar var bunları alacaksın. Bunlara para vereceksin. Ben de şunu diyorum. Bunları yapacak paran var da güney çevre yoluna yapacak paran neden yok? Çünkü Güney Çevre yolunda rant yok. Bu istimlak bedellerinden dolayı ülkede çok büyük rant dönüyor. Bunların bir tanesi de Trabzon’dur. Bunların bir şeyi yapmaları için rant olması gerek. Güney çevre yolunda bu yok. Eğer sen yonca kavşağa o kadar parayı verebiliyorsan Güney Çevre yoluna da başlarsın. Bahane üretmeye, halkı kandırmaya kalkmayın. Biz iktidara gelirsek ilk yapacağımız proje budur.

BOZTEPE YOLUNU YAPSINLAR

Biz bir de iktidara gelmemiz durumunda bir şeyi daha yapacağız. Çok önemli bir şey. Eğer Akp’li vekillerin gücü yetiyorsa yapsınlar tebrik edelim.  Boztepe yolunu karayolları ağına aldırsınlar. Halkın çoğu bilmez ama Boztepe, Çukurçayır’a çalışan otobüs yok. Gerçi yol yok ki otobüs olsun. Sürekli nüfusu artan bir yerin yolu yok yolu. Resim çektirip yayınlamaktan, şunu yaptık, bunu yaptık demekten başka yaptıkları hiçbir şey yok. Trabzon size %70 oy verdi diyorsunuz; altı sıfır yapacağız diyorsunuz öyleyse bu kadar gücünüz varsa şu Boztepe yolunu karayolları ağına aldırsınlar. İnşallah o yol bize nasip olacak. 2015 Yılında iktidara gelip o yolu karayolları ağına aldıracağız.

HALKIMIZ BİZE GÜVENSİN

Akp’ye oy veren kardeşlerim olup bitenleri iyice değerlendirsin. Siyasi taraf olarak değil Türk Halkı olarak baksınlar. Türkiye’de oynanan oyunları göreceklerdir. Biz ülkemiz ve memleketimiz adına hiçbir sorumluluktan kaçmadan elimizden gelen gayreti, savaşı vereceğiz. Bu hususta halkımızı yanımızda görmek istiyoruz. Bize inansınlar, bize güvensinler… Trabzon Halkını da Türk Milletini de mahcup etmeyeceğiz. İnşallah 2015 seçimlerinde MHP İle Türk Halkı kazanacak…