Türk Mühendis ve Mimarlar Odası Birliği (TMMOB) Trabzon İl Koordinasyon Kurulu bir basın açıklaması yayınladı.i

İŞTE O AÇIKLAMA

  Kökleri Trabzon'da bulunan, gövdesi ve dalları dünyayı saran Trabzonluların varlığı, bu açıklamayı dünya kamuoyuna sunmayı zorunlu kılmıştır.
Biz TMMOB Trabzon bileşenleri olarak doğduğumuz, yaşadığımız ve kök saldığımız bu şehir için mühendis bakış açısıyla düşüncelerimizi ifade etmek istiyoruz.
Trabzon tarihini, kültürünü ve insanını tekrar tekrar anlatmak ihtiyacını hissetmiyoruz. Sadece şu bilinsin istiyoruz; "Bizler dik kafalı değiliz, ama başımız hep dik gezdik."
İlimiz, son yıllarda kendi dışında gelişen ve kendisine mal edilen bazı olumsuz bireysel olaylara maruz kalmıştır. 2006 yılındaki Rahip Santoro suikastı, 2007 Hrant Dink suikastı ve son olarak Fenerbahçe otobüsüne yapılan saldırı ile şehrimiz tüm platformlarda linç edilmeye çalışılmaktadır. 
Bu bireysel olaylarda Trabzon halkı her zaman sağduyulu davranmış ve olayların hedeflediği toplumsal infiale hiçbir zaman düşmemiştir. Fenerbahçe S.K.’ne yapılan saldırı da Rahip Santoro cinayeti ve Hrant Dink suikastındaki gibi şer odaklarınca kullanılan bireylerin davranışından öteye gitmeyecektir. 
Son olay, sebep olarak gösterilmek istenilen 3 Temmuz Şike sürecinin bir basamağı olarak planlansa da Trabzon şehri bu plana hizmet etmeyecektir. Şu bilinmelidir ki, 3 Temmuz'da başlayan şike süreci, Trabzon halkının haklı olduğuna inandığı ve uluslararası yargı sisteminin de onayladığı bir davanın takipçiliğini yapmaktan başka bir şey değildir. 
Şikeyi suç sayan 6222 sayılı “Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun”, siyasi iradenin sporla ilgili alanı düzenlemeye yönelik hissettiği ihtiyacın bir sonucudur. Kanunun çıkmasıyla kanunun çalışması çok çabuk meyvelerini vermiş daha ilk aylarında suçlar ve suçlular kayıt altına alınmaya başlanmıştır. Geçen süreç içinde Trabzonspor camiası ulusal ve uluslararası yargıya saygı duymuş, hiçbir zaman şiddet içeren davranışlarda bulunmamış, her zaman hukuk kuralları içerisinde kalmıştır. Ama ne yazık ki bu süreçte, ulusal medya tarafından Trabzon şehri, Trabzon halkı ve Trabzonspor camiası küçük düşürülmeye, itibarsızlaştırılmaya ve haklı davasında haksız gösterilmeye çalışılmıştır.
Bugün Trabzon Mimar ve Mühendisleri olarak sesleniyoruz;
Sayın Devlet BAHÇELİ, Sayın Kemal KILIÇDAROĞLU, Sayın Ahmet DAVUTOĞLU ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN; artık bu konuya ve bu şehre sahip çıkıp bu sürecin hak ettiği gibi sonuçlandırılmasını sağlayınız.
Unutulmamıdır ki, bizler sizlerden her konuda adil olmanızı ve adaleti sağlamanızı istiyor ve bekliyoruz.
Dünya kamuoyuna saygı ile duyurulur.

NOT: Kentin sakini değil sahibi olalım derken bizlerin bu kadar yalnız kalacağımızı düşünmemiştik. Bu konuda bizler gibi kentin sahibi olduğunu ifade edenlerin de aynı duyarlılığı göstererek şehrimiz üzerinde oynanmak istenen kirli oyunlara siyasi düşüncelerini bir kenara bırakarak karşı duruşlarını açıkça ifade etmelerini bekliyoruz.