Konuyla ilgili tepkilerini ortaya koyan öğrenci velilerinden oğlu ortaokul 5. sınıflarda öğrencisi olan Can Tüylüoğlu, devletin dağıttığı ücretsiz kitapların yanında okulların açılmasından kısa bir süre sonra hemen hemen her ders için yardımcı kitap olarak "Akıllı defter" ve "Akıllı Kitap" almalarının istendiğini söyledi. Tüylüoğlu "Çocuğum Ortaokul 5. sınıfta okuyor. Akıllı kitap ve defterleri bizde aldık veli olarak şunu merak ettik. Milli Eğitim Bakanlığı, okullara kitapları ücretsiz dağıtıyor ancak ücretsiz dağıtılan kitapların daha bir sayfasına bakılmadan neden akıllı defter adı altında kitaplar pazarlanıyor. Bu kitapların da en ucuzu 15 TL’den başlıyor 30 TL’ye kadar olanı var. Akıllı kitaplar öğrencilere verilecekse Milli Eğitimin bu kadar sıkıntıya girmesine gerek yoktu. En azından bize desin ki biz böyle bir kitap defter bastırmıyoruz akıllı defter kitap bastıracağız. Biz de ücretini verelim buna da razıyız. Bizlerle, çocuklarla oynanmasın. Okulun başladığından birkaç gün sonra velilerin yüzde 99’u akıllı kitap defter alıyor. Milli Eğitimin verdiği kitaplar akılsız mı oluyor ? Bakanlık kendi belirlediği ders kitapları dışında başka kaynakların reklamının dahi yapılmasını yasak olduğunu vurgularken, bunu yapanlar hakkında idari işlem başlatılacağı söylenirken, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu kadar kesin emri varken öğretmenler müdürler bu yetkiyi kendilerinde nasıl buluyor ?” diye konuştu.

Akıllı defter ve akıllı kitap tartışması

Öğrenci velilerinden Ahmet Külekçi de bu durum karşısında mağduriyet yaşadıklarını ifade ederek “Benim yaşadığım mağduriyeti bir çok veli yaşıyor. Milli Eğitim Bakanlığı 2002-2003 yıllarında başlatmış olduğu bir kampanya vardı. Bütün devlet okullarında kitaplar ücretsiz dağıtılacaktı. Bu kampanya özellikle dar gelirli aileleri çok mutlu etmişti. Çünkü kitapları almak temin etmek kolay değildi. Ekonomik açıdan aileler çok zorlanıyordu. Proje kapsamında o yıllardan bugüne baktığınız zaman zaman zaman aksaklıklar yaşanmıştı. Bugün yaşanan aksaklıklar ise çok daha farklı bir noktaya geldi. Çünkü okula giden öğrenciler ikilemle karşılaşıyor. Devletin dağıttığı kitaplar ayrı bir yerde, öğretmenlerin onlara dışarıdan temin etme noktasında verdiği talimatlar başka bir doğrultuda. Yani bir öğrenci hem devletin verdiği kitabı almak zorunda hem de dışarıdan parayla satın almak zorunda. Bunlara da ’akıllı defter’, ’akıllı kitap’ ismi verilmiş. Yani devletin verdiği kitap akılsız oluyor da dışarıda kırtasiyenin verdiği kitap akıllı mı oluyor ? Bu bir tartışma konusu. Bu aynı zamanda bir mağduriyet" diye konuştu.

Öğretmenleri suçlamıyorum ama...

"Burada öğretmenleri suçlamıyoruz daha kaliteli eğitim için içeriği daha zengin kitapları dışarıdan alınmasını istiyorlar" diyen Külekçi "Bir öğrenci hem devletin kitabını taşıyor hem de dışarıdan kitap almak zorunda kalıyor. 15 Temmuz sürecini yaşadıktan sonra Milli Eğitim camiasında çok ciddi operasyonlar yapıldı. Bu kitapların basımıyla ilgili çok ciddi iddialar var. Kitapların yeniden basılması söz konusu. Eğitim sektörünün içinde kim varsa hepsi mağdur oluyor. İstenilen kitapların maliyeti 200 TL’nin üzerinde. Bir ailede 2-3 çocuk okutanlar için çok zor. Bu sadece Trabzon’a özgü bir şey değil bütün Türkiye’de aynı. Türkiye’nin her tarafında mağduriyet yaşanıyor. Görüştüğümüz yetkililer, öğretmenler ’Keşke devletin dağıttığı kitaplar yeterli olsa da çocukları kitap almaya zorlamasak’ diyor. Çocuğun çantasına devletin verdiği kitapları, hem de dışarıdan alınan kitapları koyuyorsunuz. Yani öğrenci 10 kilo çantayla okula gidiyor. Öğretmenler ikisini de istiyor. Bir tanesi tercih edilsin. Ya devletin kendi kitabı tercih edilsin yada kırtasiyeden parayla alınan tercih edilsin. Eğitim artık herkesin bir rant aracı olarak görülmeye başladı” şeklinde konuştu.

İstenilen kitapları her kırtasiyede bulmanın mümkün olmadığını ve kitapların farklı kırtasiyelerde satılmasının da ilginç bir durum olduğunu ifade eden Külekçi, bu duruma bir son verilmesini istiyor.

15 Temmuz darbe planı eğitime darbe vurdu

Milli Eğitim yetkilileri ise bu yılki eğitim öğretim yılında 15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle bazı yasaklı kitapların kaldırılmasıyla birlikte yeni eğitim öğretimde bir takım aksaklıkların yaşandığını ancak yeni kitapların basımıyla birlikte müfredatı eksik olan kitapların öğrencilere 1-2 hafta içinde dağıtılacağını ve yaşanan bu sorunun ortadan kalkacağını belirttiler. Yetkililer, yardımcı ders kitaplarını almanın zorunlu olmadığını da söylediler.