TRABZON (AA) - Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Mehmet Yavuz, "İslam inancının ve kültürünün gereği olarak, dini mabetlerde hayvan ve insan figürü resimlerine yer verilmemiştir. Dolayısıyla bu caminin mihrabında ortaya atılan iddialar bilimsellikten tamamen uzak, benzetmeye dayalı bir yakıştırmadır" dedi.

Yavuz, Trabzon İskenderpaşa Camisi'nin mihrap süslemesi ile ilgili KTÜ Nazim Terzioğlu Amfisinde düzenlediği bilgilendirme toplantısında, Vakıflar Bölge Müdürlüğünün isteği üzerine konu ile ilgili camide incelemede bulunduklarını söyledi.

Çıplak gözle yaptıkları incelemelerde ve çektikleri yakın plan görüntülerde, İskenderpaşa Camisi'nin mihrabında tartışmalara konu olabilecek boğa, aslan başı ya da herhangi bir hayvan kabartmasının olmadığını belirten Yavuz, "Burada bulunan süsleme unsuru kabartma tekniğiyle işlenmiş bir vazo veya derin kasede veya kaptan çıkan stilize edilmiş, simetrik olarak yerleştirilmiş çiçekli ya da motifli bitki yaprakları veya bir başka ifadeyle lotus palmet süslemesidir. Bu türden süsleme motifleri özellikle 19. yüzyılda Osmanlı mimarisinde sıklıkla kullanılmıştır" diye konuştu.

Yavuz, Türk sanat tarihinde bir caminin mihrabında her hangi hayvan kabartmasına rastlanmadığını da vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Böyle bir şeyin olması da İslam inancına uygun değildir. İslam inancının ve kültürünün gereği olarak, dini mabetlerde hayvan ve insan figürü resimlerine yer verilmemiştir. Dolayısıyla bu caminin mihrabında ortaya atılan iddialar bilimsellikten tamamen uzak, benzetmeye dayalı bir yakıştırmadır. Burada önemli olan husus, vatandaşın bu süsleme motifine baktığında buradaki süsleme motifini neye benzettiği değil, gerçekte orada hangi süs unsurunun kullanılmış olmasıdır."

Tartışmaya mahal verecek bir durum varsa, bunun bilimsel olarak tartışılması gerektiğine de dikkati çeken Yavuz, "Konunun öncesinin ve sonrasının ortaya konulması gerekir ki bunu da yapacak kişi ve kurumlar zaten bellidir. Burada üzerinde durulması gereken başka husus daha vardır. O da bu tür meselelerde, konu ile uzmanlık alakası olmayan kişilerden görüş alınması ve bunların basın yolu ile yayılmasıdır. Bu durum vatandaşlarımızın akıllarını daha fazla karıştırmaktan başka bir işe yaramamaktadır" ifadelerini kullandı.

Yavuz, konunun neden bu kadar büyüdüğünün de sorgulanması gerektiğini dile getirerek, şunları kaydetti:

"Bize göre bu tür tartışmalar, ülke olarak kendi kültürümüzü, sanatımızı, medeniyetimizi, onu oluşturan unsurları yeteri kadar iyi tanımamamızdan hatta buna yabancı kalışımızdan kaynaklanıyor. Burada bize göre yapılması gereken çocuklarımıza ve gençlerimize yeniden Türk sanatının türlerini, onu oluşturan unsurları, üslup özelliklerini tanıtıp öğretmemizdir. Bunun dışında yetişkinlerimizin de bu alandaki eksiklikleri okullarda, kültür merkezlerinde ya da halk eğitim merkezlerinde verilebilecek seminer ve kurslarla tamamlanabilir ki bunun da Avrupa'da örnekleri mevcut."