Trabzon Barosu Başkanı Sibel Suiçmez yazılı olarak yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
YSK'nın kararı yasalara aykırıdır
Yüksek Seçim Kurulu 06.05.2019 tarihinde verdiği kararla, 31.03.2019 tarihinde yapılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal ederek; seçimin 23.06.2019 tarihinde yapılmasına karar vermiştir.
Yüksek Seçim Kurulunun iptal gerekçesi “ Sandık kurullarının Kanuna aykırı oluşturulması ve bu hususun da seçim sonuçlarına müessir olması” dır. Yüksek Seçim Kurulunun bu gerekçe ile yenileme kararı vermesi; Anayasaya, yasalara, usule ve önceki kararlarına aykırıdır. Kararda; seçmenlerin ve siyasi partilerin kusuru olmadan yapılan bu işlemin; “ seçmen iradesini “ ve “seçim sonuçlarını “ne şekilde etkilediği belirtilmemektedir. Kararın gerekçesinin delillere dayanması, açık ve değerlendirilebilir olması gerekirken ,seçmen iradesinin nasıl sakatlandığının tespiti yapılmadan verilen karar, sadece İstanbul seçmenini değil, Türkiye genelinde kamu vicdanını rahatsız etmiştir
Seçim iptallerinde esas, seçmen iradesine uygun seçim sonuçlarının oluşup oluşmadığının tespitidir. YSK tarafından bugüne dek tek başına usulü işlem eksikliği iptal için yeterli bulunmamıştır. Nitekim 16.04.2017 tarihli kararında seçmen iradesini ön plana alarak, mühürsüz oyları dahi geçerli saymıştır.
Kaldı ki YSK 20.04.2019 tarihinde Bursa / Mustafa Kemal Paşa ilçesi seçimleri için yapılan tam kanunsuzluk iptal işlemini de usulü ön planda tutarak seçim takvimindeki sürede itiraz edilmediğinden red etmiştir. Yani tam kanunsuzluk iddiasında da seçim taksim sürecini esas almıştır.
Kısacası; YSK’nın iptal kararı hem usul, hem de esas bakımından Anayasa’mıza, Seçim Kanunu’muza ve YSK’nın önceki kararlarına aykırı, hukuki olmayan bir karardır.
Vatandaşın devlete güveni sarsılmıştır
Bu kararla milletimiz bir kez daha Hukuk Devletinin, Yargının Bağımsızlığı ve tarafsızlığının Demokrasi için ne kadar önemli olduğunu anlamıştır. Demokrasinin önemli temellerinden biri Anayasamızca teminat altına alınan seçme ve seçilme hakkıdır. Anayasal bir hakkın, yine Anayasal bir kurum olan Yüksek Seçim Kurulu tarafından hukuki olmayan nedenlerle ortadan kaldırılması kabul edilemez. Yüksek Seçim Kurulu bu kararıyla, Türkiye’de kuvvetler ayrılığı ilkesinin, Yargının bağımsız ve tarafsız olmadığını ilan etmiştir. Yüksek Seçim Kurulu hukuki dayanaktan yoksun kararıyla vatandaşlarımızın Hukuk Devletine, Adalete ve Demokrasiye olan inancını zedelemiştir. Kendine olan güveni oradan kaldırdığı gibi, vatandaşın Devlete duyduğu güveni de sarsmıştır. Bu nedenle; yenilenecek seçimde aynı YSK ile seçim güvenliğinin ve seçim denetimin yapılması seçimler üzerine büyük bir gölge düşürecek, vatandaşın seçimlerle duyduğu güven tamamen yok olacaktır. Bu nedenle Yüksek Seçim Kurulu’nun hemen istifa etmesi gerekmektedir.
Trabzon Barosu olarak; halk ve seçmen iradesini yok sayan, vatandaşların hukuk devleti, adalet ve demokrasi inancını zedeleyen bu karar ve sonuçlarına karşı; birlik-beraberlik içinde, adalet duygusuyla, hukuk devletinde yaşadıkları inancını kaybetmeden, hukukun üstünlüğü ilkesine, demokrasiye sahip çıkmaya davet ediyor, seçmen iradesinin sandıklara ve sonuçlara yansıması yönündeki her türlü hukuki mücadelede vatandaşlarımızla beraber olacağımızı bir kez daha kamuoyuyla paylaşıyoruz.
