Trabzon Yomra Belediyesi Haziran ayı Olağan Meclisi 2. Toplantısı yapıldı. Meclisin gündemini üzerinde akaryakıt istasyonu bulunan arazinin satışı ile ilgili madde belirledi.
Belediye başkanına arazinin satış yetkisini iptal eden 2020'de alınan kararın iptali mecliste oylandı.
Oylama sırasında AK Partili üye Tülay Adanur, "Evet" verince eşitlik oldu.
Eşitlik durumunda Başkanın kararı geçerli sayıldığı için 2020'de alınan satış yetkisinin iptal edildiği karar, böylelikle geçersiz sayıldı.
AK Partili üye Tülay Adanur'un, "Evet" oyu vermesi ise kendi partisinden meclis üyelerini şok etti.
Gelecek Partisi Trabzon İl Başkanı Hasan Kamil Velioğlu, konuyla ilgili değerlendirmede bulunarak, alınacak kararlarda verilen oyların bireysel düşünce ve özgür iradelerinin anayasal görevleri olduğunu söyledi.
Velioğlu, şunları söyledi: “Belediye Meclislerinde partiler kendi içlerinde Grup Kararı alabilir. Ancak bu kararlar uyulması mecburi mutlak kararlar değil, oy kullanma hakkının sahibi meclis üyeleri için tavsiye niteliğinde ki kararlardır. Belediye Meclis Üyelerinin, alınacak kararlarda verecekleri oylarını bireysel düşünceleri ve özgür iradeleri ile vermeleri Anayasal Görevleridir.
Yomra Belediyesinde Ak Parti grubunun almış olduğu grup kararına uymayarak, Yomra için doğruluğuna inandığı yönde oy kullanan Ak Parti meclis üyesi hakkında ceza alabilir diyen Ak Parti il Başkanı Sayın Mumcu bilmelidir ki Hukuk Normları hiyerarşisinde, Grup Kararı Anayasanın üzerinde değildir. Zira Yomra Belediyesi Meclis üyelerinin görev ve sorumlulukları öncelikle Yomra ilçesinedir, Parti gruplarına değil. Ve hiçbir grup kararı da bireylerin özgür düşünceleriyle hareket etmelerini engelleyemez. asla da engellememelidir.
Ak Parti İl Başkanının bu ifadesi, Ak Partinin, demokrat düşünceden ne kadar uzaklaştığının ve otoriter bir çizgiye geldiğinin göstergesidir. Şehri ve İlçesi için Özgür İradesiyle, doğruluğuna inandığı oyu veren Belediye Meclis Üyesini tebrik ediyor ve bu tavrının tüm meclis üyelerine de örnek teşkil etmesini diliyorum. Bu örnek davranışın diğer meclis üyelerine korku salmak için cezalandırılması gerektiğini söyleyenleri de Türk Demokrasisinin ve Milletimizin vicdanına havale ediyorum…”
