Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının Koronavirüs krizinin ekonomik etkilerine karşı aldığı tedbirleri hatırlatarak faiz indirimi kararına dikkat çeken Kaan, “Para politikasına yönelik alınan kararlar, Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan ilave önlem ve tedbirlerle, mali bir paketle desteklemiş oldu. İş dünyasının temsilcileri olarak bizler de geçtiğimiz hafta ekonomi yönetimine sunmuş olduğumuz önerilerimizin karşılığını almış olduk. Bu bağlamda, her zaman olduğu gibi bugün de elimizi taşın altına koymaya hazır olduğumuzu açıkça ifade ediyoruz. Zira virüs salgının küresel etkileri, ekonominin bütün aktörlerinin topyekün bir mücadele içerisinde bulunmasını zorunlu kılmaktadır” ifadelerini kullandı. 


EN OLUMLU SENARYODA BİLE… 

Kaan, açıklamasına şu şekilde devam etti: 
“Nitekim başta FED olmak üzere, gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının virüs salgınının etkilerini azaltmak amacıyla aldıkları genişleyici para politikası kararları ve diğer ilave tedbirler kısa vadede piyasalara nispeten rahatlatmış olsa da, küresel ekonominin resesyona gireceği bir senaryoya hazırlıklı olmalıyız. En olumlu senaryoda bile, küresel ekonominin ciddi bir refah kaybına uğrayacağı aşikardır. Küresel ekonomi genelinde yatırımlarda risk iştahının azaldığı ve piyasaların nakde geçmek istediği bir ortamda, Türkiye ekonomisinin bu süreci en az hasarla atlatması için, hep birlikte mücadele etmemiz gerektiğinin farkındayız” 

YÜKÜ HAFİFLETECEKTİR

“En büyük üreticimizden en küçük tüketimize varana değin, bütün ekonomik aktörlerin desteğiyle, bu zorlu süreci lehimize çevirmeye başaracağımıza olan inancımız tamdır” ifadeleriyle açıklamasına devam eden Kaan, “Bugün itibariyle 30 doların altına gerileyen petrol fiyatları, enerji faturamızının yükünü hafifleterek bu zorlu süreçte elimizi güçlendirecektir. Hem para politikasına hem de maliye politikasına yönelik alınan bu kararlar, reel sektör temsilcilerinin yükünü hafifletecektir. 
Başta kritik sektörlerimize yönelik muhtasar ve KDV tevkifatı ile SGK primi ertelemesi olmak üzere; kredi ve faizlerinin geri ödemelerinin kolaylaştırılması, asgari ücret desteğinin devam etmesi ve KGF’nin limitini iki katına çıkarılarak KOBİ’lerimizin hizmetine sunulması gibi bir çok sektör ve alana yönelik vergi düzenlemesinin yanı sıra üretim, büyüme ve istihdamın korunmasını kapsayan bu tedbir ve teşvikler sayesinde, ekonomik aktivitede gözlenebilecek ilave bir yavaşlamanın önüne geçilecek ve Türkiye ekonomisi pozitif büyüme patikasında yoluna devam edecektir” şeklinde açıklamasını bitirdi.